ridvantascioglu

Cem Bey merhaba, Konunun üzerinden hayli vakit geçmiş ancak en azından kendimden bir şeyler gördüğüm için bu konuda bir şeyler paylaşmak, hikayemi anlatmak isterim. 2014-2015 yıllarında (yer bilgisi vermenin çok doğru olacağını zannetmediğimden paylaşmayacağım) bir altyapı kulübünde masa tenisi oynuyordum. O zamanlar ben 16-17 yaşlarında ergenlik çağındaydım ve masa tenisini gerçekten sevdiğimden internetten araştırıp bir yer buldum ve babamla salona gittim. Çok sıcak insanlardı ki sonraki hafta için gelebileceğimi söylediler ve bu şekilde oynamaya başladım. Süreklilik önemli bir şey ancak ben bazı nedenlerden ötürü haftada yalnız 1 gün gidebiliyordum salona ve yine de sağ olsunlar bana ücret konusunda yardımcı oldular ve sadece geldiğim günlerki kadar ücret ödüyordum. Durumumuz çok iyi olmadığından 3 ayda bir yatan bursumun önemli bir kısmıyla masa tenisi kurs ücretimi ödüyordum. Babam bu konuda bana yardımcı olamayacağını söylemişti. Hafta içleri de okul vb. çok yoğun olduğundan herhangi bir işe girip çalışma şansım yoktu. Velhasıl kelam yaklaşık 1 yıl oynadım ve sonra lise son sınıf geldi çattı ve kendimi bir anda aşırı garipsediğim bir maraton içerisinde buldum. İlk sene sonucum istediğim gibi gelmedi ve bir sene daha hazırlık yaptım. Önceki sene olduğu gibi sınav anında dondum kaldım ve benden beklenenin çok altında bir sonuçla üniversiteye yerleştim. Yerleştiğim gibi masa tenisi takımını veya bu işlerle kimin ilgilendiğini aradım ve buldum. Bir hocamız ne kadar iyi olduğumu görmek için salona çağırdı ve sonradan takım antrenmanlarına katılmam için okul takımından birine numarasını alın wp grubuna ekleyin, antrenmanlara gelsin dedi. Antrenmanlar haftada 2 gün şeklinde oluyordu ancak verimli geçtiğini söylemem pek mümkün değil. Nasıl bir program izleyeceğimiz konusunda çoğunlukla serbesttik. Hocamız çok yoğun olduğundan antrenmanlara bizzat katılamıyordu her zaman. Bundan daha kötüsü takımdaki arkadaşlarımız genelde spor bilimleri fakültesinden olmalarına ve hatta branşları masa tenisi olmasına rağmen oldukça isteksizlerdi antrenmanlara katılım gösterme konusunda. Ben de kendi bu düzensizliğe devam edemeyeceğimi bildiğimden ve gerçekten kendimi geliştiremediğimi gördüğümden antrenmanlara devam etmedim (kaldı ki çok da antrenman yapılmadı) Şimdi 3. sınıfım ve derslerim çok yoğun. Ben yine de vakit ayırmayı çok istiyorum fakat lastiklerim çok eskidi ve kalitesiz. Yeni lastik almak istiyorum ama bir çifti için en azından 500₺ yi gözden çıkartmam gerekiyor ki bu kolay olan kısmı. Altyapıya gidip antrenmanlara devam etmeyi canı gönülden istiyorum ama maalesef bunu karşılamaya yetecek bir ekonomik durumum mevcut değil. Yani özetle demek istediğim kariyer planı yapmanın yanında pek çok diğer parametreler de mevcut ve ekonomi bunlar arasında çok önemli bir yer tutuyor. Ben masa tenisinden para kazanmak, profesyonel olarak bu işle meşgul olmak isterdim ancak bunun olabilmesi için bile belirli bi' ekonomik yeterliliği sağlamak gerekiyor. Sizleri tenzih ederek söylüyorum bunu. Eminim sizler böyle düşünmüyorsunuzdur ancak gençler masa tenise ilgisiz cümlesini hiç düşünmeden kuran kişiler gördüğümde gerçekten ben çok üzülüyorum. Bu sadece masa tenisi için geçerli değil. Benim kişisel fikrim spor yapmanın bu ülke şartlarında bir öğrenci için lüks olduğu yönünde. Umarım ilerde bu değişir...

Herkese merhaba, Elimde Nittaku'nun Ludeack Power tahtası mevcut ve kendime uyumlu olabilecek bir çift lastik arıyorum. Öğrenciyim ve çok fazla bütçem yok ne yazık ki. Uygun diyebileceğimiz (bir çift için 500₺) lastik öneri ya da önerilerinde bulunabilirseniz sevinirim. Oyun tarzım yakın-orta uzaklık ve genellikle spin üzerine kurulu. Orta sertlikteki ve özellikle yumuşak lastikleri seviyorum. Üzerine şu kadar katıp (500+300 gibi) şu lastiklerini alabilirsin şeklindeki fikirler için de beklemedeyim. Aynı zamanda tahtaya uygun olmayan ancak şu tahtayı alıp şöyle kombolayabilirsin diyeceğiniz önerilere de açığım.

Hepimiz setin 11-0 bittiğine şahit olmuşuzdur. Peki siz profesyonel ligin üst düzey oyuncularının set sayısında rakiplerine bilerek sayı vermelerini veya vermemelerini nasıl karşılıyorsunuz? -Centilmenlik? -Rakibe saygı? veya -Rakibi aşağılama, küçük görme? Şu an örneği linkleyemeyeceğim ancak bu tarz bi durumda sayıyı bilerek almayıp 11-0 seti verenler de oluyor. Peki ya siz sayı alamayan rakibinize maç ya da set sayısında bilerek sayı veriyor musunuz?

Fiyatların bu kadar uçuk olmasında bir diğer etken de sanıyorum ki çeşitli vergiler. Videoda da söylediği gibi 09c 80 euro gibi bi meblağdan alıcı buluyor fakat şu an itibariyle (15.08.2020 17.11) 1 euro = 8.73 ₺ 80*8.73=698,4. Kur farkını düşünmezsek arada %30,16 lık bir fark kalıyor ki bence bu çok fazla. Kendim uzun zamandır gerek üniversite derslerinden gerekse de antrenman yapacak uygun partner ve ortam bulamadığımdan masa tenisinden uzak kalmıştım. Aylar sonra korka korka lastik fiyatlarına baktım ve cidden şok oldum. En son tenergy64/05 vb. lastikler 300₺ iken fiyatlarının pahalılığından şikayetçiydim. Şimdi 1 çift lastik nerdeyse 1 asgari ücret! Tahtamdaki lastikleri değiştirmek bir de modern defasa uygun bir ayrı combo raket almak istiyorum ancak yakın gelecekte pek mümkün gibi durmuyor (En azından tam olarak istediğim şekilde) Umarım spor bu ülke için lüks olmaktan çıkar ve biz öğrenci gençler de bazı şeylerin hesabını yapmadan doyasıya sporla ilgilenebiliriz.

4 Ağustosta karşılaştırma videosunu çekmişler bilmiyorum denk geldiniz mi? Hurricane 3 ün fiyat/performansta bu kadar iyi olduğunu bilmiyordum. Öte yandan sanırım ki 09c Türkiye piyasasında minimum 1000 lira bandından alıcı bulacak. Fiyatların bu kadar yüksek olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?