Liderler Panosu

Liang Jingkun dan sonra ideal oyuncu tartışmaları oldu. Artık fazla kilo, güç demek, bitirici şut anlamına gelmeye başladı. O halde ideal ofansif tahta şöyle olmalı https://www.youtube.com/watch?v=DNiStDi0rTc

Sevgili Hocam...Ben ve benim bir çok üye bu sevdiğimiz sporu amatörce yapıyoruz..Sizin dediğiniz gibi de forumun onlarca sayfasında bu sıkıntıları hep söylemek hep de eleştirmek zorunda kalmışız....Bizler senelerdir inatla eleştirip durmuşuz görevde bulunana yönetimler de inatla çözüm için uğraşmamışlar.. Ben amatörüm bu sporu da sadece sevdiğim için yapıyorum, sağlığımı ayakta tutmak için vede zevk aldığım için... Biz amatörler sadece bu spora yeni arkadaşlar eklemek dışında bir tasarrufumuz olamaz..Biz yöneten değil..yönetime talip olan değiliz..Biz sadece bu sporda ki yaşadığımız yada yaşanan sıkıntıları yazılarımızla ifade etmeye çalışıyoruz..Bu yazılarımızın içeriğinde eleştiri olur bir çözüm kıvılcımı olur bir bilgi kırıntısı olur... ...Bu yaşadıklarımız yönetime talip olanların tabi ki suçudur..Bu spor iyi yönetilmiyorsa tabi bizlerde sıkıntılarımızı yansıtmak zorundayız.. Bunlara eleştiri demek bence haksızlık olur...Bu durum senelerdir çözümlenemiyen kronikleşmiş problemlerdir...Senelerdir çözülemiyorsa eleştiride bulunan değil eleştirilen (yöneten) hatalıdır...Senelerdir bu hatalar değişmiyorsa ''aynı tas aynı hamam '' olmaz....ikisi de değişmek zorunda kalır.. Dediğim gibi problemlere yada sıkıntılara çözüm bulmak yada çözüm üretmek için yönetime talip olursunuz... Bu işin içinde olan değerli üye hocalarımız vardır...Bu konuya yorumda bulunmaları kendilerini vede bulunduğu sistemi deşifre etme anlamına gelir. Profesyonellikleriyle bağdaşmaz....Hani....''kol kırılır yen içinde kalır'' misalidir bu işler...Bu yazılanları okurlar zaten bildikleri sıkıntılardır..Kendi aralarında çözüm üretmeye çalışırlar..Topluma açık bir yerde görüşlerini beyan edemi ye bilirler.. Yeni yönetim yeni bir sayfa açmak demektir..İnşallah sevdiğimiz bu spora ayakları uğurlu gelir...Başarılı olmalarını dilerim...

Adana Masatenisi konusunda şanslı bir il. Süperlig de 3 takımı var. İsim sıkıntısı olmasa 4. de hazır. Biri kurumlar diğeri de Çukurova ligi olmak üzere 2 ayrı lig var amatörlerin katılabildiği. Lig içindeki takımların da bir çoğunda 1 er tane profeasyonel ouuncu oynuyor. Bazıları süperlig ouuncusu. İl yönetimi de düzenli olarak müsabaka etkinlikleri düzenliyor. Maç düzenlenebilecek 3 tane salonu var. Ayrıca bizimkisi gibi kişisel çabayla kurulmuş 2-3 masalık salonlar mevcut. Yılda bir kez de geniş katılımlı veteran turnuvası düzenleniyor. Hepsi öncelikle burada işe gönül vermiş elini taşın altına koyan kişiler sayesinde. Başta Sunay hoca olmak üzere il yönetimi ve veteran arkadaşlar koordineli bir şekilde oldukça emek harcıyorlar.

evo mxs kullanıyorum. Spinleri ve şutları gayet iyi, bloklarda çok başarılı, hem bh hem de fh için güzel bir lastik. Özellikle dolu servisleri açmada çok başarılı buldum.

Arkadaşlar,eleştirmek kolay, bana dokunmayan yılan bin yaşasın(neme lazımcılık)daha da kolay..Yıllardır bu iş çözülemedi de biz mi çözücez?beceremeyiz,yapamayız...Ben sporumu bi şekilde yapayım,kendi egomu tatmin edeyim..Gerisi......gibi gibi...Bu tür eleştirileri zaten yıllardır her yerde,bu forumda da eski yazılarda bulabilirsiniz...Bende şu an Bursa veteran masa tenisi spor kulübü derneği bünyesinde ve Türkiye nin bir çok ilinde düzenlenen birçok turnuvalara katılarak kendi egomu fazlası ile tatmin ediyorum..Fakat bu olayın benim şahsıma bakan tarafı,bana yeterli gelmiyor..Topluma bakan yanı da önemli benim için..Kendimiz için istediğimiz faydalı şeyleri başkaları içinde istemeli ve bunun için gayret göstermeli değil miyiz? Hepimiz biliyoruz ki geçen yıl Amerika da Alzeimer, parkinson, ms, otistik çocuklar,dikkat eksikliği gibi bir çok beyinsel hastalıklara iyi gelen sporumuz yılın sporu seçildi.. Amerika da alzeimer hastanelerinin altına masa tenisi konmaya başlandı.. Günümüz teknolojik ortamında(bilgisayarlar,cep tel...vs..)elektromanyetik kirliliğin zirve yaptığı ,her bir okulun adeta baz istasyonu olduğu,beyin hastalıklarının giderek artacağının aşikar olduğu böyle bir ortamda sporumuzun tanıtımı ve yayılması adına bir şeyler yapmanın zamanı geldi de geçiyor diye düşünüyor, Bu anlamda; Bİr mum da biz yakalım diyorum..!! Açtığım konuda herkes bir öneride bulunsun demiştim ama herkes(çoğunluk) eleştiride bulunmuş..Gene yanlış ifade etmişim demek ki kendimi..:) Yukarıda yazılanları incelediğimde çok güzel öneriler gördüm ama bunun yanında çoğunluğun olaylara hep eleştirel,olumsuz yaklaştığını da gözlemledim.. Sadece eleştirerek değil ,elimizden geldiğince katkıda bulunup,çözüm üreterek yapalım bunu lütfen.. Şahsen, Federasyonumuzun çeşitli kademelerinde üst düzey görev almış moderatörlerimizden sayın Tufan YALÇIN hocam ın özellikle bu konudaki görüş-düşünce -önerilerini merak ediyorum....Tufan hocam bu konuda çok dolu olduğunuzu biliyorum...Tez konusu bile olabilir sizin için..Tecrübe,bilgi ve birikiminizden istifade etmek istiyoruz...Selamlar..

Alt yapı işlerinden anlamam demiştim ama kopya çekmeyi de bilmem demedim. :-) Eğer kendin model geliştiremiyorsan, başkaları ne yapmış ona bakarsın. Avrupa'da İsveç ve Almanya çok eski masa tenisi kültürü olan ülkeler. Ama bizim komşudan iyi oyuncular nasıl çıkıyor? Fransa aniden bir çok iyi ve genç oyuncuyu piyasaya sürdü. Bu nasıl oldu? Ya da şartları bize benzeyen bir başka ülke... Kopyala, yapıştır! Aman gözünü seveyim, uyarlama! Çünkü biz uyarlayalım derken gözünü çıkartıyoruz

İsterseniz ve alışırsaniz her lastik olablir ve biliyorum,herkesin kendi oyun anlayışı var,en iyi diye birşey yok

Umarım hep öyle devam eder orda.ama genellikle bir sporu seven ve organizasyon konusunda elinde güç olan biri,bir sistem kurar,5-10yil sürer,sonra o ve ekibi gidince,aynı tas aynı hamam.

Ben Fed. Başkanı olsam sistemde kayıtlı olan tüm eğitmen (hoca) sertifikası almış tüm eğiticileri toplar önce bir tanışma toplantısı yapar...Peşinden de arkadaşlar tekrar sizler yeterlilik sınavına tabi olacaksınız derim.. ..Bilgiyi vereceğiniz eğiteceğiniz (sporcu yetiştirme derdindeysek) küçük çocuklardır..Ağaç yaşken eğilir... İlk öncelik eğitmen sorunu dur... Sonra barakalar mı yaparsınız , güncel yerlere,eğitmen bulundurma şartı mı getirirsiniz.. Şu bakıştan bir kurtulmak lazım...hem hocalık yap, hem yöneticilik yap olmaz...Sistemi yöneticiler kurar. Bilgi sahibi olan da eğitir.. Her şeyden anlarız, biliriz ama günü kurtarmak için dışarıdan sporcu ithal ederiz... Kendi adıma yazayım.. Benim derdim günün kurtarılması değil ki...İnsanımın mutlu mesut edecek yatırımlar yapılabilmesi.. Bayrağım dalgalanacak diye devşirme sporcularla yol alınmasını istemiyorum...Yapın insanımıza yatırım ileride o bayrak nasılsa dalgalanacaktır... Bu yazmaların sonu nereye varacak bakalım..

Masa tenisi egosu yüksek 1 spor hemde çok çok yüksek. Bildiğini sanan ama; bilmeyen 1 i gelsin de kaç kişi karşısına geçip oynar merak ediyorum ( hiç kimse ) Futbol öylemi değil. 2 taş oldu mu sana kale en kötü oynayanları de defans yada kaleye koy, herkes mutlu mesut O yüzden en alt sıralarda kalan Masa tenisine kimse yatırım yapmaz. Futbol, basketbol nerede para orada

Geçmiş olsun eğer çok büyük bir anısı yoksa ya da çok çok pahalı ve ünlü bir tahta değilse boşver değmez yeni bir tahta al.

Sayın Fatih Bey anladığım kadarıyla ...Bu sistem game over olmuş.... Sistemi tadilat edeceğimize yeni bir sistem kurmak daha akıllıca vede ekonomik olur... Futbolla yatıp futbolla kalkan bir ülke olduk....Tembellikten hiç bir şey yapmak içimizden gelmiyor..Bizde enerjimizi futbol seyircisi olarak atmaya çalışıyoruz.. Yaşlanınca insanlar genelde bulundukları bölgenin varsa kahvesine gider yoksa da muhabbeti bol olan bakkala taksi durağına yada konuşabileceği enerjisini atabileceği yere... Yapacakları hiç bir şey yok...gençliğinde el yeteneği becerisi olan bir aktiviteye bulaşmamış (bir hobi edinememiş), spora seyirci olmak dışında bakmamış (bulaşacak ortamı olmamış).... İnsanımız bu durumda ...yaşlarımız ilerledikçe bu daha net olarak karşımıza çıkıyor...Yapılacak hiç bir şey yok... İnsanımıza yatırım yapmak ve bu yatırımları kontrol etmek zorundayız ....Yoksa bu ülkenin işi çok zor....

Yazık şu maça denizi geçtin derede boğuldun..Marcos...(liang maçı) Her şey yolunda 3-1 ....sonrası yok...nefes bitti,, konsantire yok oldu,,,eller kollar bacaklar titredi...bittin....Duvara toslamış gibi.. Çin baskısı Avrupalı oyuncuların enerjilerini emiyor.. Bileğinin hakkı ile 3 set al (Bileğinin hakkı ile almak sözü bizim spordan mı üredi) son sette Çinli oyuncular 10 sayı avans verse avrupalı oyuncular 1 sayıyı alıp maçı bitiremiyecek kadar mental olarak düşüyorlar... Maçta her iki oyuncuda birebir eşitlikte bir oyun sergiliyor. ...Sanırım, Avrupalı oyuncuların sadece psikolejik desteğe ihtiyaçları var

İdeal ofansif tahta boyutu....konu bu.... yanisi .....malzeme bilgi alışverişi...7 kişi ankete katılmış, konuyu açan arkadaş artı 2 üyede yorum yapmış... Nerede bizim forumda börek çörek muhabbeti vede benzer yakıştırmalarda bulunan, bıktık bunaldık ortalığı sulandırdınız diye veryansın eden sayın üyelerimiz... Konu burada 4 üncü gününde ilgi alaka almış başını gitmiş, sayfada yazacak yer kalmamış, bırakın bize de sayfada bir boşluk bizde yazalım düşüncesi mi içindeler....yada konunun açıldığından mı haberleri olmamış... Bekliyoruz bakalım hangi malzeme konularında değerli bilgilerini bizlere sunacaklar.. Sohbet konusuna değer vermiyorsunuz sıkıcı gelir anlarım...malzeme bilgilendirme konusuna yakından uzaktan alakanız yok, onuda uzun zamandır gösteriyorsunuz.....En azından bizlere bir tiyo verinde bizde nereye ne şekilde nasıl bir yazı yazacağımızı bilelim... Konuya döneyim...benim ideal ölçüm 154x164 geniş yüzeyli tahtaları sevdiğim için, 5 katlı ağaç karbonsuz fazla titremiyen 5 ile 5,5 mm kalınlığında bir tahta,