Liderler Panosu

Az önce Bora ile sohbet ederken konu bir anda Milli sporcularımıza (devşirme olmayanlarına) geldi. Onların uluslararası arenada neden bir türlü istenilen konuma gelemediklerini konuşuyorduk. Tabi çok yüzeysel bir değerlendirme bu, çok daha derinlere inilebilir elbette ama Türkiye'deki üst düzey antrenörlerin artık yetersiz kaldığını düşünüyoruz. Büyükler kategorisine gelene kadar bir türlü uluslararası arenada rekabet edebilecek oyuncular çıkarmayı başarıyoruz. Ama büyükler kategorisine geldikten sonra oyuncular genelde gerileme dönemine giriyor yahut oldukları yerde sayıyor. Bunda elbette masa tenisinin Türkiye'deki durumu, oyuncuların maddi kaygı içine düşmesi gibi faktörler de etkili oluyor ama genel anlamda uluslararası arenada rekabet etmemizi sağlayacak antrenörlere sahip olmadığımızı söylersek pek de abartmış olmayız herhalde. Geçen seneydi sanırım, Ntv'de yayınlanan bir programa Gencay ile Peng Fei birlikte katılmışlardı. Spiker, bu sporda en iyi kim diye sorduğunda Gencay tabiki Çin'liler cevabını vermişti ve daha sonra aynen şunları söylemişti. '' Bir yere kadar herşey aynı gidiyor, ama bir noktadan sonra fark açılıyor''. Bu sözden çok anlam çıkarabiliriz elbette ama benim anladığım ve en azından bu durumun bir sebebi olarak gösterebileceğim şey üst düzey antrenörlerimizin artık yetersiz kalmasıdır. Bu söylenenlere ve de görünenlere göre iş sadece altyapıya önem verme vermeme mevzusu değildir. Ülkenin gerçekten üst düzey antrenörlere ihtiyacı var. Çin'li sporcuları devşirmek yerine, işe sağlam antrenörleri bünyemize katarak başlasak eminim sporumuz ve sporcularımız için çok daha iyi sonuçlar elde edebiliriz.

İzlememiş olanlar için belki yararlı olabilir. Robot: robopong 2050

"yuh!" sözcüğü bazen yuhalamak bazen de şaşkınlık ifadesi olarak kullanılır. burada da şaşkınlık ifadesi olarak kullanıldığı ortada. mesajlara hemen bir kulp takmaya devam edersek bu gidişle mesaj yazmaya korkar hale gelicez. zaten geldik bile..

Yuh diyorum..! Yakacak odun niyetiyle mi alıyor acaba?

Burada isim vermiyorum ama başımdan geçtiği için biliyorum. Bana "Ben milli takım antrenörüyüm.Şunun bunun arkasında oturdum." diyen bazı zamanında milli takım hocası olmuş kişiler var ve bu kişilerin size söyleyebildikleri taktikler şöyle; -Bak rakibin morali bozuldu ona göre oyna. -çok basit sayı veriyorsun dikkat et. -hareketli oyna. -rakibi sağa sola koştur. Bunları zaten maç içinde yapmak gerekli bunun dışında bişey söylemesi gerekir hocanın ama milli hoca o söyleyince farklı oluyor herhalde

askere git.

Antrenörün tarafından eksik yönlerinin çok iyi belirlenmesi lazım. Örneğin kondisyon eksikli, oyun eksikliği, beslenme eksikliği gibi konunun çok iyi belirlenmesi gerekir. Bundan sonra aktif döneme veya pasif döneme göre eksiklikleri tamamlayıcı antreman, beslenme programlarının yapılması gerekir. Bunlar senin oyununu daha üst seviyelere taşıyacak çalışmalardır. Bu arada iyi yaptığın oyun stilinin bozulmaması gerekir. Zaten antrenörün antreman programını yaparken bu konuya dikkat edecektir.

Bence konu yanlış yerlere sapıyor. Forumda defalarca konuşulan üslup konusu hala tam kavranabilmiş değil. Hele hele de birbirini tanıyan üyeler arasında hala bu tarz garip üslupların olması beni şaşırtıyor. Konu açılmış, açılma amacı da belli, neden bu kadar ciddiyetle üzerinde duruluyor anlamış değilim. Benim de onca tahtam olsa ve birisi çıkıp yuh dese hiç de rencide olmam, ki hakikaten yuh denilecek bir durum var ortada. Zenginin malıyla, züğürdün çenesiyle de alakası yok mevzunun. Biz her daim züğürdüz nasılsa, iyisi mi hiç konuşmayalım artık.

piyasada nadir bulunan, üretimden kalmış, özel yapım, el yapımı, egzantrik, antika değeri vs. olan tahtaların koleksiyonunu anlarım da bu koleksiyon çok gereksiz ve anlamsız geldi bana.

Kimseyi rencide edecek bir şey söylemiyoruzki Ozan.

Bu adam 2050 yılının kışına kadar yakacak sorunu yaşamaz heralde yuh dedim ben de ilk görünce

hocalık herkesin yapabileceği bir iş değildir.Hocalık olayı çok sabır ve meşakatli bir iştir..Herkesin yapabileceği bir iş değidir.

Mehmet hakikaten güzel bir konu açmışsın. Masa tenisi antrenörlüğü kolay değildir. Doğru vuruşlar nedir diye sorarsan herkez bir tarif yapacaktır. Ama masa tenisçilere baktığında hiç bir kimsenin vuruşu diğerine benzememektedir. O zaman her sporcuya göre doğru vuruşu ve oyun stilini antrenörün belirlemesi gerekir. Sen biliyorsun benim yetiştirdiğim bir çok masa tenisçi müsabakalarda oynamaktalar. Türkiye'de büyüklerde hem erkek hemde bayan tekler Türkiye şampıyonu yetiştirmiş tek antrenör olduğum için haklı olarak gururlanıyorum. Bu ünvanımı benden kim alacak diye merakla bekliyorum. Bütün antrenörler başarıyı yakaladıkları zaman, Türkiye'de masa tenisi kalitesi artacaktır. Masa tenisi antrenörlerimizin hepsine başarılar diliyorum. Saygılarımla,

imzamdaki sitede adresimiz mevcut buyursun gelsin arkadaş yardımcı oluruz, 6 masamız var kurulu. oyun seviyesini bilmiyorum arkadaşın ama, o yaş gurubunda lise 1-2, 5-6 oyuncumuz var. beni bulsun yardımcı olurum.