Levend

Dignics 1 Nisan’da piyasaya verildi. Fiyatı Almanya’da 80€ ( Tenergy 60€) Almanyadaki forumlarda lastik piyasaya çıkmadan önce 25-30 sayfa fiyatından tut da her türlü konuda spekülasyon yapıldı. Çıktıktan sonra da, bi o kadar özellikleri ile ilgili yazılıp çizildi. Tenergy’e göre daha sert süngerli olmasına rağmen, vuruş hissinde bu fark hissedilmiyormuş. Şu anda sadece Dignics 05 var, doğal olarak ta onu Tenergy 05 ile kıyaslıyorlar. Atış açısının biraz daha düşük olduğu, buna bağlı olarak zıplaklığın azaldığı söyleniyor. Daha bir sürü yorum var ama takdir edersiniz ki, tüm forumu buraya aktaramam.

Uzun pütür söz konusu olunca, sadece o markada değil, bir çok markada da dökülme oluyor. Özellikle de hücum özelliği olan uzun pütürlerde...

Sentez, harman falan demişsin ama ben masaya yakın oynayan, gerektiğinde spin çeken bir blok/şut oyuncusu gördüm.

TRM yapıştırıcı ile birkaç tane lastik yapıştırdım ama henüz sökmedim. Bu yüzden bekliyordum. Ama zaten kendileri tarafından gösterilen videoda gayet kolay çıktığı gözüküyor. Bu durumda beyanı kabul edip, ben diğer yönlerden değerlendireyim. Anlatırken referans olarak kullandığım en beğendiğim yapıştırıcı olan, Revolution Nr 3 normal yoğunluk ile kıyaslamalar yapacağım. Öncelikle TRM ortaya yakın vizkozite kıvamı olan bir yapıştırıcı. R nr 3’ e göre daha kıvamlı. Bence 2 kat uygulama ile gayet sağlıklı bir yapışma oldu. Bu kıvam seviyesinin bir faydası da var. Fabrika tuningli ya da evde boostlanmış lastiklerin kıvrık kenarları sebebi ile ilk uygulama esnasında akma kayma olmaz. Kokusu var evet, ama ben ne kokular çektim. Kötü kuku sıralaması yapılsa pek üst sıralarda yarışamaz, yani makul. Kuruma hızı da oldukça makul. Zaten vizkozitesi biraz yüksek olduğu için bunu tahmin etmek zor değil. Lastiğin süngeri üzerine eşit olarak tatbik edilmesi de sorunsuz. Özet olarak kullanımı kolay, yapışma gücü iyi olan düzgün bir yapıştırıcı. Fiyatı da çok uygun. Üstelik yurtdışından sipariş işi ile uğraşmaya gerek yok. Bana soracak olursanız, “ yapıştırıcını değiştiriyor musun?” diye, “hayır” derim belki ama kullandığım marka bimiş olursa, acil işlerim için ilk başvuracağım ürün de bu olur. ( En az 8-10 arkadaşımın lastiklerini de ben yapıştırdığım için, sarfiyatım fazladır. Zaten ben de bir “EJ”’im malum...) Not: Yukarda bahsettiğim gibi, lastiği tahtadan sökme ve yapıştırıcıyı lastikten sökme tecrübelerini yaşamadım. Eğer bunlardan birinde sorun yaşarsam, yorumum negatif olur. Ancak verdiği his itibarı ile de pek olumsuz bir durum beklemiyorum. Bu arada meraktan bir şişe de huesion sipariş ettim. Ona da bakacaz tabii :)

Meyve sepeti gibi maç! Muzlu, çilekli...

Üst katmandaki kauçuğun orjinal rengi siyaha yakın bir renk. Sonrasında renk katılarak siyah ve kırmızı halini alıyor. Bazı markaların ürünleri bu sebeple farklı renklerde farklı karakteristiğe sahip olabiliyor. En çok farklılık ta yüzey tutuculuğu ve buna bağlı olarak spin verme özelliğinde fark edebiliyor. Doğal olarak siyah renk orjinale daha yakın oluyor. Kırmızılar ise içindeki renk pigmentleri sebebi ile biraz daha sert ve düşük tutucu olabiliyor. Pek tabii ki üreticiler yıllar içinde kırmızı renk için arge yaparak en uygun renklendiricileri belirlediler. Diğer renkler ise mutlaka ilk zamanlarda en mükemmel halini alamaz. Dolayısı ile büyük turnuvalarda raket renkleri çok uzun süre siyah kırmızı olmaya devam eder. Hatta çok zaman sonra kırmızıyı değiştirenler olsa bile siyah renk kalıcı olacaktır, özellikle de Çinlilerin forhendinde... Buna karşılık yüzey tutuculuğu aranmayan uzun pütür ve anti lastiklerde daha hızlı bir değişim söz konusu olabilir, hatta belki bu tür lastikler başka renklerde daha iyileştirilebilir. Renk farklarının birbirine yakın olup ta, rakibi yanıltma meselesine gelince, o konu kolay hallolur. Renkleri koyuluklarına göre gruplara ayırır Ittf. Aynı gruptan renkleri de raketinde kullanamazsın. Mesela siyah, lacivert, mor, kahverengi “1. grup” , kırmızı,turuncu, sarı, pembe vs. “2. grup” gibi....

Ben basket oynarken, öyle bağırmalar ve el kol hareketleri olacak olsa maçlar bitmezdi. Kazandığımız maçlardan sonra bile rakibin karşısında aşırı sevinç göstermez, soyunma odasına saklardık. Bazı özel sayılardan sonra Timo gibi ya da Federer’in meşhur “c’mon” u tarzında kalsa sorun olmaz. Ancak sinir boşalması neticesinde çıkan ses ile Harimoto’nun her sayıda 100 dB’i zorlayan haykırması arasında da kalın bir çizgi var. Yasaklanma konusuna gelince, hele önce bi şu servis meselesini çözsünler de sonra bakarız

Sayın bellek, sizin yukarda yazdıklarınız ile aynı fikirde olmayan yazımı yazmadan önce bilmenizi isterim ki, her iki arkadaşı da tanımıyorum. Aslında Tsubasa ile zaman zaman rastlaşıyoruz ama kendisi ile hatırladığım kadarı hiç bir sohbetim olmadı. Ancak bu foruma içerik olarak çok fazla katkı yaptığını ve yapmaya devam ettiğini de biliyorum. Aramıza yeni katılan esrarte arkadaşımızın da renkli bir kişiliği olduğu ve foruma renk getirmeye aday bir kişi olduğu aşikar. Şimdi gelelim sizinle niçin aynı fikirde olmadığıma... Forum tecrübesi yüksek bir geçmişim var. Sayısız kavgalar ve bunu müteakip üyelik sonlandırma işlemleri gördüm. Ben yaş itibarı ile bunu anlamakta güçlük çekiyorum, o başka... Yani klavye arkasından kavgalaşmak bana komik geliyor. Ancak bu sanal kavgalarda hep tek bir şey dikkatimi çekmiştir. Bir tanesi birden bire ilk taşı atar. O atılan taşın gittiği yönde hedef alınan kişi ve kişiler de cevap verirler ve bu böyle gider. Hani Sylvester Stallone’un İlk kan filminde dediği gibi. Pek tabii ki ilk taş sonrası diğerlerinin attığı taşların büyüklüğünü ve sıklığını göz ardı edemeyiz ama sizin yaptığınız gibi olay küllenirken ateşe odun atıp üzerine de benzin dökmek de pek doğru bir davranış değil. Hele ki geçmişte aranızın pek sıcak olmadığı bir kişiyi moderatör yetkileri ile tehdit edip, sonrasında da zaman sınırı vererek küçük bir çoçuğa ders verir gibi özür dilemeyi dikte etmek kabul edilebilir bir üslup değil! Ben size ne olacağını söyleyeyim. Tabii ki özür dilemeyecek, muhtemelen cevap vermeye bile tenezzül etmeyecek. Kendisinin benim avukatlığıma ihtiyacı yok ama sizin de bu “bence” anlamsız tehditinize bir cevap vermek gerektiğini düşündüm. Pek tabii ki eğer aynı tehditleri esrarte isimli forumdaşa da iletseydiniz benzer şekilde karşı çıkacağımı da eklemek isterim. Son olarak da şunu söyleyeyim. Ben eski kafalıyım, sizinle buradan klavye arkası bir tartışmaya girecek değilim. Ben yazdım size cevap hakkı doğdu, ne isterseniz yazın bir daha cevap vermem. En fazla benim üyeliğimi de silersiniz olur biter!

Yalnız adam raketi fırdöndü gibi çeviriyor. Bazı sayılarda çevirdikten sonra kararını değiştirip, bir daha çevirdi...

Şimdi iş artık öyle bir noktaya geldi ki, senin söylediklerin haricinde kim ne derse desin, ona yine bi “11-0” yapacaksın gibi hissediyorum. Ama olsun, musluktan su içmeye alışığım. Arkadaş bu forumda yer alanların pek o kulübe gitmediğini düşündüğü için, öyle bir cevap vermiş. Ancak “bence” sizin tepkiniz biraz ölçüyü kaçırmış! Forum içerisinde bu tür polemiklerin kimseye bi faydası olmaz. Velev ki, Tsubasa’nın o derneğe özel bir gıcığı olmuş olsun ve o sebeple öyle yazmış olsun. Siz de (yine velev ki) kahramanca İVTT’yi savunmaya aday olmuş olun. İnanın ki forum içerisinde 2 veya 3-5 kişinin karşılıklı sataşmaları foruma bir değer de katmaz, sonu iyi de bitmez. Ayrıca adı üstünde, burası forum! Herkes kendi fikrini, düşüncesini ifade eder. İsteyen rağbet eder, istemeyen etmez. Mesela siz de o yorumun altına sadece “Hayır, doğru değil. Burada oraya giden çok insan var” diyebilirdiniz.

Ben yüksek viskoziteli yapıştırıcıları pek sevmiyorum, normal olanları kullanıyorum. Bana göre tüm yapıştırıcılar, doğru uygularsan, lastik ile tahtayı yapıştırıyor. Esas mesele işin sökme kısmı! Öncelikle lastiği tahtadan sökerken, tahtaya zarar vermeden çıkması önemli. Sonrasında da yapıştırıcının lastiğin üstünden kolay sökülmesi ve zarara yol açmaması... Bu doğrultuda, bence de en iyi yapıştırıcı Revolution nr 3 normal viskozite. Ancak trm yapıştırıcının lastikten çıkma videosunu gördüm ve denemek için bir şişe aldım. Denedikten sonra onu da burada değerlendireceğim.

Ben de kendimce bir cevap vereyim. Tabii cevaptan önce belirsiz olan geniş aralığı tanımlayarak neye cevap vereceğimi yazayım. Kısa pütürlerin çoğu aktif oyunda düz lastiğe yakın bir karakter gösterip, kullanıcının oyun tarzına göre zorluklar çıkartır. Özellikle şutlar ve basılan toplar düz lastiğe göre farklı geliyor. Buna karşılık uzun pütürler daha pasif oynanıyor ve yukarda da anlatıldığı gibi boş top atıyor. Genelde hata yaptırtan ve herkesi deli eden toplar bunlar. İşte bu toplara masa üstünde ve yakınında şutop yaparken hareketi tam yapmak, diğer deyişle raketi öne doğru oynayıp, topu yürütmek (taşımak) gerekiyor. Bu noktada katapultu yüksek olmayan ve yapışkanlı lastikler bence daha avantajlı.

Anlamadım. Bu her halükarda gelen bir ek ücret mi yoksa 22 € mu değişti?

Devrim iddialı değil, yanlış bir kullanım! Ama yanlış anlamayın lütfen, sizin yanlışınız değil de genel olarak Türkçe’de yanlış kullanılan bir kalıp haline geldi. Öyle ki TDK bile online sözlüğünde genel olarak yanlış kullanıma çanak tutan “Belli bir alanda hızlı, köklü ve nitelikli değişiklik” açıklamasını vermiş. Oysa ki devrim kelimesi bire bir eski Türkçe olan ihtilal ve inkılap kelimelerine karşılıktır. Zaman içerisinde dejenere edilmiş bir kelimedir. Her neyse gelelim sizin çalışmanıza. Ben içeri girip, ikiden de fazla tıkladım. Çok da beğendim. Yanlış değil ama iddialı bir başlığı kesinlikle hak ediyor. Çünkü yoktan var edilmiş ve gayet de güzel dizayn edilmiş bir sayfa olmuş. Böyle bir sayfayı hayata geçirmiş bir kişi olarak, alıngan olmayın bence. Hemen ilk gelen eleştiri (ki bence eleştiri bile değil) karşısında hassasiyet göstermeyin. Bunun yerine ufak tefek düzenlemelere ve bahsettiğin eksikleri tamamlamaya odaklanın. Yaptığınız iş ortada! Kimsenin eleştireceğini sanmıyorum, en fazla yukarıda olduğu gibi yapıcı uyarılar olabilir. Not : İlla başlık eleştirilecekse, ben de masa tenisi kelimelerini bileşik yazmış olmanızı eleştirebilirim

Aslında mesajı yazdıktan sonra, “not: sigarayı bırak. Hahahaha mesajını ilk yazana bir tane selülid antreman topu vereceğim” diye yazacaktım ama sonra vaz geçtim. Şimdi sana bir top vereceğim olsun.

Hakan bey, bence salonunuz da çok güzel, organizasyonlarınız da... Bu turnuvalar Cumartesi günleri daha iyiydi ama Pazartesi de gelinebilir. Ama en büyük sorun, sigara içmek için tekrar dışarı çıkmak zorunda kalmak! Hadi yaz ve bahar neyse de, kışın gerçekten problem. Bu konuda yapacak bir şey yok mu?

Ahmet bey, o kısımlar sayıdan sonraki teferruat! Hakan beyin yukarıda ifade ettiği gibi, çekilen şut masa altında duran arkadaşın raketinden değil de bileğinin altından geliyor. Yani tam o anda sayı bitiyor.

Bak işte o zaman hakemlere daha çok iş düşecek. Benim de diğer başlıkta “tek dikkat etmeleri gereken kısım, servis” lafım çöpe gidecek ( Sayın moktav, lütfen bu defa kızmayın! Önceki yanlış anlamayı sulandırmak için espri yapmak istedim )

Balık sayılara hiç sinirlenen bir yapım yok. Hatta kızanları da tam anlayamıyorum. Fakat bu önermeyi ilk defa duyuyorum ve kulağa hiç fena gelmiyor.

Sünger hamuru bildiğim kadarı ile orijinalinde kirli beyaz ile krem rengi arası. Üreticiler boya ile istedikleri rengi veriyorlar. Yumuşak süngerlerin beyaz ve krem rengi olmasını ya psikolojik algı yaratmak maksatlı olduğunu düşünüyorum ya da boya katınca bir miktar sertleşiyor olması. Ancak tahminimce boyanın süngere vereceği sertlik çok minimal seviyededir.

Eğer Waldner’in bir “kavuğu” olsaydı, emekli olduğunda o kavuğu Samsonov’a verirdi diye düşünüyorum. Bu soyadını söylemek ya da yazmak neredeyse imkansız olan çocuk da muhtemelen bir sonraki varis...

Demek ki arka arkaya Çin’in en iyi 3 oyuncusunu götürüp, üstüne Apfelstrudel dokundu

Nittaku her yerde reklam yapıyor. Mima G1 kullanıyor. G1 süngeri de beyaz zaten Tabii yanlış hatırlamıyorsam. Bir ara elimden geçti. Ama o kadar lastik denedim ki, hepsinin sünger rengini hatırlasam, kendi ismimi unuturum

Mima Ito’s last 17 results against Chinese opposition • 3-2 Win vs Liu Shiwen 4-0 Win vs Wu Yang 3-4 Loss vs Wang Manyu 1-4 Loss vs Wang Manyu 4-3 Win vs Chen Xitong 4-2 Win vs Wang Manyu 4-1 Win vs Gu Yuting 4-1 Win vs Hu Limei 2-4 Loss vs He Zhoujia 2-4 Loss vs Wang Yidi 4-3 Win vs Zhang Rui 4-1 Win vs Liu Gaoyang 3-4 Loss vs Wen Jia 4-1 Win vs Zhang Qian 4-3 Win vs Liu Shiwen 4-2 Win vs Ding Ning 4-0 Win vs Zhu Yuling • Mima Ito 12-5 Chinese National Team Tabletennisdaily’den alıntıdır. Mima Ito’nun Çin rakiplerine karşı son 17 maçının neticeleri...

Takma kafana, o iş kolay ! Benimle çalışırsın olur biter. O da şişko, ben de