cagan

Detaylı cevabı akşam vereceğim, şu an iş güç malum, zamanım yok. Ben hiçbir zaman eleştirmek için eleştirmem kimseyi. Demek ki yolunda gitmeyen bir şeyler oldu ki eleştirdim. Ama eleştiriye açık olabilmek ayrı bir meziyettir, herkesin harcı değildir.. Geçen yıl neden tek kimseden en ufak bir olumsuz yorum gelmedi? Bunu hiç düşündünüz mü? Bir ben mi zır deliyim de organizasyonu eleştirdim? Benimle paralel düşünen rahat 15 tane üye sayarım. Ki bunlarda gayet makul, mantıklı insanlardır..

Velihan abi, seni geçen sene neden mavi yazdığımızı biliyorsun. Çünkü tanımıyorduk ve oyun seviyeni tam olarak bilmiyorduk. Fakat bu sene takımlarda kırmızı idin; ferdilerde mavi olman bence forum ruhuna aykırıydı, demeye çalıştığım şey bu sadece. Kendini elbette Onur'la, Sina'yla, Furkan'la kıyaslama. Onlar zaten bu turnuvada (bence) olmaması gereken seviyede oyuncular. Balık baştan kokmuş yani anlayacağın. Bu şekilde baktığında, evet haklı olabilirsin ama sen bir forum buluşması için üst seviye bir oyuncusun, bunun aksini kimse iddia edemez. Sen değil miydin dün 1 sayıyla Murat Günay'a maç kaybeden, aslında ezici bir oyun oynayan ve maçı aslında kazanması gereken? O turnuvada kaç oyuncu Murat Günay'a karşı o seviye bı oyun oynayabilir sence? Görünen köy kılavuz istemez. Sen iyi bir oyuncusun ve mavi grup için fazlasın. Eğer bunu söylemek yanlışsa bu yanlışın sonuna kadar arkasındayım.. Organizatörlerin hep atladıkları bir nokta var. 200 kişinin katıldığı bir turnuvayı idare etmekle, 200 kişinin katıldığı bir forum buluşmasını idare etmek arasında dağlar kadar fark var. Eğer forum buluşmalarının geleneğini, ritüellerini, üyelerin beklentilerini bilmiyorsan çakılırsın. Bundandır ki yıllarca organizatörler hep il temsilcileri, il antrenörleri olmuştur ama esas gizli kahramanlar hep forum yöneticileri ve üyeler olmuştur. Umarım birgün o fırsat elime geçer de forum buluşmasını düzenleyen ben olurum...

Kaldı ki biz ferdilerde renk ayrımını herkes kendi dengi rakiplerle maç yapsın, herkes daha çok keyif alsın diye istedik. Öyle de olmalıydı ama olmadı. Takımlarda kırmızı olan birçok oyuncu zoru görüp ferdilerde kendisini mavi torbaya attı. Mavide zoru gören yeşile kaçtı. Demek ki bu iyi düşünce de fazla insanlara. Yapmalıydık karma turnuva, vermeliydik hepsine ilk turdan birer kan kırmızı, göndermeliydik evlerine. Olması gereken buymuş demek, sonradan anlıyoruz..

Kimse kendisini kırmızı yahut mavi diye yazdırmadı. Renk belirlemesi buluşmadan önce organizatörler, yöneticiler ve birkaç üye tarafından yapıldı. Fakat sonra ne olduysa kırmızı yeşil oldu, yeşil kırmızı. Bizim eleştirdiğimiz nokta da bu zaten. Neye göre yapıldı bu ayrım ve bu eşleştirmeler? Ben bunu takımından son derece memnun ve madalya, kupa, derece gibi hiçbir bir derdi olmayan birisi olarak söylüyorum. Bir takımda bariz 2 kırmızı varken takımı güçsüz olan bir üyenin bunu sorgulama gibi bir hakkı yok mu yani? Geçen sene neden kimseden ses çıkmadı? Geçen sene de zayıf takımlar vardı. Ama herkes eşit dağılım için verilen gayreti ve emeği bildiği için bunu önemsemedi. Zaten illa ki bir takım güçlü, bir takım güçsüz olacak, bu terazi ile ölçülen bir şey değil ki herkese gramı gramına eşit dağıtalım. Ama size bir ekmeği ortadan ikiye böl dediğimde yaklaşık eşit bölebilirsiniz öyle değil mi? Çünkü göz var izan var. Ama bir parça çok büyük, diğeri çok küçük olursa orada bir şeyler yanlış demektir.. Bu arada ferdilerde de kendisini bir düşük renge yazıp şampiyon olanlar var. Onlara da bunu hiç yakıştıramadığımı belirtmek isterim. Oysa ki kendisine yapılan haksızlığa inanılmaz sinirlenmiş ve bunu yazıma da konu etmiştim ama demek ki bir şeylerin köklüce değişmesi lazım. Bununla ilgili düşüncelerimiz, planlarımız var. Yakın gelecekte açıklayacağız inşallah. Çünkü gördük ki iyi niyet her zaman sömürülüyor ve su istimal ediliyor..Bir oyuncu kırmızı iken ferdilerde mavi grupta oynayamaz, oynatılmamalı. Birinci yanlış o oyuncuda ikinci hata da organizatördedir. Ama nedense yanlışa yanlış dediğimizde kötü oluyoruz. Varsın öyle bilsinler, mühim değil. Bizim tek derdimiz herşeyin daha iyi, daha güzel olması. Eksikleri, yanlışları tespit edip gelecek buluşmalar için ders çıkarmamız gerekirken bizlerden sadece şakşakçılık bekleniyorsa, kusura bakmayın yapamam..

Öncelikle Murat Hocaya çok teşekkür etmek istiyorum. Kimsenin elini taşın altına koymadığı bir dönemde 2 yıl üstüste forum buluşmalarını düzenleyerek bu geleneğin sürmesine vesile oldu. Ancak bu sene yaşanan bazı aksilikler ben dahil birçok üyenin keyfini kaçırdı ve maalesef ikinci günü beklemeden buluşmadan ayrılma kararı aldık. Neydi peki yaşanan bu aksilikler? 1) Geçen seneye göre katılım çok daha fazlaydı. Bu da haliyle organizasyonu bir forum buluşması olmaktan çıkardı ve halka açık bir turnuvaya dönüştürdü. 2) Takımlar inanılmaz adaletsiz ve dengesiz hazırlanmıştı. Geçen sene ben ve Bora seviyelerin belirlenmesine ve takımların olabildiğince adil hazırlanmasına önayak olmuştuk. Çok şükür ki bir oyuncu hariç seviye anlamında itiraz edilebilecek bir durum yoktu. O da zaten şampiyonun takımındaydı, ki o oyuncu olmasa da o takım şampiyon olurdu.. 3)Kuraların önceden çekilmesi tam bir fiyaskoydu bence. Gelmeyen olursa ne olacaktı bu hiç düşünülmemişti. Ki öyle de oldu ve 3 yeşilli, 3 kırmızılı, 3 mavili bir çok takım çıktı ortaya. Bu da haliyle üyelerin keyfini kaçırdı. 4) Maçlar yine alt ve üst salon olmak üzere iki salonda devam etti. Ancak alt büyük salonun havalandırması ve ışıklandırması berbat ötesiydi. Üst salon ise muazzam derecede aydınlık ve serindi. Belki maçlar bir alt bir üst salon şeklinde verilebilirdi geçen seneki gibi ama kalabalıktan ötürü sanırım o topa girilmedi. E haliyle sanki iki yerde farklı organizasyon düzenleniyormuş gibi bir durum oluştu. Ben birçok üyeyi turnuva bitişi görebildim. Bu da forum buluşmasının o havasını, bütünlüğünü bozdu. 5) Yeter..Allah peygamber kitap aşkına..Forumla alakası olmayan, tek amacı madalya, kupa, lastik, tişört kazanmak olan karaktersizleri uzak tutun bu buluşmalardan. Çekin onların o yaşlı, o kırışık, o pis ellerini üzerimizden..Dün saçı sakalı ağarmış, veteranım diye gerim gerim ortada dolaşan iki karaktersizin kazanma hırslarıyla, şehvetleriyle bu buluşmaya nasıl gölge düşürdüğüne herkes şahit oldu. Bir sayı için nasıl pisleştiklerini, sonra hiçbir şey olmamış gibi nasıl ortada dolandıklarını herkes gördü. İsimlerini merak edenler varsa ikisi de adaş. Tarihi bir karakterden almışlar isimlerini..Anlayan anladı çoktan. Velhasıl bundan sonra bu şekilde bir organizasyonda ben de yer almayacağım. İstediğimiz, özlediğimiz o forum buluşmalarına kavuşana kadar elimden geleni yapacağım. Lafımı esirgemeyeceğim, elimi taşın altından çıkarmayacağım, bu da böyle bilinsin. Son olarak; O iki yaşlı; madalya kupa falan aldıysa haram zıkkım olsun onlara...

Geçen yıl elimizden geldiğince denk takımlar oluşturmaya çalışmıştık Suat abi. Ama illa ki dengesizlikler, gözden kaçmalar olabiliyor. Bazen kura da sevmeli insanı. Geçen yıl iki mavi, bir yeşilden oluşan takım finale çıktı. Bu sene de aynı durum olabilir. Çok iyi kırmızıların olduğu takımlar bile derece yapamayabiliyor bazen. Geçen senenin katılım listesi ve renkler mevcut bende. Elimden geldiğince yardım etmek isterim bu sene de Murat Hoca'ya. Ama şu da bi gerçek ki; 100 kişiden 99'unu memnun etsek muhakkak memnun olmayacak 1 kişi çıkacaktır yine :)

Çağan Dağıstan-cagan. Zümrüt yeşili.

Valla kaymakli ekmek kadayifi olur Murat Hocam :)

Bursa ile ilgili duyumlar aldım. Umarım olur. Yıllardır adı geçer Bursa'nın ama bir türlü kısmet olmadı. O sene bu sene diyorum :)

Ben yokken neler değişmiş böyle. Sen bu forumun ana muhalefet partisiydin Selim abi, şimdi iktidar ortağı olmuşsun. Yakında forum içi bir referandum yapıp başkanlığını ilan edersen şaşırmam valla. O zaman vay benim gibi sivri dillilerin haline!

Oy veren herkese sonsuz Teşekkürler. Haftanın 1. si olarak şef bıçağı ödülümü aldım :)

Efendim, Knorr'un düzenlediği Şefin Çeşnisi yarışmasına katılmış bulunmaktayım. 1. tabak halk oyuyla belirleniyor. Desteklerinizi bekliyorum. Şimdiden teşekkürler :) http://www.sefincesnisi.com/recipe/detail/155 Yukarıdaki linke tıklayarak oy verebilirsiniz.

Eskiden, yani dolar ve Euro bu kadar yüksek değilken yurtdışından ekipman almak inanılmaz avantajlı ve bir o kadar keyifliydi. Fakat döviz kurunun yükselmesiyle yurtdışından alışverişin pek bir avantajı kalmadı. Aradaki fiyat farkı için 10-15 gün beklemeye ve stres çekmeye değmez artık. Daha önce neredeyse yurtiçi ürün fiyatına yurtdışından 2 ürün alabilmek mümkündü. Doların 1.1 Tl olduğu dönemden hiç bahsetmeyeceğim bile :)

Buluşmada birkaç video çekmiştim. Tek tek link paylaşmıyorum, kanal linkini paylaşıyorum. https://m.youtube.com/channel/UCwZgLN3jNUqS9s9D0otc4ww

Sevgili Nuri; başlıktan da anlaşılacağı gibi katılmak istediğin turnuvadan geçmiş dönemlerde tam tamına 85 tane düzenlenmiş. Tt-Rating facebook sayfasında da katılımla ilgili tüm bilgiler mevcut. Hakan abi yalnızca bu işle ilgilenmiyor, haliyle kendisine atılan her mesaja, e-mail'e anında cevap verme fırsatı olmayabilir. Lütfen bunu gözardı etmeyelim, kırıcı olmayalım. İlk yazdığın, silinen yorumu okumuştum. Üslup gerçekten de hoş değildi. Merak ettiğin, bilgi almak istediğin her türlü konuda buradaki diğer üyelerden de yardım isteyebilirsin. Yeter ki amacın üzüm yemek olsun. Selamlar..

Bir forum buluşmasını daha güzel anılarla geride bıraktık. Levent abi sağolsun hatırlattı, her forum buluşmasından sonra uzun bir yazı paylaşmışım hep, durum böyleyken bu seneyi es geçmek haksızlık olurdu.. Forum buluşmalarının farklı bir büyüsü var. Anlatılmaz yaşanır derler ya hani, o cinsten. Çıkarsız paylaşımların, dostluğun, karşılıklı saygı ve sevginin, sportmenliğin, rekabetin, kısacası yaşanabilecek tüm güzel duyguların birarada yaşandığı farklı bir organizasyon.. İşte bu yüzden insanlar sırf bu organizasyonun, bu güzel atmosferin bir parçası olabilmek için yıllık iznini, işini gücünü forum buluşmasına göre ayarlıyor. İşte bu yüzden hiçbir maddi çıkarı olmaksızın, üstüne bir de onca masraf ederek ta memleketin öbür ucundan kalkıp forum buluşmasına geliyor. Amaç ne madalya ne de kupa almak, amaç yalnızca dostlarla birarada olmak.. Açıkçası buluşmanın İstanbul'da olacağını öğrendiğimde bir yandan sevinmiştim, bir yandan da aklımda bazı soru işaretleri oluşmuştu. Nüfus yoğunluğu ve sporcu sayısı anlamında İstanbul ile kıyas dahi edilemeyecek illerde aşırı yoğun katılımlara şahit olduk defaatle. Acaba İstanbul buluşması; beklediğimiz, alıştığımız o forum buluşmaları gibi mi olacaktı, yoksa "duyan gelmiş" misali bir curcuna, bir kaos ortamına mı dönüşecekti? İşte bu noktada bazı önlemler almak, katılımı "nispeten" sınırlandırmak, belki reklam anlamında daha çok çaba harcayabilecekken biraz daha pasif kalmak durumu lehimize çevirdi. Katılım tam da istediğimiz düzeyde oldu. Salon, böyle bir organizasyon için biçilmiş kaftandı. Havalandırmasından masa sayısına, zemininden tribününe kadar herşey mükemmeldi.. Her yıl yaşadığımız sorunları bu sene yaşamamak ve yaşatmamak için söz vermiştik. Çünkü hiçbir olumsuz durumun bu güzel organizasyona gölge düşürmesine asla tahammülümüz yoktu. Olabilecek en iyi organizatöre denk gelmek en büyük şansımızdı. Yöneticisiyle, üyesiyle, organizatörüyle, herkesin tek bir amacı vardı; o da katılımcılara harika 2 gün yaşatmak.. İstediğimiz de oldu. Herşey saat gibi tıkır tıkır ilerledi. Katılımcı listesinin turnuva öncesi belirlenmesi işimizi çok kolaylaştırdı. Normalde her yıl isim yazdırma, kura çekimi, fikstür belirleme gibi işlemler yüzünden hiçbir buluşmada maçlar öğlen 1'den önce başlamazdı. Bu sene ise maçlar saat 11'de başladı. 31 takımın katıldığı takım maçları, 4'erli gruplara rağmen saat 4 gibi tamamlandı. Akşam 7 olduğunda yarı finale kalan 4 takım belli olmuştu. Hem de federasyon hakemleri olmadan.. İkinci günün sabahı takım yarı final ve final maçlarının ardından ferdi maçlara geçildi. Ferdi gruplar da olabildiğince hakkaniyetli hazırlandı. Artık gerçekten iyi olan yoluna devam edeceği için kim kiminle eşleşmiş, kim hangi tarafa düşmüş buna bakılmadı. Belki biraz daha ince ayar çekilebilirdi ama gerçek anlamda orada olmayı hakeden 4 oyuncu madalya ve ödülleri aldı.. Bu seneki buluşma benim katıldığım 5. Forum buluşması oldu. Elbette 13 buluşmanın hepsinde yer almadığım için yapılmışların en iyisi demek belki anlamsız olabilir, ama her geçen organizasyon işin üstüne biraz daha koyarak gidildiği için şu ana kadarki en iyi buluşmaydı demek sanırım yanlış olmaz. Bu güzel organizasyonda emeği geçenlere teşekkür ederek yazımı noktalıyorum; Bizleri bu çatı altında toplayarak yeni dostluklar kurmamıza vesile olduğu için forum yöneticimiz Ertan abiye; Forum buluşması fikrini ilk ortaya atan ve her yıl buluşmaların düzenlenmesi için üstün bir gayret gösteren; memleketin her yerinden yüzlerce masa tenisi severin birbiriyle tanişmasına, dostluk bağı kurmasına vesile olan Tufan abiye; Yıllardır forum buluşmalarının organize edilmesinde büyük emeği olan forumumuzun emektar yöneticisi Bora'ya; Memleketin her köşesinden sırf dostlarla birarada olabilmek için gelen tüm üyelerimize; Ve bizlere şahane bir ev sahipliği yapan, organizasyonun mükemmel bir şekilde ilerlemesi için büyük emek harcayan değerli üyemiz Murat Kırbaç'a, ekibine, Pendik Belediyesi'ne ve hakemlik yapan minik sporcu kardeşlerimize; Çok ama çok teşekkür ediyorum. Seneye görüşmek üzere :)

Tercih meselesi, iyi veya kötü diyemeyiz. Ben bir ara denemiştim ama hareketlerimi kısıtladığı için çıkarmıştım. Bir de sanki rakedi ben değil de bir başkası tutuyormuş gibi hissediyordum. Denemekten zarar gelmez, ondan sonra net bir karar verirsiniz zaten. Turnuvalarda da sorun olmuyor.

Sorun ne sizde ne de rakette. Sadece birbiriniz için uygun değilsiniz o kadar. Başlangıç kombinasyonları için Çin lastiklerini tavsiye etmiyoruz. Çünkü sert ve yapışkan oldukları için hata payları yüksek. Tahminen ucuz olduğu için bu kombinasyonu seçtiniz ya da uyanık bir satıcının yönlendirmesiyle aldınız. Ekipman piyasasından epey bi zamandır uzağım, o yüzden şu veya bu lastiği alın diyemem. Ama yumuşak, orta hızlı bir Avrupa lastiği almanız sizin gelişiminiz için doğru tercih olacaktır.

Turnuvayla ilgili haber ve fotoğraflar; https://m.facebook.com/story.php?story_fbid=1085037414921497&id=589268971165013 https://m.facebook.com/story.php?story_fbid=1085043671587538&id=589268971165013

13. Forum Buluşması Sonuçları; Takımlar 1. Bahadır Bulutlar- İsmet Türksayar- Erdem demir 2. Adem Tuncel- Erdem Çetintaş- Özgür Ozan Yılmaz 3.Rıza Kolaylı- Fatih Adcı- Ersin Can Yiğit 4. Övgü Yıldız- Mücahit Güven- Kürşat Kaya Ferdiler; 1. Bahadır Bulutlar 2. Tolunay Atılgan 3. Peyman Javadi 4. Mehmet Yılık

Ozan, ben kimlerin hangi sebeple gelemeyeceğini gayet iyi biliyorum. Bunun için devlet dairesinde çalışmama gerek yok. Söylemek için son dakikanın beklenmesi anlamsız sadece. Necati abi, Murat Ayabaktı gibi üyelerimiz de kamu personeli ve 3-4 gün önceden durumu bildirdiler. Listeleri oluşturduk, dün gece sırf onunla uğraştım. Tekrar bir düzen oluşturmak durumunda kalacağız mecburen. Her turnuva en az 3-4 saat kim hangi renk, kim kimle eşleşecek, onunla uğraşılıyordu. Hazırladığım listeler sayesinde eminim ki kura işi 1 saat bile sürmeyecekti. Sağlık olsun diyeceğiz, yapacak bir şey yok artık.

6 satış oldu. Var mı arttıran?

Ersun abi selamlar. Biliyorsun, geçmiş buluşmalarda bu takım eşleşmeleri ve güç dengesi meselesinin çok kavgası yapıldı. Muhakkak ki bazı takımlar güçlü, bazıları nispeten daha güçsüz olacak. Elimizle tek tek seçsek dahi güç dengesini % 100 sağlamamız imkansız. Ama ben dün geceden beri ince bir çalışma içerisindeyim. Elimden geldiğince her oyuncuyu hakettiği renk ile buluşturmak, eğer sayısal eşitlik söz konusu değil ise bile en hakkaniyetli kaydırmayı yapma gayretindeyim. Çünkü bu organizasyonu turnuva gibi gören bir çoğunluk mevcut. Hatta sizin yeşil diyardan da var böyleleri..İşte bu nedenle ben kendime bir söz verdim. Bu organizasyona gölge düşürebilecek her türlü olumsuz duruma karşı gereken önlemleri alacağız. Hiçbir çakallığın, katakullinin olmaması için mücadele edeceğiz. Eğer artan kişi ben olursam oynamam bile, mühim değil. Geçen yıl Samsun'da feragat etmiştim hakkımdan, yine ederim. Yeter ki forum buluşması; adına, üyelerine ve geleneğine yakışır bir şekilde gerçekleşsin. Benim tek amacım bu. Cumartesi görüşmek üzere :)

Gelebilseydin iyi olurdu valla Murat abi. İzmir'e selamlar :)

Kan kırmızı tabii ki