Jump to content
Masatenisi.org Forum

Liderler Panosu

Beğenilen İçerik

Tüm bölümlerde 27-10-2021 de en çok beğeni alan içerik

  1. Hocam bir yazacağım, bir yazmayacağım diye gidip geliyorum. Bugüne kadar, hem masa tenisi, hem de genel insan yaşantısında, kısıtlı süredeki yıllarda tecrübe ettiğim üzere, ne yazık ki dilimizdeki "olumsuzluk" yansıtan atasözleri ve özdeyişlerimizin maalesef bireysel ve toplumsal kişiliğimizi belirlediği bir çağda yaşıyoruz. Meyve veren ağaç taşlanır'dan, milletin anasını belleme'ye kadar aklınıza gelen türlü türlü sözü ne ara benimseyip de hangi düzende kendi menfaatlerimize mal ettiğimizi bilmiyorum. Lakin gelinen son noktada, herkesin kendi çıkar ve menfaatini düşündüğü bir düzenin bozuk piyonları olmamızı acı bir gerçek olarak görmekteyim. Ben küçükken de eli raket tutamayan beden eğitimi öğretmenlerinin kendi il ve bölgelerinde temsilci veya türevleri olduğunu görsem de uzun süre bunu anlamdıramamıştım. Artık şunu anladım ki, işin bir kısmında "para" olan "hiçbir şey" gönüllü veya gönülden yapılmıyor, yapılsa dahi asla bu devran böyle dönmüyor. Okuyanın hiçbir şey, tanıdığı olanın "her şey" olduğu düzende bu güzel sporun çöküşünde ne yazık ki seyirci koltuğunda olmak benim adıma utanç verici. Camiada kimseyi tanımam, tanısam da bir diğer deyişle "kimseyi tanımam". Yıllara sari; profesyonel olarak da amatör olarak da bu sporu icra ettim. Dereceler aldım. Çok uzun yıllar bu spora da küstüm, sonra geri döndüm, çeşitli mecralarda antrenörlükler yaptım. Yok hocam, günün sonunda gerçek anlamıyla herkes, en azından bir şekilde refah düzeyi üst seviyelerde olanlar dışındaki istisnasız herkes, her sektör ve kavramda olduğu gibi bu sporu da kirletiyor. Bakın bu Samet adlı arkadaşı hiç tanımam, muhtemelen görmedim, görsem de her insan gibi o da bir insandı benim için. Ama şu federasyon secimleri furyası başladı başlayalı, hatta daha öncelerinden bile; bu arkadaşın çalışmalarını gördüm. Doğrudur, yanlıştır, aslında emelleri farklıdır bilemem, niyet okuyamam, fakat gördüğüm kadarıyla camiaya ulaşmak için yıllardır çaba sarfeden bir kişi olduğunu öngörmekteyim. Bunu yaparken de benim hissettiğim, camıanın her elementine dokunmaya ve çabalarını eşitlik ilkesini benimseyerek aktarmaya çalıştığını düşünüyorum. Bugün burada ve gelişim süreclerini paylaşmak adına kurduğu sitede paylaştığı yazı benim içimi kanattı. Arkadaşın camiaya dokunabilmek için gösterdiği çabanın böyle sonuçlanması üzücü. Bir abimiz çıkıyor, başkan adaylarından birinin "İstanbul Sözleşmesi" karşıtı olduğunu gözlerimizin önüne sunuyor, kimseden ses yok. Belki de bu adaydır o arkadaşımız, inanın bilmiyorum. Ha demiyorum ki o başkan adayı tükakadır, belki de çok iyi bir insandır. Veyahut demiyorum ki bu sözleşmeyi benimsemek "zorundayız". Başka bir olay oluyor, hadi söze gelim taciz olayı olsun, hadi ayıp ve günah mı oldu konuşması, o zaman da taviz olayı oldu diyelim. Bunlar da sümen altı ediliyor, 3-5 kişi dışında kimsenin birsey bildiği yok, bilenin de "aa kötü olmuş" demesi dışında ne bir fikri, ne de bir aksiyon arzusu var. Bir antrenör türüyor; minikler-küçükler-yıldızlar- gençler ve dahi üniversitelerde sağlanan bütçeleri kendi kişisel menfaatleri adına harcıyor. Şampiyonaya giden masum küçüklerin midesinden sadece 2 liralık kır pideleri geçiyor, 5 yıldızlı otellerde kalınabilecekken en kıytırık pansiyonlar kiralanıyor. Tanıdığın arabasına tıkıştırılıp yolculuk yaptırtılıyor. Eline 100 liralık lastik veriliyor, kalanıyla alınan Tenergy'ler çeşitli yollarla kar amaçlı satılıyor. Kalan para da havaya karışıyor. Benim derdim, kimsenin bize dokunmadığı sürece, yılan dahi olsa bin yıl yaşamasına göz yummamızdır. Samet kardeşim, seni tanımıyorum. Fakat bu camia için çalışma isteğini görüyorum. Umarım sen de onlardan değilsindir, umarım artık memlekette kalmadı dediğimiz adamlardansındır. Bunu gönülden diliyor, eğer ki gönüllülük esasına dayanarak, maddi çıkar amacı gütmeden bu spor için çabalıyorsan bu arzundan vazgeçmemeni diliyorum. Sana benim kendi sözüm olsun, ben senin için, senin gibi Ali'ler, Veli'ler için bütün akademik ve manevi desteğimi esirgemeyeceğim. Yeter ki sizin gibiler bu spora küsmesin.
    1 puan
  2. Geçtiğimiz günlerde bir arkadaşım Facebook’da bir başka adayın tanıtımını paylaştı. Tanıtımda uzun uzun ismi geçen şahsın masa tenisi kariyeri anlatılmıştı. Oldukça da başarılı gözüküyordu. Ancak yöneticilik tecrübesi konusunda tek bir kelime bile yer almamıştı. Belki vardır belki yoktur, bilmiyorum ama bir federasyon başkanı adayının tanıtımında muhakkak yer alması gereken bir bilgi ve bu alandaki başarı düzeyi sportif olandan daha önemli. Oysa sizin spor yöneticiliği konusundaki yeteneklerinizi aday olmadan önce de takip ediyorduk. Bunun yanı sıra gerçekçi hedefler için bir planın olması ve iyi bir ekip çalışmasına liderlik edebilecek vasıflara da sahip olmak buradan bakınca göze hoş geliyor. Gençliğin verdiği enerji ve dinamizm de ayrıca umut verici. Toparlarsam, adaylığınızı ve yukarda yer alan tanıtım metninizi tebrik ederim. Umarım en uygun aday kazanır. Not: Verilen linklerde ekibiniz hakkında herhangi bir bilgiye rastlayamadım. Eğer benim beceriksizliğim ise kusura bakmayın. Ama öyle değilse, önemli bir eksiklik.
    1 puan
Liderler panosu zaman dilimi: Istanbul/GMT+03:00
  • Çevrimiçi Kullanıcılar   0 Üye, 0 Gizli, 186 Misafir (Tam liste)

    • Şu anda bağlı kayıtlı kullanıcı bulunmuyor
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgi

Bu sitede size daha iyi yardımcı olabilmek için çerezler kullanılır. Çerez ayarlarınızı buradan yapabilirsiniz, veya devam ederseniz çerez kullanımını kabul etmiş sayılırsınız..