Jump to content
Masatenisi.org Forum

Fatih Birinci

Üyeler
  • İçerik sayısı

    526
  • Kayıt Tarihi

  • Son ziyaret

  • Kazandığı gün sayısı

    45

Fatih Birinci kullanıcısının tüm içeriği

  1. Fatih Birinci

    Topumuz Değişiyor

    Birkaç kişi prototip inceleme sonuçlarını yazmışlar. Yeni topun yüzeyi çok daha pürüzsüz olduğundan hava sürtünmesi çok azalmış, bu yüzden de toptaki spin daha uzun süre dayanmış, ve top daha hızlıymış. Aynı zamanda, yukarıdaki videoda da görüldüğü gibi top daha çok zıplıyormuş. Sesi aynıymış. Ancak bunlar prototip, toplar piyasaya ciddi şekilde hakim olana kadar birkaç ayarlama daha yapılabilirmiş. Bu arada piyasaya çıkma tarihi de 2011 sonu olarak veriliyor.
  2. Fatih Birinci

    Topumuz Değişiyor

    Daha çok zıplıyor. Bu iyi gibi aslında, alışınca belki de daha çok seveceğiz.
  3. Evet arkadaşlar, Londra olimpiyatlarından sonra masa tenisi topunun türü değişecek. ITTF başkanı Buna göre selüloit kullanımı uluslararası yasalarla yasaklanıyor. Bizim top da bundan yapıldığı için bizim topu da değiştireceklermiş. Eski topun standardı 39.50 ila 40.50 arasıydı. Yenisi ise 40.00 ila 40.60 arası olacakmış. Bu ebat değişikliğinin nedeni nedir bulamadım. Yeni top büyük olasılıklar PVC benzeri bir maddeden yapılacak, o ortadaki yarık (kaliteli toplarda içerde, kalitesizlerde dışarda kalan) tamamen yok olacak. Bir değişiklik de, maliyetinin daha yüksek olması dolayısıyla bizi bu açıdan da etkilemesi... Bekleyelim görelim...
  4. Fatih Birinci

    Çin Süper Ligi

    Yakında görürüz. Sırf backhand'ine oynamış Wang Liqin'in. Zaten başka türlü onun forehand'leriyle başetmek hala çok zor olsa gerek...
  5. Fatih Birinci

    Çin Süper Ligi

    Aslında normalde topa birşey olursa (çatlak vb.) oyuncular topu hakeme götürür, hakem inceler. Okey derse yanında bulunan önceden belirlenmiş toplardan birisini verir. Oyuncular, set ortasında dahi olsa o yeni topla birkaç dakika ısınma - alışma yaparlar. Sonra oyun devam eder. Prosedür budur. Bunlar bir çeşit "Çin İcadı" yapmış sanırım :)
  6. Teşekkürleriniz için çok sağolun arkadaşlar. Zhang Jike ile ilgili kısa çeviride emeğin kıymetinin bilindiğini görünce zaten bu çeviriyi yapmaya karar vermiştim. Yanılmamışım. Bence de JO Waldner'in dünya masa tenisindeki tartışılmaz konumu ve tecrübes, bu röportajı değerli kılıyor. Masa tenisinde kararlılığın, disiplinin ve kendini adamanın önemini çok güzel biçimde vurgulamış. Çinliler ile Batılılar arasındaki açık farkın nedenini de güzel tespit etmiş bence. Çeviriyi yaptım ama röportajı yapanın adını vermemiştim, gerçek adı değil diye. Yine de vereyim: 'AngerMaganer' takma adlı bir İsveçli. Yine bu tarz güzel bir röportaj bulursam, boş vaktim de olursa (eh, okullara yaz tatili yaklaşıyor, boş vaktim olacak bol bol)masa tenisiyle ilgili çevirilere devam edeceğim.
  7. Birçok kişi tarafından gelmiş geçmiş en büyük masa tenisi oyuncusu kabul edilen Jan Ove Waldner ile yapılmış bir röportaj internette dolanıyor. Bu röportaj oldukça uzun. Ben kimi yerlerini kırpıp çevirdim, yine de bayağı bir uzun kaçtı. Ama Zhang Jike ile yapılan röportajı çevirdiğim için edilen teşekkürlerle de bunu da çevirmeyi bir borç bildim. Eğer en iyi Avrupalı oyuncularla en iyi Çinli oyuncuları kıyaslarsanız, sizce en büyük fark nerede? - Teknik: Avrupalılarda temel vuruş teknikleri daha iyi ve daha yaratıcılar. Örneğin, belirli bir topa vurmak için daha fazla seçenekleri var, ama genellemek de güç. Çinliler daha çok robot-gibiler, ve belirli bir topa vurmak için daha sınırlı seçenekleri var, ama rallilerde daha iyiler, hatta çok daha iyiler. - Taktik: Çinliler daha hazırlıklılar ve maçlar sırasında taktik uygulamakta daha iyiler. Çinlilerin koçları ve eğitmenleri yaptıkları işte çok ustalar. Avrupada bu konuda bir tek İsveçliler Çinlilerle yarışabilir. - Eğitim: Çinlilerde eğitim Avrupalılara göre çok daha erken bir yaşta başlıyor ve çok daha yoğun sürüyor. En büyük fark bu. Dünyanın en iyi oyuncularının hepsi müthiş sıkı çalışıyor aslında, ama Çinli en iyiler bu yoğun çalışmaya çok daha erken bir yaştan başlıyor. Siz onunla oynarken Ma Linin güçlü ve zayıf yanları nelerdi? - Onun forehandi çok çok iyiydi. Karşılamaları da muhteşemdi. Ve çok hızlıydı. Günümüzde artık eskisi kadar hızlı değil, fakat hala oldukça hızlı. Temel zayıflığı ise ona çekilen spinler ve düz ataklar. Savunma oyuncularına karşı çok iyi olduğunuz söyleniyor. Eğer bugün Joo Se Hyuk ile oynasaydınız ne olurdu? - 5 set üzerinden ben alırdım, 7 set üzerinden o alırdı. Sizce şu anda dünyadaki en iyi savunma oyuncusu kim? - Wang Xi, Fuldadaki takım arkadaşım. Bu sezon Alman ligindeki istatistiklerine bir göz atın. Joo Se Hyuk bence ikinci gelir. Sizce izlemesi en zevkli oyun kimin? - Geçmişte Klampardı. Forehandiyle yaptıkları ve topla temas anını izlemek inanılmazdı. Günümüz oyuncularından ise izlemeyi en çok sevdiğim Kalinikos Kreanga. Sizden daha önceden, dünyadaki en iyi oyuncuları sıralamanızı istemiştim. Sizin verdiğiniz liste şuydu: 1. Jan-Ove Waldner, 2. Kong Linghui, 3. Guo Yuehua, 4. Wang Liqin, 5. Liu Guoliang - Hahaha Gerçekten kendimi listenin en üstüne mi koymuşum? Pek hoş bir şey değil bu yaptığım değil mi? İnsanlar küstah olduğumu düşünecek. Evet, gerçekten kendinizi en üste koymuştunuz. - Yapmışımdır, çünkü bu doğru bir sıralama, öyle değil mi? Haha 6 ila 10 arasını da kapsayacak şekilde sıralamayı uzatsaydınız? Bu çok kolay olmayacak. Ama sanırım şöyle yapardım: 6. Jiang Jialiang, 7. Jorgen Persson, 8. Wang Hao. Bundan sonra seçip sıralamam zor. Listenizdeki insanların çoğu artık sıralamada en iyiler listesinde değil. Top 5inizde kimse 2005den sonra bir şampiyonluk almadı. Neden listenize gençleri de eklemiyorsunuz? - Çünkü gençler henüz kendilerini kanıtlamadılar. Bu kadar basit. Size şimdi varsayımsal mükemmel oyuncuyu soracağım. Siz de benim söyleyeceğim vuruş ve niteliklerde kimin en iyisi olduğuna dair düşüncelerinizi sıralayın lütfen: Açılışta Forehand loop: Ma Lin Oyun esnasında Forehand loop: Wang Liqin Forehand flick: Damien Eloi Backhand Loop: Rosskopf, özellikle backspine karşı. Kreangada olabilir. Backhand flick: Wang Hao, özellikle masaüstünde inanılmaz. Savunma oyunu: Vladimir Samsonov Footwork: Ryu Seung Min Top hissi: Mikael Eppelgren Oyunu okumak: Jan Ove Waldner Taktik: Jan- Ove Waldner Servis: Liu Guoliang Karşılama: Jorgen Persson Fizik: Christophe Legout Tutum: Wang Liqin Bugünlerde kullandığınız lastikler? - Forehandde Coppa JO Gold, Backhandde Coppa JO Platin Kullandığınız tahta? - Waldner Senso Carbon Mükemmel rakete ulaşmak için çok fazla tahta ve lastik dener misiniz? - Hayır. Ne istediğimi biliyorum ve bununla mutluyum. Örneğin Jorgen Persson benden çok daha fazla ekipman değiştirir. Uzun tırtıklar ve antispinle oynayanlar hakkında ne düşünüyorsunuz? Bu tür oyunların avantajları ve dezavantajları nedir sizce? - Antispinlerle çok iyi oynamak güç. Topa yeterli spin eklenemiyor çünkü. Uzun tırtıklar ise savunma oyuncuları için çok iyi. Ama bugünlerde çok iyi bir savunma oyuncusu olmak güç . Artık sadece iyi savunmak yetmiyor, aynı zamanda iyi bir ofansif tarza da sahip olmak zorundalar. Yani modern bir savunma oyuncusu olmak için normalin iki katı çalışmalısınız. Fulda takımımızda Wang Xiye bir bakın, eğer oyununu ofansife çevirirse World Top 50de olacağına eminim. - 1989 Dünya takımlar finalinde Çine karşı oynadığınız. Takımınızdaki herkes speedglue (hızlandırıcı solüsyon dediğimiz şey) kullanıyor muydu? - - Evet - Çinliler de kullanıyor muydu? - - Teng Yi kullanıyordu. Chen Longcan ve Jiang Jialiangdan emin değilim, ama sanırım onlar da kullanmışlardır. - Speedglue yasağı hakkında ne düşünüyorsunuz? - Problem değil. - Dünya oyuncuları arasında kullananlar var mı? - Bilmiyorum. - Bu iki yanıt sizin şahsi görüşünüzden çok bir Diplomat Waldnera mı ait? - Hmm, eğer istersen öyle de diyebilirsin. - Yeni kurallar sizi şahsen nasıl etkiledi? - Servis saklama yasağı: Benim için biraz olumsuz oldu. Ancak yine de iyi uyum sağladığımı düşünüyorum. - 40 mm top: Bence bu spini azaltıp oyunun eğlendiriciliğini düşürdü. Günümüzde bu yüzden hayal gücü zayıf, robotvari oyuncular arttı. - 21 yerine 11 sayılık setler? - Çok iyi oldu. - Bu kural değişiklikleri sizi nasıl etkiledi? Olumlu mu olumsuz mu? - Diğer oyunculardan daha fazla etkilendiğimi söyleyemem, yani herkes üzerindeki etkisi aynı olduğundan dengeli oldu. - Sizin kariyeriniz boyunca oyun nasıl değişti? Sadece kural değişikliklerinden bahsetmiyorum. Oyun tarzı nasıl bir evrim geçirdi? - Oyun giderek hızlandı. Robot-gibi oyuncular çoğaldı. Oyun tarzı çeşitleri azaldı. - Bu değişikliklere ekipmanlar mı eğitim metotları mı neden oldu? bunların hepsi birbirine bağlı ve birbirlerini etkilediler. Ekipman giderek hızlandığında, oyuncular daha hızlı ve güçlü olmalıydı. Evrim kaçınılmazdır. Tek bakmanız gereken benim 80lerin başındaki oyun tarzım ve 80lerin sonundaki oyun tarzım arasındaki farktır. Ya da şu anki oyunu 10 yıl öncekiyle bir kıyaslayın. Fark oldukça fazla ve ekipman ile eğitim metotları geliştikçe bu doğal ilerlemenin nedenini gösteriyor. Masa tenisinde neleri değiştirirdiniz? - Daha büyük ve ciddi profesyonel turnuvalar istiyorum. Uzun bir süredir yerlerinde kaldılar, evrim geçirmediler. Televizyon ve internetteki gelişmeler çok iyi, ama daha da iyi olabilirdi. Bu anlamda Çindeki durum heryerden daha iyi. - Size kural değişiklikleriyle ilgili bazı şeyler söyleyeceğim, siz de kısaca yorumlayın. - Daha büyük top? - Kötü - Daha yüksek file? - Kötü - Daha büyük masa? - Kötü. Sanırım son zamanlarda aşırı fazla değişiklik oldu. Profesyonel olmayanlar için masa tenisinde nelerin olup bittiğini takip etmek zorlaştı. Bunun dışında, daha önce bahsettiğin değişikliklerin üreticiler üzerinde de büyük etkisi oldu. İşin kötü tarafı, değişen kurallar oyun tarzı çeşitliliğini azaltıp robotumsu oyuncuları artırıyor. - Olimpiyatlarda her bir ülkeden iki oyuncu katılması hakkındaki düşünceleriniz nelerdir? - İşe yaramaz bir uygulama. Olimpiyatlarda en iyi oyuncular oynamalılar. Eğer bir ülke en iyisiyse, o zaman bu tescillenmeli. Diğer ülkeler de ona yetişmek için uğraşmalı. - Bir çok insan Waldnerin oyun tarzını nasıl geliştirdiğini, oyunu okuma ve taktik yeteneğinin nereden geldiğini merak ediyor. Bir oyuncu olarak Çinin sizin üzerinizdeki etkisi büyük. İlk ne zaman gittiniz oraya? - -1980de - Bu bir oyuncu olarak sizi nasıl etkiledi? - Oradaki sıkı çalışmayı görünce oyunun benim için anlamı değişti. Dünyadaki en iyi oyuncu olmak için benliğimi oyuna tamamen adamam gerektiğini anladım. - Çine kaç kez gitmişsinizdir? - 100 kez kadar. - Bugün Çinde hala ünlü müsünüz? - Her zaman olduğu kadar ünlüyüm. Oraya çok sık gidiyorum, ve görüyorum ki hala en iyi zamanlarımda olduğum kadar ünlüyüm orada. - Oyun tekniklerinizden bahsedelim biraz da. Servis atarken ne düşünürsünüz? Aklınızda ne olur? Aynı hareketle başladığınız servisleri nasıl çeşitlendirirsiniz? Rakibinizin belirli bir servisinize zaafı olduğunu nasıl anlarsınız? - Ben maçlardan önce rakibimi çalışırım. Onu çalıştıktan sonra da karşıma geçince, önceden belirlediğim bazı servisleri atar tepkisini ölçerim. Servislerimi karşımdaki oyuncuya göre atarım. Ben her zaman kafamdaki bir taktiği izlerim. - Peki ya tanımadığınızı bir oyuncuyla karşılaşırsanız? - Onun hareketlerini incelerim. Raketini nasıl tuttuğuna bakarım. Sonra birkaç servis dener ve tepkisini ölçüp uygun taktikte karar kılarım. - Antrenmanlarınızda en fazla zamanı neye ayırmışsınızdır? - Servis ve servis karşılama. O kadar çok servis deneyip o kadar çok maç yaptım ki. Karşımdaki oyuncuların bunları nasıl karşıladığını görüp, karşılamayı da bunları deneyerek öğrendim. - Oyunu okuma konusundaki muhteşem yeteneğinizi nasıl kazandınız? - Bir çocukken hep toplarla oynardım, topların nasıl hareket ettiğini, nasıl tepki verdiğini incelerdim. Ve birçok spor türünü ve masa tenisini çok izledim. Eğer bir oyuncuyu daha önce izlemişsem veya onunla oynamışsam, onların güçlü ve zayıf yanlarını unutmam. Onlarla oynamadan önce rakiplerimle ilgili ciddi çalışırım ben. Hiçbirşeyi şansa bırakmam, doğru taktiği uygulamaya bakarım. - Bir oyuncu olarak en büyük gücünüz neydi? - Servislerim, servis varyasyonlarım. Oyunu okuma gücüm ve taktik yeteneğim. - En büyük zaafınız neydi? - Flick ve backhand ataklarım. Bazen karşılamalarım bir zayıflık olurdu, bazen de gücüm. Bu yüzden karşılamalarım oyunumda tutarlı olmayan bir yöndü. - Size karşı en iyi işleyen taktik neydi? - İyi bir backhandi olan sakin oyuncular. - Siz gençken masa tenisi oynamanız için biri sizi teşvik mi etti yoksa doğal olarak siz mi çekilme duydunuz? - Ben bunu kendime öğrettim. Koçlarımın benim oyunum üstünde bir etkisi olmadı. Ben o kadar çok sayıda maç yaptım ki, mümkün olan herşeyi denemişimdir. Birçok kez sol elimle oynamışımdır, birçok kez sadece atak oyunu oynadım, birçok kez sadece savunma oynadım. - Bazıları sizin doğuştan bir yeteneğiniz olduğunu, sizin bunun üzerine yatıp çok çalışmadığınızı söylüyorlar. Bunun hakkında ne düşünüyorsunuz? - 14 yaşımdan sonra İsveç Milli Takımıyala (Ulf Thorsell, Roger Lagerfeldt, Mikael Appelgren) sabah akşam toplamda her gün 6-7 saat antrenman yaptım. Bazen bu iki seans arasında da insanlar dinlenirken ben tek başıma oynamaya devam ettim. Bunun üzerine katıldığım tüm turnuvaları, oynadığım sayısız maçı koyun. Bu şimdi az bir efor mudur, bunu sana bırakıyorum. - Bazılarının servisi çok iyi ,bazılarının değil. Bol çalışmaktan başka bir sebebi olabilir mi bunun? Bilek ve zamanlama. Eğer bu yeteneklere doğal olarak sahip değilseniz, bunu bol çalışarak kazanmalısınız. Örneğin JOrgen Perssonun backhand servisleri benimkinden iyi. Forehandden iyi servis atamadığı için o da backhand servislerinin üzerinde çok durdu. Sonuçta farklı insanların farklı yetenekleri var. - Oyunda öndeyken sayılar arasında fazla boşluk bırakmadan oyunu hızlandırırdınız. Bunu bilinçli mi yapıyordunuz? Eğer öyleyse neden? - Bu taktikle ilgili. Oyuncuların sonraki sayıya hazırlanmak için zamana ihtiyacı olur, özellikle benim servislerimle araları iyi değilse. Bunun gibi bir durumda sayılar arasında düşünme zamanlarını daha da azaltmak ve uyum sağlamalarını engellemek için üzerlerinde baskı yaratmak isterseniz. Aslında kısaca, bu oyunda hep iyi adamlar kazanmaz. Masa tenisi taktiklerle çok ilgilidir. - Avrupa Çinle nasıl mücadele edebilir? - Bu çok zor, ama genç yeteneklerin üzerinde çok durulmakla, onları çok iyi eğitmekle ve 12-14 yaş aralığında Avrupada çalışma kampları organize etmekle birşeyler yapılabilir. - Masa tenisinin Çin dışında da hakettiği önemi görmesi için ne yapılabilir? - Tüm seviyelerde iyi turnuvalar düzenlemek, masa tenisini garaj sporu imajından kurtarmak ve oyuncuları önemsemek. ETTU (European Table Tennis Union-Avrupa Masa Tenisi Birliği) oyuncuları teşvik etmeli, medya profilleri yaratmalı ve Avrupada televizyon yayıncılığına önem vermeli. ETTU, ITTF ile kıyaslandığında çok zayıf bir organizasyon. Europe Top 12ye bakmanız yeter. ETTU sayesinde bu turnuva günümüzde mahvolmuş durumda. - Sizce en büyük başarınız neydi? - 1992 Barcelona Olimpiyatları. Orada altın madalya kazanan tek İsveçli bendim, ve medyanın ilgisi muhteşemdi. Olimpiyatlarda elde edilen ünvanlar en önemlileridir. Kazanabileceğiniz en önemli altın madalya oradadır. Ve ben 1992 Barcelona için çok uzun bir süre hazırlanmıştım. - Masa tenisi kariyerinizde en fazla gurur duyduğunuz şey nedir? - Bu sporla ilişkili tutumum. Masa tenisini seviyorum. - Şimdiye dek yaptığınız en eğlenceli maç? - Ah, çok fazla var. Birini ayırıp söyleyemem şimdi. - En büyük yenilginiz? - O kadar çok ki! Haha! Ama sanırım 1999da Eindhovende yarı finalde Ma Line yenilmem. 2-0 öndeydim setlerde, üçüncü sette de 16-11 öndeydim. Sonra cidden feci kaybettim. - Gençken masa tenisini bırakmayı hiç düşündünüz mü? - Hayır, bunu düşünemeyecek kadar iyiydim. - (Waldner burada hiç tereddüt etmiyor, gülümsemiyor bile. Bu onun kararlığının ve iradesinin bir göstergesi olmalı) - Her zaman dünyanın en iyisi mi olmak istediniz? - Evet (Aynı şey, hiç gülümseme yok), - Temel motivasyonunuz neydi? Kazanmak, rekabet, mükemmel maça ulaşmak? - Rekabet. Mücadeleyi seviyorum ve her zaman rekabet ederim. - Bu günlerde kendinizi nasıl motive ediyorsunuz? - Bugünlerde fazla maç yapmıyorum, ama odaklanmam zor değil. İyi ve eğlenceli bir takımda oynuyorum, bu yardımcı oluyor. Bunun dışında, eskiden yaptığım kadar antrenman yapmıyorum. Fazla zorlamıyorum, bu sporu sevdiğim için yapıyorum. - Ne zaman bırakacaksınız? - Fuldada bir yıl daha kalacağım. Sonrasına bakacağız artık. - Siz antrenörlüğe mi koçluğa mı yakınsınız? - Eğer böyle bir şey olsaydı, bir antrenör yerine koç olurdum. Maçla ilgili ayarlamaları seviyorum. - Bir oyuncu olarak masa tenisini bırakınca ne yapacaksınız? - Masa tenisine devam edeceğiz, bu camiada kalacağım hep. Ama tam olarak ne yaparım bilmiyorum. Belki bir koç olurum, ya da üretici firmalarla ilgili bir şey yaparım. - Kariyerinizde pişman olduğunuz bir şey oldu mu? - Hayır, bu tür bir insan değilim ben. - Şu an dünya sıralamasındaki yeriniz? - 50 civarı - Bu aşamadan sonra sizce dünya şampiyonalarında ya da bu tür büyük bir turnuvada yer alır mısınız? - Zannetmiyorum. - Neden hala bir ehliyetiniz yok? - Aslında az daha alacaktım geçenlerde. Sürmeyi öğrenmiştim, ama teorik testi kaçırdım. Sonuçta da herşey birbirine girdi. - Masa tenisi oynarken sizi neler gerer? - Ben böyle düşünmem. Her zaman olumlu bakarım. Eğer yeterince odaklanırsanız ve bir sonraki sayı için çalışıp kazanmaya bakarsanız gerilmezsiniz. - Eğer masa tenisi oynamasaydınız ne yapardınız? - Futbol, tenis ya da başka bir spor yapardım. Ama kesinlikle topla ilgili bir şey olurdu. - Bugünlerde masa tenisinden neler olup bittiğini takip ediyor musunuz? - Her zaman. Sürekli takip ediyorum. İsveç takımındaki oyuncularla konuşuyorum, sonuçları inceliyorum. Pro Tourdan videolar izliyorum. Mümkün olan herşeyi takip ediyorum. Çok TV izliyorum, masa tenisiyle ilgili eski oyuncu arkadaşlarımla, koçlarla ve şu anki aktif oyuncularla tartışmalar, sohbetler yapıyorum. Yani neler olup bittiğini çok iyi biliyorum. - Çinde, Almanyada ve İsveçte ne ölçüde bir starsınız? - Çinde çok büyük bir starım, Almanyada yarı-büyük bir starım ve İsveçte bir starım. - İyi bir oyuncu olmak için ne kadar çalışmak gerekir? - Günde 5-6 saat, haftada 6 gün. 12-14 yaşından başlayarak bu şekilde çalışmak lazım, haftada en az 30 saat. - 40 küsür yaşında amatör bir oyuncu olduğunuzu düşünün. Daha iyi olmak için mi çalışmalısınız, yani turnuva kazanmak için; ya da sadece eğlenmek için mi oynamalısınız? - Bu durumda eğlenmek ve biraz spor yapmak için oynamalısınız.
  8. Bir bacağım incinir, bir boynum, bir bileğim. Benim şikayetim o valla :)
  9. Rica ederim arkadaşlar. Sağolun. Zhang Jike bu röportajda çok kendini beğenmiş gibi geldi bana - her ne kadar kendisi 'ben öyle değilim' dese de. Yani dünyada Wang Hao, Timo Boll, Ma Long, Xu Xin, Ma Lin (hatta hala Wang Liqin) gibi oyunu ondan daha çok oturmuş oyuncular varken, bir turnuvada bir çıkış yaptı diye kendine bu kadar çok güvenmesi pek normal değil. Tabii masa tenisine Çin'de verilen önem dolayısıyle bu şampiyonluktan sonra çok şımarmış olmalı. Yine de çok stabil, kararlı bir oyun tarzı yok bence. Ha zamanla daha kararlı olur o başka ama, rakiplerini fazla hafife alıyor.
  10. Chinese National Team (Çin Milli Takımı) televizyonunda (abi işte adamlarda bu isimde, izlenen bir televizyon kanalı var!) Zhang Jike ile 20 Mayıs 2011'de, yani WTTC 2011 şampiyonluğundan 5 gün sonra yapılmış bir röportaj var. Şurada Tabii Çince bilmeyen mutsuz çoğunluk gibi ben de anlamayıp, İngilizce çevirisinden çevirdim. Buyrun: Boll hakkında ne düşünüyorsunuz? - LGL bana hep dedi ki, eğer turnuvada Boll'u yenebilirsen şampiyon sensin. Ben de buna inanmıştım. Üzerinizdeki baskı konusu? - Baskı altındayken daha iyi oynuyorum. Daha inanılmaz vuruşlar yapabiliyorum. Wang Hao'ya karşı 10-5 öndeyken o tüm o set sayılarını teker teker aldı. O sırada ne düşünüyordunuz? - Aklımdaki tek şey şuydu: "Wang Hao, acele et ve bir servis kaçır!" Şampiyonayı kazandıktan sonra soyunma odasında ne düşündünüz? - Sanki aslında gerçek değildi, bir rüya gibiydi benim için. Bu yüzden bir makasın ucunu kendime batırarak gerçekten uyanık olduğuma emin olmak istedim! Birkaç yıl önce Çin Milli Takımından Eyalet Takımı'na indirilmeniz? - İlk yaptığım şey kafamı dazlak yapmaktı. Yabancı bir ülkeye gidip orada oynamayı planladım. Ancak sonra bundan vazgeçtim. Çünkü benden şüphe duyanlara, kendimi burada kanıtlamak istedim. Peki ya Milli Takım'a geri dönmeniz? - Kendime tekrar verilen bu fırsatın değerini bildim, ve hakkını verdim. Ma Long hakkında? - Ma Long ile benim seviyem her zaman birbirine yakındı. Çin Milli Takımı'na birlikte girmiştik, oyun kalitemiz eşzamanlı gelişmişti. İkimiz de 2. ÇMT'nin çocuk yıldızlarıydık. Aslında benim oyunum onunkenden biraz daha iyiydi o zamanlar. Fakat sonra geriledim ve takımdan atıldım. Eyalet takımında oynadığım iki yıl içinde ise Ma Long dünya şampiyonu oldu. Ben de ondan korkmaya başladım! Bizim farklı kişiliklerimiz var, bu yüzden koçlarımız bizi farklı eğitti. Bana daha fazla sevgiyle, daha yumuşak yaklaştılar. Ma Long'a ise daha disiplinli, mantıklı yaklaşıldı. Aslında Ma Long'a yaklaşımları da çok iyi sonuç verdi. Bir sonraki ÇMT lideri kim olacak? - Kesinlikle ben olacağım. Şu anda Ma Lin, ve ondan sonra Wang Hao'nun geleceğinden şüpheliyim. Bunu kendimi birşey sanmam yüzünden söylemiyorum. Bunu söylüyorum çünkü ben hep daha fazlasını isterim. Ulusal turnuvayı kazandıktan sonra bana ulusal şampiyon dediler, ama bundan çabuk sıkıldım, dünya şampiyonu olacağım, bana şimdi birşey demeyin, o zaman dünya şampiyonu Zhang Jike dersiniz, dedim. Şimdi ise bana Olimpik şampiyon densin istiyorum! Olimpiyatlar hakkında: - Daha 15 ay daha var. Bu hem yakın bir tarih, hem de uzak. O zamana kadarki turnuvalarda kendimi daha da fazla kanıtlamam gerek. Bu arada yanındaki spiker diyor ki, 'senin şu an en çok kontrole ihtiyacın var'. Zhan Jike'ın Çindeki lakabı Zangao, bir tür tibet köpeği). Spiker diyor ki 'tibet köpeğinin doğası gibi senin de doğan. Eğer iyi kontrol edilmezsen kendine zarar verebilirsin. Zhang Jike buna katılıyor ve diyor ki, 'eğer kendimi iyi kontrol edersem, Londra Olimpiyatlarında şansım yüksek). Şu anda neyi hedefliyorsunuz? - 29 Mayıs'ta Çin Süper Lig'inde iyi bir performans göstermeyi umuyorum. (Yani bizdeki önümüzdeki maça bakıcaz geyiği...)
  11. WTTC Highlights diye oluşturulmuş bir video bulacaksınız. Videoda turnuvanın güzel rallileri, ilginç ve önemli anları toplanmış. Özellikle Samsonov'un hakem yanından aldığı Chen Qi'ye karşı aldığı sayı, Timo Boll il Zhang Jike'in karşılaşmasındaki o varyasyonel sayı ve çiftler maçındaki sayı bence çok güzel. İyi video olmuş...
  12. İşte adam icat etmiş abi. Hafta sonu kıralım raketlerin saplarını, hem ağırlık azalır!
  13. Ama tutuşunun bizimkinden iyi olduğu kesin :)
  14. Arkadaşlar biliyorsunuz Rotterdam 2011 WTTC’nin en güzel maçlarından birisi Ma Long – Bojan Tokic maçıydı. Ancak henüz youtube’de maçın tamamı yoktu. Birçok arkadaş zaten ITTV’den izlemişlerdir. Ama izlemeyenler ya da o kadar geniş bir özetini izlemek isteyenler için maçı youtube’a iki parça halinde yükledim. Linkler: Görüntü kalitesi çok iyi değil ama hiç yoktan iyidir... Yasin Özdemir başka bir versiyonunu koymuştu ama silindi. İnşallah bu da silinmez telif hakkı vs. diye...
  15. Bursa'nın şurasında Yalnız bildiğim kadarıyla dernek üyeliği için bir yaş sınırı var, 22-23 civarında, haberiniz olsun.
  16. Ben de senin oyun tarzını az çok biliyorum Fatih, son zamanlara doğru antremanlarla biraz gelişip değişse de.. FH'de Europe 2.0 kararın bence çok uygun. BH için ise Nimbus Sound olabilir. Ama bence bir de Xiom Vega Elite bulabilirsen dene. Hızı ortalama, spini iyi, kontrolü çok iyidir. Nimbus sound'un hızı da spini de kontrolü de Vega Elite'den düşüktür. Desto F3'ün ise spini ikisinden de yüksek, ama kontrolü elite'den düşüktür. Bir eline alıp denemen güzel olur aslında bulursan. Bu arada Nimbus soundu bizim süper ligden Hakan BH'de kullanıyor ama denk getirir de deneyebilir misin bilmem.
  17. Çünkü boynunda bir sinir enflamasyonu varmış birkaç haftadır. Yazık oldu. Maze'in de dizinde sorun vardı, ondan katılamamış. Ama Kreanga neden katılmadı işte onu bilmiyorum. Özellikle Europe Top 12 gibi bir patlama sonrası...
  18. Katılıyorum. Bence de bu turnuvanın en güzel maçı Ma Long ile Tokic'in maçıydı. Adam yenildi, ama çok güzel yenildi. Bora'nın tespiti çok güzel. Bu oyunda hız, güç ve kondüsyon çok önemli. Çinliler de bunun üzerinde çok durdukları için çok başarılılar.
  19. Son sette Zhang Jike'ın 10-5 öndeyken birkaç sayı boyunca gülüp Wang Hao 10-10 yapınca suratını asması ilginç oldu gerçekten. Kazanınca tişörtünü parçalayıp etrafta tur atması da öyle. Fena bir maç değildi. Ama sanırım daha çok top spin ralliler yakışırdı bir final maçına.
  20. Cık. Wang Hao 4-2 aldı. Ma Long biraz tereddütlü oynadı, eh, karşısında halen dünya No.1 oynuyor. Wang Hao çok iyi reverse backhand topspinler yaptı. Sanırım Çinliler sevinmiştir Wang Hao aldı diye. Eğer diye yarı final maçında Timo Boll alırsa, Wang Hao'nun ona karşı açık bir üstünlüğü var çünkü. Zhang Jike'ın ise Ma Long'a karşı zaafı var, birlikte yaptıkları 16 maçın 14'ünü Ma Long almış. Ama ikisi de Çinli olduğundan milli takım açısından bir fark olmazdı. Şimdi Timo Boll - Zhang Jike başlıyor. Hadi bakalım.
  21. Ma Long - Wang Hao başlamak üzere. Ma Long son üç maçında (Tang Peng, Oh Sang Eun, Ma Lin) toplamda 1 set verdi. İyi durumda. Çifterde altın madalyanın da verdiği moral vardır üzerinde. Sakatlığının etkisi geçmiş gibi. Ama Wang Hao da kısa oyunlarda daha iyi, oyunu kontrol ediyor. Yine de Ryu ile maçında pek iyi değildi. Ben Ma Long diyorum, bakalım ne olacak?
  22. Doğru tahmin etmişim. Az önce madalya töreni vardı. Etraf Çinli kaynıyordu. Adamlar hakettiler tabii sonuna kadar. Final maçında Chen Qi, maça daha başlarken morali bozuk gibiydi. Timo Boll yenilgisinin psikolojik etkilerini üzerinden atamamış gibiydi. Xu Xin de kendisi için vasat bir oyun oynadı. Oyun bence Ma Lin ve Ma Long tarafından kuruldu. Ma Lin'in fast flickleri muhteşemdi. Ma Long'un da top spinleri. Birkaç çok güzel ralli vardı. İzlemenizi tavsiye ederim. Chen Qi'nin, Xu Xin'in, Zhang Jike'ın oyunları stabil değil, bir maçta çok iyi, diğerinde vasat oynayabiyorlar. Ancak Ma Lin, Samsonov, Wang Hao, Ma Long, Timo Boll gibi oyuncuların az çok stabil bir oyunu var. Şimdi bakalım turnuva başlarındaki tahminim doğru çıkacak, Ma Long - Timo Boll finali mi olacak, hatta onu da Ma Long mu alacak diye bekliyorum. Sonuca az kaldı. Hadi bakalım.
  23. Samsonov'un o backhandden ta hakemin yanından yaptığı vuruş bitirdi beni arkadaş...
  24. Wang Liqin 4-1 aldı. Zhang Jike de 4-0. Liqin - Xu Xin maçı güzeldi. Liqin'in oyunu beklenenden iyiydi. Oyunda dominant oldu. Çok taktik oynadı. İşe de yaradı. Ben dahil çoğu kişinin tahminlerini de boşa çıkardı :)
  25. Chrome'de iki maçı ayrı tab'larda açıp bir ona bir ona geçiyorum. Ama Xu Xin - Wang Liqin şu an 1-1 oldu. Bayağı da heyecanlı geçeceğe benzer. Hadi bakalım.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgi

Bu sitede size daha iyi yardımcı olabilmek için çerezler kullanılır. Çerez ayarlarınızı buradan yapabilirsiniz, veya devam ederseniz çerez kullanımını kabul etmiş sayılırsınız..