Hüseyin Can Aydın

istanbul'dan adana'ya tayinim çıktı;bu durumda uzun süre ara verdiğim masa tenisi hobimi biraz daha ilerletebilmek,daha çok şey öğrenmek ve uygulamak için her düzeyden oyuncunun sürekli katılımda bulunduğu bir spor salonu arayışına başladım..bilgisi olan ve tavsiyede bulunabilecek kişilerle iletişime geçebilirim..ekipmanlarım yeterlidir,katılım sürekli olduğu müddetçe uyumluyumdur,öğrenmeye açığımdır..tek masa kiralama ve eğlenme ter atma şeklinde değil de daha kollektif ,disiplinli bir yer varsa sevinirim..mesela istanbulda bazı salonlarda üst düzey sporcuların daha alt düzey oyunculara önerilerde bulunduğu çok masalı antrenman salonları oluyordu onlar gibi bir yer arayışındayım..şayet antrenman arasında kendimden daha üst düzey katılımcıları ve klüp sporcularını izlerken bile öğrenebileceğim ,keyif alacağım bir ortam oluyordu...

öncelikle;diz kireçlemesi(gonartroz) için kıkırdak aşınması ve eklem sıvısında gerçekleşen reaksiyonlar dizisi diyebiliriz.bunun için kıkırdak yapımını desteklediği düşünülen ve takviye niyetinde kullanılan ilaçlar vardır.(glukosamine-condroitin denilen içerik)birçok ortopedist ve fizik tedavi uzmanı bunları önerir.dolayısıyla kullanımı yaygındır,yerindedir diyebiliriz.dinlenme sonrasında;özellikle sabah kalkarken dizlerde meydana gelen tutukluk hissi hareket ettikçe azalabilir.enjeksiyonlardan tutun ilaçlara kadar geniş bir yelpaze var tedavide.fakat ben bu rahatsızlıkları olan kişilerin internetten ''quadriceps izometrik egzersizleri'' yazıp incelemelerini öneririm.ayrıca ön diz ağrıları olan kişilerin uylukta bulunan ve tendonu diz kapağımızın üstünden aşan kasımıza yönelik ''patellar strap'' denilen kelepçevari yardımcı cihazı kullanmaları önerilebilir.nedir bu? zhang jike nin dizlerinde gördüğümüz şey..yukarda bahsi geçti..

mesela ..bugün bulduğum bir araştırmada şöyle diyor:eski elit sporcularda (ki bunlar yaş almış sporcular artık haliyle..)yapılan bir incelemede bu sporun karakteristiği gereği dizde meydana gelen torsiyonel(çevirici,döndürücü)kuvvetlerin gonartroz yani halk arasındaki ''diz kireçlemesi'' rahatsızlığını tetiklediği gösterilmiş..tabi ki sırf bu bilgiyle yola çıkarsak eksik bakış açısı geliştirmiş oluruz.bunun için dizdeki bu olumsuz kuvvetlerin etkisini azaltabileceğimiz standartlar peşinde olmalıyız.güçlü diz çevresi kaslarını inşa etmek gibi!ya da gövdeyle ve üst uzuvla açığa çıkartılan hareketin dizlere olan döndürücü etkisini sönümlendirmek gibi!?işte işin bu kısmı benim ilgi alanıma giriyor.ya da yardımcı aparatlardan yararlanmak gibi(ayakkabı teknolojileri,zemin teknolojileri,dizlik vb. yardımcı medika malzemeler,ya da şu anda aklımıza gelmemiş keşfedilmeyi bekleyen yeni teknolojiler gibi..)beyin fırtınası yapacağız elbette buradan paylaşımlar oldukça ama..yine makaleyle bir bilgiyi birleştirecek olursak;ön çapraz bağ,meniskopati vb. diz problemleri yaşayan kişilerin bu spora bakış açılarını veya tekniklerini mutlaka sorgulamaları gerekecektir.biliniyor ki opere yani ameliyat olmuş diz problemli kişilerde de ikincil kireçlenme vakaları sık görülür.bence böyle olaylar atlatmış kişilerin bilgilendirilmesi güzel bir forum sağlığı bilgilendirme projesi olabilir:)muhakkak forum sakinleri arasında antrenörlerimiz de vardır,gördükleri,farkettikleri durumlarda uyarılarını yapıyorlardır.ama bu da bendenizden bir bilgilendirme olsun:)

sanırım bu konu da sulandırılmış.bu konuyu açarken dünya literatürlerinde masatenisi oynayan sedanter veya sporcu kişilerin yaralanmaları ve tedavileri konusunda spesifik çalışmaların pek te yapılmadığını farketmiştim.yani buna kafa yormuştum.neden?çünkü ortak bir forumda birçok kişi bu gibi problemlerini tıbbi literatüre göre yazarlarsa (çok basit..mesela mr da yazan abidik gubidik latince şeyleri olduğu gibi buraya yazmak gibi..)yoğunlaşabileceğimiz şeyleri belirleyebiliriz ve bunların üstüne giderek kontrollü çalışmalar planlayabiliriz görüşündeydim..eh düşündüm de hala öyleyim.ortam seçimim yanlışsa bağışlayın:)bu sporu öğrenirken aklımın bir taraflarında da bunlar hep olacaktır..tecrübesiz forum üyelerini paylaşımlarından ötürü ağır şekilde eleştirirken ciddiyetle açılmış bu konuyu sulandırmak pek hoş değil.sulandırmak demişken.ben de sulandırayım ama ölçülü:wang liqin ya da wang hao nun ön kolları neden öyle biçimsiz diye düşüneniniz oldu mu?:)ya da çin milli takımı baş antrenörünün neden öyle yamuk yumuk durduğunu?:)

rıdvan bey;masatenisindeki ''pozisyon alma,hazır olma'' hali vardır ya oyuna başlarken,kendinizi incelemeye ordan başlayın derim.şayet yeterince dizlerinizi bükmüyorduysanız öne eğilme bele en çok yük binen pozisyonlardan biridir,ayrıca bacaklarınıza ritmik olarak eşit ağırlık verip veremediğiniz de önemlidir (çünkü bu da bel kayması dediğiniz muhtemel skolyoz/spondilolistezis için önemli bir risk nedenidir)bütün bunların temeli gövde kaslarınızın omurganızı yeterince iyi destekleyebilecek güce ve enduransa(yani dayanıklılığa) sahip olmamasıdır.oynadığınız salonlarda antrönörler vardıysa bu kaslarınızı nasıl geliştirebileceğinizin yollarını anlatabilirler veyahut fizik tedavi desteği alabilirsiniz.ayrıca şeker rahatsızlığı olan insanların enerji gereksinimleri ve metabolizmaları daha farklı işler.dahiliye gitmeniz çok isabetli olacaktır.geçici çözüm yerindedir ama bunu diyetinizi değiştirerek daha uzun soluklu bir önlem haline getirebilirsiniz.ayrıca ilaçlar kullanıyorsanız da antrenmandan ne kadar önce veya sonra bu ilacı kullanmanız gerektiğini,antrenmanlarınızı günün hangi saatleri arasında yaptığınıza göre soruşturabilirsiniz.ismini hatırlayabilsem söyleyecektim dahiliye klinik şefi olan bir hoca vardı masatenisi oynardı..aklıma gelirse adı sanı söylerim,okmeydanı hastanesinde bahar turnuvası gibi bişeyde tanışmıştım:)önlemlerden biri olarak antrenman öncesi hamstring ve gastrosoleus dediğimiz uyluğun ve baldırın arka grup kaslarını germe hareketleri yapınız.bunlar belde meydana gelen olaylara ikincil olarak kısalma yönünde adaptasyonlar gerçekleştireceklerdir.bu yöntemle ikincil sakatlanmaların da önüne geçmiş olursunuz.

masatenisini icra ederken (antrenmanlarınız,hobi olarak 3-5 te ben vurayım şu topa demeleriniz,her düzeyde müsabakalarınız..vb.durumlarda) meydana gelen ve farkettiğiniz problemleriniz nelerdir?bu problemleri şikayet ve yakınmalarınız sonucu eğer doktor muayenesi olduysanız ve teşhisiniz konulduysa yazınız. kas-iskelet sistemi problemleri ,koordinasyon,dikkat kaybı,baş dönmesi,şeker tansiyon problemleri ve bilimum problemler de dahil olmak üzere en sık karşılaşılan problemlerin ne olduğunu belirleyebilmek açısından açılmış bir konudur;ayrıca bizzat şahsım adına bilimsel bir külliyat oluşturabilirim diye düşündüm.bunun sonucunda kişisel ve çevresel risk faktörlerini belirleyebilir ve oyuncular için dikkat edilmesi gereken nüanslara değinebiliriz.birçok kişinin yakınmaları ve özel durumları bu altbaşlıkta dağınık bir şekilde yer alıyor fakat somut veriler üzerinden gitmek daha iyi olabilir.kendi muhtemel söküklerine çare olabilme potansiyeli olan bir terapist olma peşindeyim.:)

geçen perşembe geldiğimde lastiklerim farklıydı,onları uzun zamandır kullanıyordum,memo 3 yedeklerim arasındaydı..ama yine bir heyecanla yumuşak kontrollüler sınıfına dadanma aşkıyla yeni lastikler almamdan ötürü memo 3 yine yedekte kaldı..yeni lastiklerimi deneme sürecinde olduğum için memo3 ü takıp getiremem ki:( ha bu arada memo 3 ''daha'' avrupai doğrudur..orta yapışkanlıkta..bilgileri gayet cezbedici ama o bilgileri uygulayabilene sanırım:)dhs nin lastik bilgilendirmelerine göre özellikleri neo serisinden daha iyi gibi gösterilmiş.bakalım.gün gelir o da denenir tekrar..bu arada biraz eskimiş te olsa friendship super fx blue sponge da var yedeklerimde:)onu da deneyebilirsin..çok ucuzdur..eskilerin efsane servis karşılama lastiğidir..

sevan ben salı günü sana bir dhs memo 3 örneği göstereyim..sesi çok cırtlak ama ilginç bir lastik..lastiği birkaç kere denedim ucuz yollu diye ama ben öyle yorum yapabilecek düzeyde bir oyuncu olmadığım için bilen bir adamın eline geçmesi iyi olabilir.agaya beleş:)

friendship super fx blue sponge..bh de çok kontrollü,servis karşılamada ya da temel bazı şeyleri öğrenmede gayet uygun.hem de bu spora hevesli,izleyen,öykünen,hızı da yeterli,orta yapışkanlıkta,yeterli spini olan,mavi süngerli olmasıyla da özenilebilecek ekstra bir isteklilik ya da özgüven yaratacak bir lastiktir..hem de epey ucuzdur.

http://www.ittf.com/ittf_science/SSCenter/Int_Journal6/docs/_093.pdf lütfullah bey bu makale İnternational journal of table tennis sciences 2010 dan alınmış bir makale,inceleyebilirsiniz.

swan teşekkür ederim.sanırım merterde iniliyor metrobüsten değil mi.bu benim için galiba ulaşım açısından en iyi salon olacak.salı ve perşembe günleri olarak düşünüyordum ben de.işlerimi güçlerimi düzenleyeyim en kısa zamanda hatta belki bu perşembe ziyaret edebilirim.

teşekkürler tsubasa:) iş yerim okmeydanı bölgesindeki darülaceze metrobüs durağına çok yakın;fenerbahçe veteran ı araştıracağım,istanbul koşullarında 35-40 dakika çok çok makul.ortam konusunda biraz bilgilendirebilir misin acaba beni?şöyle düşün:kimseyi tanımıyorum,birilerinin beni şöyle bir tartması lazım,teknik bilgilere ve bunu bana çalıştırtacak kişilere açığım.daha önceden bir spor kompleksine devam ettiğimi belirtmiştim.şu yaştan beri oynuyorum mantığından öteye geçmek peşindeyim,spor bilincim yüksektir:)yoksa sadece gel de gör yahu mu dersin:)çok selam:)

askerlik öncesinde epey zorlanarak yeni bosnadaki muhsin yazıcıoğlu kompleksine gidiyordum.iş yerimden oraya varmak 1.5 saat alıyordu.bir de çok efor sarfetmem gereken işin üzerine yol derdi olunca bu bünyemi epey zorluyordu.gittiğim komplekste de takipçiler çok ta süreklilik göstermediklerinden genelde tek başıma takılıyordum az boz da antrenörler ilgileniyorlardı.tabi ki birçok kişinin istediği gibi; keyif aldığım ilerleme kaydetmek istediğim,diğer insanların tecrübelerini izlemek paylaşmak istediğim, teknik olarak yardım almak ve bunları sergileyebilmek istediğim bu sporu uygun zaman ve koşullarda tekrar düzenli olarak yapmak istiyorum ben de. 1-antrenörlerin en ufak bir müdehalesi ve yol göstermesi bile önemli onun için oyuncuları izleyen ve müdehale eden antrenörlerin olması 2-yeni başlayanından amatörüne ya da lig oyuncusuna kadar takip edenlerinin sayısı bol olan bir salon olması 3-galiba en zor seçenek bu metrobüse yakınlığı,yani hızlı ulaşım olanağı olması 4-gidince dımdızlak ortada kalmayacağım,masa,muhattap bulabileceğim bir yer olması önemli benim için..bu arada ben bir fizyoterapistim forumdan da elimden geldiğince spor yaralanmalarına yönelik yazılar yazıyorum,ah bir de ben oynayabilsem demekten öteye geçemiyorum,ekipman filan herşey hazır şevk hat safada,eğitile de bilirim ama,ortam zaman yol müsait değil:) belki dedim bir umutla cevap yazan olur,yeni biryer açılmıştır:)metrobüse en yakın konumda bu koşullara uyan yer varsa bilgilendirirseniz sevinirim:) (not:muhsin yazıcıoğlu kompleksi aslında metrobüs sonrasında tek dolmuşla gidilebilen bir yerdi ama dolmuş 2 km lik yolu 45 dakikada gittiği için illallah etmiştim,özeti bu:) )

swan,masatenisine gönül vermiş bir fizyoterapist olarak şunları öngörebilirim:yazdığın belirtiler sonucu bile;zaman içerisinde duruşunda meydana gelen adaptasyonlar sonucu boyun,omuz ve üst sırtın risk altında olduğunu söyleyebilirim.ağrıyı tanımladığın yer omuz eklemimizi oluşturan kemiklerin altında seyreden bir kasımızın yapışma yeri olabilir*.yapılan hareketle omuz manşetimizi destekleyen kaslardan önemli bir veya birkaçına ufak veya büyük çaplı yırtıklara dahi yol açmış olabilirsin*.yukarıda ersun beyin bahsettiği durum bu söylediklerimin bir parçası ve yaşanmış.bunun için teşhis çok önemli.olabilir diye konuşmamın nedeni de bu.boyun,üst sırt ve omuz muayenesi için herhangi bir uzman fizik tedavi hekimine ve onun yönlendirmesiyle bir fizyoterapiste danışabilirsin.teşhisin netleşince raporunda yazan şeyleri latincesiyle yani olduğu gibi burdan paylaşırsan seni yönlendirebiliriz.ama kısa vadede net bir şey var,istirahat,buz uygulamak,tekniğini sorgulamak,ağrıyan omzunun üzerine yatmamak,ağırlık taşımamak,elini başının üstüne götürdüğün aktivitelerden kaçınmak -ki hele bunlar tekrarlayan zorlu hareketlerse-,yukarıdan aldığın yükü taşımaya çalışmamak (dirememek!),ağır birşeyler itmemek-çekmemek.teşhis netleşince ise ''kişiye özel'' egzersiz programı(normal eklem harek açıklığı egzersizleri,germe egzersizleri,izometrik egzersizler,güçlendirme egzersizleri,dirençli egzersizler,bantlama gibi koruyucu yaklaşımlar..vb. birçok yaklaşımlar)ama işte bütün bunlar muayene ve tetkikler sonucu yapılacak şeyler,ilaç konusuna girmedim dikkat ettiyseniz;)siizn saydığınız ilaç yaklaşımlarından tutun omuz içi enjeksiyonlara kadar geniş bir yelpaze sözkonusu ama karar alacak merci belli;hekim..geçmiş olsun..

selamlar..yukarıdaki yazışmalardan da anlayacağınız üzere bu sakatlanmanın mekanizması da farklı olabilirken..tedaviyi yaralanma seviyesi..ve insanın ortopedik ve kişisel özellikleri de etkileyebiliyor..belirli protokoller vardır fakat biraz daha kişye özel yaklaşımlar sunulması önemli olacaktır..çünkü anladığım kadarıyla bu travmaya maruz kalan arkadaşlarımız masatenisi'ne devam etmek istiyorlar..bunun için yapmanız gereken şey '' ortopedist..fizik tedavi hekimi..fizyoterapist..antrenör..ve hatta diyetisyen'' gibi disiplinlerde uzmanlaşmış ve size yeterli vakti ayırabilecek kişilerle görüşmektir..birçok egzersiz ve öneri ile daha önceki sağlık durumunuza ''büyük ölçüde'' kavuşmanız mümkün olacaktır..benim önerim:alçı atel döneminde izometrik egzersizler..ayakbileği pompalama egzersizleri ( sırtüstü yatışta bacak düz ayakların altına yastık konularak ,yani yükselterek)..alçı çıkarıldığında aktif ayakbileği hareketleri,proprioseptif egzersizler(bu konuyu mutlaka ve mutlaka danışınız bir fizyoterapist olarak çok çok önemli olduğunu vurguluyorum..bu pozisyon hissi dediğimiz bir olaydır,gözden kaçırılır,inanılmaz önemlidir,insan hareketinin en önemli yapıtaşlarından biridir) ve çok çok çok kontrollü germeler (işte bunun için fizyoterapiste danışacaksınız)..biraz daha ilerleyen dönemlerde ayakbileği..diz ve hatta kalça bölgelerinin güçlendirilmesi (gerek rutin egzersizlerle...gerek dirençli..gerek izometrik..gerek izotonik..gerekse thera-bandlarla..ve yine çok önemli bu egzersizlerin profesyonel biri tarafından ev programı olarak size öğretilmesi gerekir..size şunu şöyle tut şunu böyle çek ,şunu şöyle ittir diyemeyeceğim)..en sonlara doğru ise piliometrik(patlayıcı güç egzersizleri vb..) denilen egzersiz programları uygulanır.. bunların hiçbirinin yeteri kadar açıklayıcı olmadığını biliyorum..tek yapmanız gereken yukarıdaki branşları da mümkün olduğunca sırasıyla ziyaret etmek..genel kanı 6 ayda spora dönülebileceği yönündedir..benim özel fikrim ise spora dönmekten çok spora mümkün olan en iyi şekilde ve eskisinden çok daha fit ve bilinçli şekilde dönmektir..elbette ki ödem..ağrılar..yaralanan dokular iyileşecektir..ama bu kendini iyi hissetme hali yukarda bir arkadaşımızın dediği gibi yeni bir antrenmanla alaşağı olmamalıdır...en ufak bir örnek verecek olursam:aşili oluşturan kasların bir kısmı 2 büyük eklem kateder( ayak bileği ve diz)..aşil problemi olan insanlar ayak bileği ve diz probleri yaşar ve bu problemler dikkatle egale edilmediklerinde ikincil problemlere zemin hazırlar (kireçleme deriz ya..ya da dejenerasyonlar..menisküs..bağ yırtılmaları..sprainler..strainler..vb.) ..velhasıl...işin tıbbi boyutu çok derin..kafaların karışmasına gerek yok...sıra belli..zaman önemli..erken rehabilitasyon !!! ..çokça selamlar..herkese geçmiş olsun..sağlıklı sporlar!