Levend

Tamamdır. Değilmi ki bu çete benimle uğraşıyor, ben de swan kardeşimin yanında yer alıyorum! Yalnız bir talebim var. O da hızlı tahta ve lastiklerime laf etmemen. :)

Verilen linkte ben herhangi bir itiraf videosu göremedim, duyamadım. Gerçi görüp duysaydım da anlamazdım o başka... Benim gördüğüm bir internet sitesinde yapılmış bir haber. Devir tıklatma devri! Asparagas olma ihtimali çok yüksek. Bu haber gerçek olsa idi, adsız sansız bir sitede değil, NY Times'ta manşetten girecek değerde bir haber olur ve tüm Dünyada tartışma yaratırdı. Çünkü olimpiyat madalyası ve olimpiyat ruhu bu tür lekeleri kabul etmez. Gelelim bu finale. Şunu anlamıyorum: 2 adam final oynayacak biri dönemin zaten dünya şampiyonu, sıralama birincisi ve ülkenin takım kaptanı. Diğeri sıralamada 2 numara ve 4 yıl öncenin olimpiyat şampiyonluğundan sonra diğerine karşı bi üstünlüğü yok. Hatta çoğunuza göre zaten o şampiyonluğu da hile ile almış. Eeeee zaten favori olan da maçı kazandı. Bu fırtına niye?

Ben Ma Long'cu değilim. Daha ziyade Waldner ve Samsonov tarzı oyuncuları beğeniyorum. (Aman Boll ve Ovtcharov ile karışmasın) Hatta hatta Çindeki adamım Jujin olmasına rağmen bu cancikin oyunu malon'dan daha fazla keyif veriyor. Ama ne olursa olsun, sporun bu kadar ileri olduğu bir ülkede asla böyle takım emirlerinin verilebileceğine inanmam. İnanmak da istemem!

Çok güzel bir örnek bulmuşsun ama Formula 1 çok farklıdır. Hem zaten Barrichello da ondan önce Irvine da Ferrari takımındaki rollerinin bu olduğunu bilerek ve kabul ederek imza attılar. Zaten o duruma göre de para aldılar ki bu bahsedilen paralar, olimpiyata katılan tüm masa tenisçilerin kazandıkları toplamın üstündedir tahminen. Yine bu 2 sürücü zaten şampiyoluk kazanacak seviyede değillerdi. Buna karşılık, 2 iddialı sürücüye sahip takımlarda hep kavgalar çıkmıştır. Mesela Prost ile Senna yıllarca aynı takımda birbirini yedi. Hatta son sene Prost arabasını bilerek Senna'ya çarptı.

Ben hiç bir sporcunun, bilerek ünvan maçı kaybedeceğine inanmam. Sporcunun ruhuna terstir. Zaten o süreç bir başlarsa en kısa zamanda o sporcu çaptan düşer. Ben kendi adıma, oğlum 3 yaşında iken bile onunla oynadığım oyunları bilerek kaybetmedim. İlerde torunum olursa, ona da bilerek kaybetmem.

Benim gördüğüm şuydu. İkisi de birbirini çok iyi tanıdıkları için, stratejilerini diğer tarafın açıkları üstüne kurmuş. Cancik masanın sağına gönderdiği Ma'yı ani backhand ters vuruşlarla avladı. Ma ise güçlü forhandler ile hataya zorladı. İlk seti seyreden çoğu insan Cancikin maçı kazanacağını düşünürdü. Aradaki fark konsantrasyon ve moral motivasyonda ortaya çıktı. Zaten Cancik 3. Setin ortasında kontak kapadı.Ma daha konsantre idi. Ama moral motivasyon olarak eğer o geri düşseydi bence o da farklı olmazdı.

3. Setin ortalarında koptu. Bi daha da dönemedi...

İlk sette 26 servis atıldı. Atan:7 - Karşılayan:19 !

O sayı zaten maçın kader anı. O seti Samsonov alsaydı, belki de...

Tamamdır. Teşekkürler!Yayın konusu dert değil. Bora kardeşimiz mahrum bırakmaz bizi nasıl olsa... Papua Yeni Gine'den bile olsa, muhakkak bi link bulur :)

Finalde kimi desteklesem acaba ? Öncelikle şu tarih konusunda anlaşalım :) Cuma 02:30 denilen bu gece, değil mi?

Samsonov beni kahretti. Kaybettiği ilk 3 setin üçü de 2 sayı farkla... Hele bi tanesinde farklı öndeyken, yakalanıp verdi seti. 50'ye yakın sayı alıp, 4-1 mağlup olmak da ayrı bir konu.

Ya tamam patates olduk madem, yaptığım yorumlar da fasulyeden sayılsın.Ben garip duygular içinde başladım çeyrek finale... Tuttuğum adam Samsonov, saygıda kusur etmeyeceğim Ma Long, haksızlık edip mahçup olduğum Mizutani... Oyunları seyredince, kararlı ve makina gibi işleyen duygusuz cancik... Bi de bunların üstüne Afrikanın bağrından kopup gelmiş Kadri isimli backhand özürlü vatandaşı görünce kan çekti işte...

Dünyada herkes, hatta ZJK'nin kendi hocası bile Ovtcharov'u en iyi backhand ilan etmiş.Ben bakıyorum bakıyorum, Jike açık ara en iyi backhand olarak geliyor gözüme, öyle ki çoğu liste oyuncusunun forehand'i bile o kadar etkili değil. Ama tabii ben ne anlarım?

Kadrinin üzüntüsünü yeni yeni tanımaya başladığım Mizutani'nin o "ağlak" Freitas'ı evine göndermesi bir nebze azalttı.

02:25'den itibaren Youtube'da linki verilen Rio 2016 Türkiye kanalı masa tenisi maçlarını canlı verecek.

Forumlarda olur böyle şeyler. Fazla üstünde durmamak lazım. Yazı ile anlatılan ifadeler yanlış anlaşılabiliyor. Zaten adamım kazandı (Samsonov). Bi de Kadri yürüdü mü, keyfime diyecek yok :) @apeks64 Sevgili arkadaşım, Malumdur belki, "Arap Kadri" eskiden Fırt adlı dergi de bilinen bir karakterdir. Genç nesil pek bilmeyebilir. Kadri Aruna da siyahi olunca, öyle bir benzetme yaptım.

Galiba yanlış anladın. Biz aramızda şakalaşıyorduk.

Arap Kadri !!! :)

Doğrudur Onur Bey, ben yeni geldim bu camiaya :) Yavaş yavaş herkesi tanımaya başlıyorum. Mizutaniyi de böylelikle yani tanımış oldum. Hatta belki de hala ismini bile yanlış yazıyor olabilirim. Ama şundan eminim ki, herkesi tanımam topu kontrol etmemden daha kısa zaman alacak :)

Ben Mizutani- Gionis maçını seyrettim. İyiki de öyle yapmışım. Hiç böyle güzel bir maç seyretmemiştim. Nerdeyse her bir sayı kliplik oldu. Bu Mizutaninin bu kadar zevkli geçen bir maçın parçası olacağını hiç düşünmezdim.

Pek tabii ki! Aradaki fark, ortalama olarak KDV farkı. O ülkelerde de KDV var. Kendi vatandaşlarından alıyorlar ama yurtdışına gönderince, almıyorlar. Daha önce yazmıştınız. "Masatenisi.com ile uzun uzun konuştuk, bilgi verdiler. Vs. vs." şeklinde... Bu yerli firmalar kapıya kilidi vurunca, kiminle konuşuruz :)

Çok güzel anlatmış.Ancaaak, söz konusu satıcı Türkiyenin bu 75 Euro olayını bildiği için, faturayı ayarlıyor. Böylece kimse size telefon falan açmadan, 2-3 gün sonra kapınız çalıyor ve sarı kırmızı kıyafetler giymiş bir adam paketi elden teslim ediyor. Buradaki tek tehdit tt11'in bu ayarlama işini biraz abartılı düşük yapması. Eğer paket içeriği gümrükte göze çarpıp ta, takılırsa DHL'de devre dışı bırakılıp, UKİM'e çağrılabilme durumu ortaya çıkabilir. Bu durumda "İstanbul'un yolları taştan"... Not: Yerli satıcı konusunda hemfikirim. Eğer Türkiye'de satılan ürünleri sipariş edecekseniz değmez. Üstelik kredi kartına taksitte yapıyorlar. Ama burada bulamadığınız ürünler için karar sizin.

Hale bak! Daha 8'e kadar sayamıyorum. Sonra da masa tenisi oynamaya kalkışıyorum.

10 masa derken? 6 haftadır sakatlık yüzünden gidemedim. 7'den 10'a mı çıktı? Yeni masa koyacak alan da yoktu aslında...