Liderler Panosu
Beğenilen İçerik
Tüm bölümlerde 05-04-2019 de en çok beğeni alan içerik
-
Vasil ve Fanis’ nin babaları Aleko Bey Kınaiıada’daki evlerinde ping pong masası aldı ve onları ping pong oynamaya teşvik etti. 1965’ de 7 yaşında Fani ise 1969’ da 7 yaşında ping pong’ a başladılar. İlk antrenörleri babaları Aîeko Bey’ dir. 1967 senesinden itibaren Beyoğluspor Kulübü formasıyla yarışmalara katılmaya başladı. 1970 • Zonguldak’ ta Yugoslav antrenör Hrbut idaresinde yapılan 20 günlük kamptan sonra Ingiltere’ de yapılan Avrupa gençler şampiyonasında milli takımla iştirak etti. • Bulgaristan’ m Varna şehrinde yapılan gençler açık turnuvasında 7 ülkeden iştirak eden 42 sporcu arasında Ferdi müsabakalarda 3 üncü oldu. • Cumhuriyet gazetesi tarafından masa tenisi dalında en başarılı sporcu olarak gösterildi. 1971 *13 yaşında iken, İzmir’ de yapılan Akdeniz oyunlarına, Büyükler kategorisinde Milli takımla iştirak etti. Turnuvada milli takımın en başarılı oyuncusu olarak federasyon tarafından bir kupa ile mükafatlandırıldı. 1972 *14 yaşında iken Büyükler arası İstanbul ve İzmit’te yapılan Türkiye Şampiyonasında ilk defa İstanbul ve Türkiye tek erkekler şampiyonu oldu. • Ankara’daki Balkan Şampiyonasında ferdi müsabakalarda bir sene evvel Avrupa gençler Şampiyonu olan Yugoslav Savnik’ e 3-2 yenilerek Balkan 5.incisi oldu. 1970 Atina gençler şampiyonası önde antrenör Yeno ,Vasil Aleksandridis,(Rahmetli Tuğrul Akas),Haldun Mergen. 1973 • Yugoslavya’ daki Dünya Şampiyonasında takım maçlarında büyük başarı gösterdi, • Atina’ daki Avrupa Gençler Şampiyonasında tek erkeklerde turnuvanın şampiyonu İsveçli Thorsel’ e çeyrek finalde 3-2 yenilerek Avrupa da 5.inci olurken İsveçli’ den set alan tek oyuncu oldu. • Ankara’da 50.Yıl Uluslararası Gençler Masa Tenisi Turnuvasında sırayla 3 Macar oyuncuyu yenerek şampiyon oldu. • 15 yaşında iken, Atina’daki 4’üncü Akdeniz Oyunlarında Büyükler Kategorisi Tek erkeklerde, 96 kişi arasında 3 Yunan, 2 Yugoslav, 2 Italyan’ ı yenerek ilk defa Akdeniz Oyunları Şampiyonluğu ünvanını kazandı. • Milliyet Gazetesi tarafından yılın en iyi 20 sporcusundan biri seçilirken başka gazeteler tarafından da yılın sporcusu anketine dahil edildi. • Milliyet gazetesi tarafından Masa Tenisinde 50 yılın en büyük sporcusu seçildi. 1974 • Yugoslavya’ daki Avrupa Şampiyonasında takım maçlarında 13 galibiyet 2 yenilgi aldı. * Avrupa’ da Gençler arasında yapılan sıralamada 4.üncü olarak gösterildi 1975 * Hindistan’ daki Dünya Şampiyonasında takım maçlarında 11 galibiyet 2 yenilgi aldı * Ankara’da yapılan Uluslararası Gençler Turnuvasında Avusturya, Irak, Mısır, İtalyan ve 2 Macar rakibini yenerek Tek Erkeklerde 2. inci defa Şampiyon oldu. • Sofya’da yapılan Balkan Şampiyonasında çok başarılı oldu. Takım müsabakalarında yaptığı 12 maçta yalnız 1 yenilgi aldı. Aynı turnuvada aynı senede Hindistan5 da yapılan Dünya Şampiyonasında Dünya 2.incisi olan Yugoslav Stipancic’ i 2-0 yendi. Ancak ferdi müsabakalarda çeyrek finalde aynı oyuncuya 3-2 yenilerek S.inci oldu. Ankara’da yapılan 5.inci Akdeniz Oyunlarında 2.inci defa alarak Büyükler Kategorisi Tek Erkeklerde Akdeniz Oyunları Şampiyonu oldu. • Zoğrafyon Lisesi’nden mezun olup üniversite öğrenci seçme sınavına girerek İTÜ Elektrik Fakültesine girme hakkı kazandı. • Cumhuriyet, Milliyet ve başka gazeteler geleneksel yılın sporcusu anketine dahil edildi 1976 * Prag’ da yapılan Avrupa Şampiyonasında takım maçlarında 16 galibiyet 4 yenilgi aldı * İstanbul ve Türkiye tek erkekler şampiyonu oldu, 1977 • İngiltere’ deki Dünya Şampiyonasında takım maçlarında 22 galibiyet 5 yenilgi aldı * 1972-19785 e kadar Türkiye’ de katıldığı bütün turnuvalarda bir tek yenilgi almayan tek oyuncu oldu. • Almanya’ daki Avrupa büyükler şampiyonasında tek erkekler Consulation turnuvasında İskoç, İtalyan, Hollanda, B.Alman, Romen ve Fransız rakiplerini yenip şampiyon oldu • 3’ üncü ve 2’inci Avrupa liglerinde çok başarılı oyunu ile milli takımımızın birinci lige çıkmasında en büyük pay sahibi oldu. • ÇANKAYA köşkünde Cumhurbaşkanı FAHRİ KORUTÜRK tarafından o güne kadar göstermiş olduğu başarılar nedeniyle “TÜRK SPORCUSU ŞEREF BELGESİ ile ödüllendirildi.« Lisanslı olarak oynadığı ilk kulüp Beyoğlu Spor Kulübüdür. Orada ilk antrenörü Sabah Selahattin5 daha sonra merhum Thoma Hatziminaoglu oldular. 1969’dan 1982 yılına kadar Beyoğlu Spor Kulübünde oynadı. Beyoğlu Sporlu olarak,ilk yıllarda Aleksandros Desis, Plakotaris kardeşler rahmetli Yusuf İshakoğlu ,Anastas Nıkolau daha sonra Stefo Panciris, Nazım Arpacı, David Kumru, kardeşi Fani Aleksandridis ile 13 yıl boyunca sayısız maçlarda yer aldı. İstanbul ve Türkiye şampiyonlukları kazandı. .Son Türkiye şampiyonluğunda Oktay Çimen le beraberdi. Beyogluspor’ a en çok Türkiye Şampiyonluklarını Antrenörleri rahmetli Torna Hacıminaoğlu ile birlikte Vasil, Fani, David üçlüsü kazandırdı. 1979 • Yugoslavya’ da Split’ te yapılan Akdeniz oyunlarında milli takımımızın 3′ üncü olmasında büyük rol oynadı. • Milliyet gazetesi tarafından tekrar yılın en iyi 10 sporcusundan biri seçildi. 1980-82 • Üniversiteyi bitirmeye çalıştığı için pek az turnuvaya katıldı. Buna rağmen milli takımda oynamaya devam etti. 1982 • Eczacıbaşı Spor Kulübüne transfer oldu. 1983 * Yurtdışında çalışmak amacıyla Türkiye’ den ayrıldı. • Birkaç sene Beyoğluspor Atina Takımında oynadı Vasil’in unutamadıkları : Ankara Dostluk Maçında Çin Milli takımı ile oynadık. O zaman bu takım dünyanın en iyi takımı idi. Dostluk maçı olduğundan bize bir maçı hediye ettiklerini hatırlarım. Yaşım küçük olduğundan dolayı da (12 yaşındaydım), o maçı bana verdiler. Seyircilerin alkışları başımı döndürmüştü diyebilirim. On dört yaşımda 1972 de , İstanbul ve Türkiye Büyükler Tek Erkekler Şampiyonu oldum. 1973 de Atina’da Gençler Avrupa Şampiyonasında, Avrupa’da beşinci oldum. 1973 de Ankara’da 50 yıl Uluslararası Gençler Turnuvasında birinci oldum. On beş yaşımda, 1973 de Atina’da Büyükler Akdeniz Oyunlarında Tek Erkeklerde 98 sporcu arasında şampiyonluk aldım. Akdeniz Oyunlarında ilk defa Atina’da maçlar oldu. O maçlarda Yugoslav, Yunan ve iki İtalyan’ı finalde yenerek şampiyon oldum. 1975 de Ankara Uluslararası Gençler Şampiyonasında ikinci kez şampiyon oldum. Sofya’da Balkan Şampiyonasında aynı sene Dünya İkincisi olan Yugoslav oyuncu Stipançiçi takım maçlarında yendim. Daha sonra Tek Erkeklerde üç iki yenilerek şampiyonluğu kaçırdım. 1975 de Ankara da yapılan Akdeniz Oyunlarında tekrar Tek Erkeklerde şampiyonluk kazandım . Daha sonra takım arkadaşım Oktay Çimen ile beraber Milli takımı Avrupa’da üçüncü liginden birinci lige yükseltmeyi başardık.. Yaklaşık 500 kez den fazla Milli oldum. 1975 te Balkan Şampiyonasında o sene dünya İkincisi olan Yugoslav Stipançiçi iki sette de yendiğim maç unutulmazlarımdandır. Bu haberle gazetelerde uzun süre manşet oldum. Bu maçı kazanmak için oynadım ve kazandım. 1978!de Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk beni Çankaya Köşküne davet etti ve ödüllendirdi. Benle birlikte başka birçok ünlü sporcu vardı. O gün de unutamayacağım günlerdendir. O dönemler sporcular arası ilişkiler nasıldı? Nasıl hatırlıyorsunuz? Arkadaşlarla beraber tüm bu yıllar sayısız başarılar elde ettik. Bunu birlik ve beraberliğimize borçluyuz. Hep birlikte, disiplinli ve yoğun bir şekilde çalışırdık. Zonguldak’tan sonra Haziran’dan itibaren kamplar Ankara’da Stad Otelinde oluyordu. Yazlar dışında, tüm sezon durmaksızın antrenmanlarımız olurdu. Arkadaşlarla aramızda sevgi saygı, dayanışma, birlik ve beraberlik vardı. O yıllar Türkiye’de masa tenisinin spor dalı olarak yükseliş yıllarıydı diyebilirim. Bundan sonrası için düşüncelerin nedir ? Şu an ki hayalim , kardeşim Fani ve diğer arkadaşlarla birlikte mümkün olduğu kadar Beyoğluspor külübümüze yardım edip onun tekrar eski güzel günlerine gelmesini sağlamak ve aynı zamanda masa tenisi oynamak . https://www.lordmedya.com/turk-masa-tenisi-tarihinin-yasayan-efsanesi-vasil-aleksandiridis/ Cem Avunduk . Benim en büyük şansım Vasil iîe aynı dönemde masa tenisi oynamak ve onu yakından tanımaktı. En büyük şanssızlığım ise rakibim olması idi. Savaş Ertufan : Vasıl A!exsandridis Türkiye’nin yetiştirdiği en büyük sporculardan birisidir. Kültürü , görgüsü ve ahlakıyla binlerce yıllık gerçek İstanbullu bir ailenin çocuğudur. Dünya güzeli eşi Evy ve güzel kızları ile mutlu bir aile babasıdır. Vasil ve kardeşi Fanis iyi sporcu olmasının da ötesinde , yüksek karakterli insanlardır. Aydemir Cengiz: Öncelikle böyle bir dergi yayınladığın için sana tüm masa tenisi camiamız adına teşekkür ediyorum. Vasil ile benim o kadar çok anılarım ve anlatacaklarım var ki öyle birkaç satıra ve sayfaya sığmaz. Kısaca Vasil den ve önemli birkaç anımızdan bahsedeyim. Vasil le ben uzun yıllar milli takımda ve kamplarda beraberdik şunu rahatlıkla söylerim Vasil tanıdığım her yönüyle mükemmel bir insan, çok kabiliyetli bir sporcu, yanlız çok fazla çalışmayı sevmeyen(Bilhassa kondisyon) Çok milliyetçi(Türk Milli takımı adına) bir arkadaşımdır. Her millî maçı kazanmak için elinden geleni fazlasıyla yapmıştır.Bunun için kendisine müteşekkiriz. Burada unutamadığım birkaç anımızıda anlatmadan geçemeyeceğim.. 1971 İzmir Akdeniz oyunlarında Vasil le ben çiftlerde Yunanistan dan bizden yaşça da büyük Çostapilos – Priftis e karşı oynuyoruz, onlar kendi aralarında taktik konuşmalarını Vasil olduğu gibi bana söylüyordu. Çok güzel ve çekişmeli geçen ve benimde o zamanki sevişlerim sayesinde maçı 3-2 kazanmıştık. Maçtan sonra fed. Başkanımız rahmetli Danyal abi ellerinizden tutarak protokolde bulunan spor bakanımıza götürmüştü. Evet birkaç satır yazalım dedik. Epey uzun olmuş, ama baştan söyledim VASİL bu daha kısası olmaz.Şu anda Atina da yaşayan kardeşime sağlıklı uzun ömürler diliyor, sonsuz selam ve sevgilerimi yolluyorum. Ertan Hüner: Herkesin çocuklukta bir kahramanı vardır hayatta, ben kahramanımı yanılmıyorsam 1983 te kaybettim, hep antremanlarda onun adım anarak antreman yaptım.Fakat seneler sonra rüyamda göremeyeceğim bir olay başıma geldi ve çocukluğumun kahramanı ile takım arkadaşı oldum , hemde kardeşi ile beraber iki tane abim oldu. Teşekkür ler Vasil abi, Fani abi Vedat Zengin . Ben hayatım boyunca Vasil abıyi örnek aldım. Şimdi öğrencilerimide onun yolundan yetiştiriyorum. Mustafa Kemal Atatürk’ün sevdiği gibi zeki,çevik ve ahlaklı. Selaaddin Önçek: 1972 Antalya kampında Vasili arkadaşımı tanıdım. Süper masa tenisçi dememe gerek yok. Ama onun bileği bu kadar yumuşak olur mu.. Her topu hissedip masanın her yerine bu kadar bırakabilir mi.. Sadece atak yapması zor çünkü azcık göbek.. Ama süper insan..İyi ki tanımışım. . Şeref Yaman . Vasili bir kaç cümleyle anlatmak oldukça zor ama bence Vasil demek masa tenisi demek. Bence her masa tenisçinin mümkünse Vasin izlemesi gerek. Her vurulan topun tekrar nasıl geri geldiğini görmesi için.. Bütün masa tenisini sevenlere selamlar, sevgiler… Harun Sevinç: Vasil ALEKSANDRİDİS Kardeşimlede 1970 li Yıllarda Masa TENİSİ TÜRKİYE Şampiyonasında Tanıştık. O Yıllarda VASİL ve AYDEMİR CENGİZ TÜRKİYE ŞAMPİYONLUĞUNU PAYLAŞIRLARDI. Milli Takını Kamplarında KARŞILIKLI Çok Yakın Arkadaş Olma Şansımız Oldu. 1978 Yılında Benim Milli Takımda Yer Almadığım ; Ancak; Milli Takımla Olmak İçin AVUSTURYA / VİYANA 1 dan Özellikle ALMANYA 1 ya Geçmiştim. MASA TENİSİ AVRUPA ŞAMPİYONASINDA ALMANYA / DUÎSBURG Şehrinde Birlikteydik. Federasyon Başkan imiz Rahmetli: Tevfik DANYAL ÇİPER Ağabeyinde Antrenör ANLAMINDA Katkılarıyla VASİL Orada ELENENLER ARASINDAKİ TURNUVADA ŞAMPİYON OLARAK KUPAYI ALMIŞTI. Bu Avrupa ŞAMPİYONLUĞU Kadar Bizi Mutlu Etmişti. Birbirimiz ile GÖRÜŞMESEKTE Güzel Andığımızı Biliyorum. Çok Dürüst Ve Örnek Bir Sporcu Kişiliği VARDI. Rakibini Asla Küçümsemezdi. Her Zaman Sevimli Ve Hoşgörülü Bir İnsandı. Babası ALEKO BEY ÖĞRETMENİMİZİ ve Annesini Tanıma Fırsatım Oldu. Özellikle Babası ALEKO Beyle Sohbetlerimizden Vasi! ‘ in Kardeşi Fany İle Birlikte Güzel Bir Aile ve Huzurlu Bir Ortamda Yetişmesinin ; SPORDA BAŞARILI Olmasının Temelinde Önemli Olduğunu Hissettim. KISACA Söylemek Gerekirse : BAŞKA VASİLALEKSANDRİDİS Gelmedi Bence Masa TENİSİ Camiasına. Geleceğinide Pek Zannetmiyorum. Sportif Selamlar Mahir Özbayraç: Vasilis Aleksandiris Gerçek bir EFSANE , yaşayan efsane Kişiliği olsun t disiplini,insanlığı,karakteri kısacası tüm olumlu vasıfları taşıyan , bulunması imkansız bir karakter, gerçek bir şampiyon.Gerçek bir arkadaş f bulunmaz bir dost.Her güzellik seninle olsun , sevgili kardeşim , Vasilim Phyllis Soleau : Vasil hayatının her aşamasında örnek insan ve sporcu olmuştur. Hedeflerine kitlenmiş, disiplinli, saygılı, içten, maskesi olmayan, başarının değerini bilen, asla pes etmeyen çok da iyi bir dosttur. Her zaman örnek aldığım ve alacağım bir arkadaşımdır. Mahmut Tezcan : Vasil ile 1970 de Zonguldak milli takim kampında tanıştık Yugoslav Herbid cok iyi çalıştırıyordu. Vasil o zaman cok küçük yasta olmasına rağmen cok iyi oynuyordu. Daha sonra 1971 Akdeniz oyuniarinda birlikteydik o turnuvada 13 yaşında olmasına rağmen yunan Diakakisi yendi. Çiftlerde de Aydemir ile birlikte Diakakis ve partnerini seyirci desteğiyle bir kez daha yendiler. Dünya ve avrupa şampiyonasında ve avrupa lig maclarinda 1977 akdeniz oyunlarında birlikte oynadık . Bir cok takimdan 3 yada2 mac aidi. Akdeniz oyuniarinda 2 kez teklerde 1. Oldu . 1977 de 3. Olan takımda yer aidi ve rossi ve giontela ve diğeri gibi 3 iyi oyuncuyu yendi. Balkan şampiyonasında takımda 1975 de çiftlerde dünya 2. Olan Stepancici 2-0 yendi. Ferdilerde Stepancice mac sayisi atmasina rağmen 3-2 kaybetti. Mac sayısında servis bir tarafa Stepancic diğer tarafa gitmişti fakat ne yazık ki servis auta gitmişti. Defalarca Türkiye şampiyonu oldu. Mütevaziligini hic kaybetmedi. Arkadaşlığı cok iyi. Yillarca Beyoglusporda birlikte antrenman yaptık. İlerlememe de cok yardımcı olmuştur. Hatta Kınaiiada da bile birlikte antrenman yaptık. Avrupada bir takıma transfer olsaydı dünya çapında oyuncu olurdu. Sevgiler Haluk Çokuğraş: Efsane sözü tam da Vasili tanımlar… Farklı stili, efendiliği, mütevazı kişiliği, iliklerine işlemiş sporcu kişiliği ile Vasil tam bir efsanedir… İsmi bir spor dalı ile özdeşleşmiş çok az sporcu vardır; Vasil böyle birisidir. Ona sağlıklı, huzurlu ve hep gülümseyeceği nice yıllar dilerim. Perihan Gülleoğlu Özgül. Vasilisin başarıları saymakla bitmez, biraz sporla ilgilenen kişi ile konuşsanız masa tenisi deyince Vasil i tammışsınız der.. Milli takım kamplarında, yurtdışı yurtiçi turnuvalarda birlikte oynadık, Tanıdığımda çok küçük 12-13 yaşlarında idi, inanılmaz kabiliyetli kendine has oyunu ile herkes hayrandı ona,. En önemlisi disiplinli, mücadeleci saygılı, mütevazi ve iyi yürekli olmasıdır. Türkiye’ye geldiğinde kendisini görmeyi ve bir maçını seyretmeyi çok isterim. Güzel ailesi ile sağlıklı mutlu yaşam dilerim Vasil kardeşime.. Perihan. Ziya Ishakoğlu . Vasi! abi ilk evvela baba dostu takım arkadaşı sonra abim masa tenisinde Türkiye’nin yıldızı efsanesi onu tanımaktan ve oyununu seyretmekten,insanlığından kendisini ve kardeşi Fani yi de tanıdığım için onur duyduğum abim saygı ve sevgilerimle Haldun Mergen : Sevgili Cem, yollamış olduğun linki okudum, çok güzel derlenmiş bir dergi olmuş. Yazılanlar bana Vasi! hakkında söylenecek hiçbir şey bırakmamış. Milli takım kamplarında ve uluslar arası şampiyonalarda uzun zamanlarımız geçti beraberce. Ben 74’de liseyi bitirince aralarından ayrıldım maalesef ve yurt dışına ünüversite hayatıma devam etmeye gittim. Ondan sonra da camiadan koptum. Bildiğim kadarıyla Vasilin tek ciddi rakibi vardı bunu da bana söylerdi doğrudan; o da bendim. Ama benim için ise Vasıl, ki kendisi yaş olarak bizden çok küçüktü, Türkiye masa tenisi camiasının küçük dev adamıydı. Anatomisi bu spora en uygun sporcuydu aramızda. O ÇOK BÜYÜK BİR EFSANEYDİ Ve benim gözümde halen de öyledir. Anladığım kadarıyla Vasil 74’den sonra parlıyor. Ondan sonrası için elbette benim fazla söyleyebileceğim bir şey yok. Diler Dinçer: Vasil abiyle 17 yaşlarımda İTÜ Oynarken çok kez antreman yapma şerefine nail olan bir kişi olarak ondan disiplini ve nasıl sporcu olunması gerektiğini o yıllarda öğrendik benim için idol bir insan ve çok büyük sporcu saygı ve sevgilerimi sunuyorum görüşmek üzere hoşçakalın Murat Kılıççöte: Tanıma şerefine nail olamadığım ve hayranı olduğum, Türk Masa Tenisi tarihinin mihenk taşlarından biri için çok güzel bir derleme olmuş sevgili Cem Avunduk sayesinde. Başta düşüncesine, sonra da emeklerine sağlık… Semih Özoğlu Zammarie . Sadece Sportif başarıları değil insani konuiarda da örnek alınacak çok değerli bir sporcu o Masa Tenisinde İDOL Cüneyt Haskan : Çok küçük yaşlarda kendinden buyuk oyuncuları ters köşe yapan bloklarıyla yenerdi. Daha sonraları o zamanın efsanevi oyuncularım yenerek uzun yıllar şampiyon oldu. Milli takımda oynadığı yıllarda uluslararası şöhrete sahip sporcuları da mağlup etme başarısını gösterdi, Akdeniz Oyunları Şampiyonu oldu. Ama Balkan Şampiyonasında 1975 Dünya Şampiyonası finalinde 2-0 öndeyken Macar Istvan Jonyer’e 3-2 kaybedip 2. olan Anton Stipançiç ile yaptığı maçları hala unutamam: Takım maçında Stipançiç’i 2-0 gibi net bir skorla geçmişti. Daha sonra yapılan bireysel maçlarda ise setler 2-2 iken son seti 10-1 önde dönmüş(o zaman setler 21 sayı üzerinden oynanıyordu) fakat cok heyecanlı sayılardan sonra maçı kaybetmişti. Kendi doöneminin virtiozu olan o unlu Stipançiç sayı alabilmek için şekilden şekile girmiş, atakla geçemeyince defansa donup, voleybolcular gibi parkelere balıklama atlamak zorunda kalmıştı. O dönemlerde klüpler kısa bir sure için de olsa en az 5 dalda yarışmalara katılmak zorunda oldukları için eli raket tutan sporcularını masa tenisi müsabakalarına da sokarlardı. Vasi! onlarla bile oynarken ciddiyetini hiç bozmaz, asla onların onurunu kıracak hareketler yapmaz, çok zayıf olmalarına rağmen rakiplerine saygısını daima gösterirdi. Uzun yıllar sonra tekrar sahalara dönmesine çok sevindim. Evladı yaşındaki gençlerin buyuk bir kısmını hala yenerken ve centilmenlğini asla elden bırakmazken bu yaşayan efsaneyi hala keyifle izliyorum. İyi ki sahalara döndün sevgili kardeşim, Senden öğreneceğimiz çok şey var4 puan
-
08 Ocak1934 ödemiş İzmir de doğan Arpacı,1935 yılında istanbul’a geldi. Beyoğlu Ticaret Lisesi ikinci sınıfında masa tenisi ile tanıştı. 1956 yılında o yıllarda Boğaziçi spor kulübünde eski milli sporculardan Tuncer Cebeci ile tanıştıktan sonra masa tenisine olan ilgisi daha da çoğaldı. Daha sonra Arpacı bu kulüp de sporcu olarak oynamaya başladı. 1962 yılında Fenerbahçe spor kulübüne geldi ve burada masa tenisi branşının açılmasında katkısı oldu. Daha sonra bu kulüp de oyunculuk, antrenörlük ve kaptanlık yaptı. 1968 yılında Beyoğlu spor kulübüne transfer olan Arpacı burada da oyunculuk ve kaptanlık yaptı. İstanbulspor kulübünde bir yıl oynadıktan sonra tekrar Beyoğlu spor kulübüne döndü. 1977 yılında Galatasaray kulübüne tansfer olan Arpacı Mahmut Hekimoğlu ve Şube kaptanı Kayhan Uraz’ın desteği ile burada Masa tenisi kursları açtırdı. Galatasaray kulübünde 25 yıl gibi uzun süre kalarak oyunculuk, antrenörlük, teknik direktörlük ve kaptanlık yaptı. 1992- 96 yılları arasında Danyal Çiper Başkanlığındaki Masa Tenisi Federasyonun yönetim kurulunda görev aldı. Burada Teknik As Başkanlık görevinde bulunan Arpacı bu dönem içersinde de masa tenisi Milli takımının Antrenörlüğünü yaptı. Nazım Arpacı bugün aktif olan İstanbul kuruluşlar arası masa tenisi birliğinin 1960 lı yıllarda gündeme getirerek kuruculuğunu yaptı ve müesseselerin çoğalmasında katkısı oldu. Wheyt ilaç, Hilton, Otosan, Tatko, İzocam, Sheraton, Mat, Aygaz, Bebimot firmalarında kuruculuğunu ve antrenörlüğünü yaptı. Ayrıca Arçelik, T.Hoecsth, Roche, Türk Libya gibi firmalarda da antrenörlük yaparak masa tenisinin gelişmesin de ve her alana yayılmasında katkısı oldu. Arpacı aynı zamanda Wheyt ilaç, Hilton, Otosan,Tatko, İzocam ve Arçelik firmalarında oyuncu olarak da görev yaptı. 1983 yılında Türkiye de ilk olarak masa tenisinin sesi dergisini kurdu ve yayınına başladı. Halen yayınına internet ortamında devam etmektedir. http://www.masatenisininsesi.com 1992 yılında Veteran Masa tenisi derneğinin kuruluş çalışmalarında büyük destek vererek kurucu üyelerinden oldu. Nazım Arpacı bugüne dek oynadığı müsabakalarda birçok ödül ve kupa almış yaş grubunda her zaman ilk üç arasında yer almıştır. 1997 yılında Veteran masa tenisçileriderneğinin düzenlemiş olduğu Uluslar arası Bodrum Veteran turnuvasında 60 yaş üstünde Oktay Aras ile birlikte Çiftler şampiyonluğunu yine aynı turnuvada 60 üstünde tek erkeklerde şampiyon olarak Türkiye de bir ilki gerçekleştirmiştir. 75 yaşında olup halen aktif olarak masa tenisini oynamaya devam etmektedir. Nazım Arpacı, Masa tenisi malzemeleri ticareti ile de uğraşmaktadır. https://www.lordmedya.com/masa-tenisinin-nazim-abisi-nazim-arpaci/ Cem Avunduk : Masa Tenisi’nin Nazım Abisi Nazım Arpacı…… Benim de canım abim …………Nazım Arpacı…..2 puan
-
İzocam'da masa tenisi oluşumunu başlatıp takımımızı daha disiplinli ve bilinçli oynaması için Nazım Hocamıza antrenör ve oynuculuk teklifinde bulunmuştuk ve kendiside bizimle çalışmayı kabul etmişti. Masa tenisi gelişimimizde ve başarılarımızda, derecelerimizde ve şampiyonluklarımızda büyük desteğini gördük. Sadece masa tenisi oyuncusu ve antrenörü olarak değil, kişiliği ve yaptıklarıylada hepimize örnek olmuş insandır. Hayatının her dönemini masa tenisine adamıştır. Bugün bu ülkede masa tenisi bir yere ulaştıysa bilin ki onun altında Nazım Hocanın parmağı vardır. Sprocu, antrenör olabilirsin ama adam olmak kimdir denirse Nazım Hocadır. Kendisinin önünde her zaman saygıyla eğildiğim bir büyüğüm, ağabeyimdir.2 puan
-
1 puan
-
MASA Oyun alanı olarak tanımlanan masanın üst yüzeyi 2.74 m uzunluğunda, 1.525 m genişliğinde ve yerden yüksekliği 76 cm olan bir dikdörtgen şeklinde olacaktır. Masa yüzeyinin yan kenarları oyun alanına dahil değildir. Oyun alanının yüzeyi 30 cm yüksekten bırakılan nizami bir topu her yerinde 23 cm zıplatan herhangi bir malzemeden olabilir. Oyun alanının yüzeyi her yerinde koyu renkli ve mat olmalıdır. Oyun alanının 1.525 m lik en ve 2.74 m lik boy kenarlarında 2 cm genişliğinde beyaz çizgi olmalıdır. Oyun alanı dikey bir net tarafından enlemesine iki eşit parçaya bölünecektir. Bu net tek parça olarak oyun alanı genişliğini tamamen kaplayacaktır. Çift maçları için oyun alanı diklemesine tam ortadan 3 mm genişliğinde beyaz bir çizgi ile iki eşit parçaya bölünecektir. Bu beyaz çizgi her iki oyun alanında sağ bölümün bir parçası olarak kabul edilecektir. NET DÜZENEĞİ Net düzeneği bir net, ayarları, masaya bağlama mekanizması ve destek direklerinden oluşacaktır. Net her iki ucundan bir ip ile 15.25 cm yüksekliğindeki destek direklerine asılacaktır. Destek direklerinin dış limitleri yan çizginin 15.25 cm dışında olmalıdır. Netin üst kısmı, tüm net boyunca, oyun yüzeyinden 15.25 cm yüksekte olacaktır. Netin alt kenarları, tüm net boyunca, oyun alanına olabildiğince yakın olacaktır. Netin yan kenarları da destek direklerine olabildiğince yakın olacaktır. Masa tenisi kuralları sayfasından alınmıştır.1 puan
Liderler panosu zaman dilimi: Istanbul/GMT+03:00
-
Çevrimiçi Kullanıcılar 0 Üye, 0 Gizli, 275 Misafir (Tam liste)
- Şu anda bağlı kayıtlı kullanıcı bulunmuyor
-
Konular