Myilik2002

Gökhan'cığım inşallah seneye iyi bir takım kurup, çıkarsınız.

Ali Fuat, Çok sevindim. İnşallah 2. ligde iyi maçlar çıkarırsınız. Şimdiden başarılar,

Gökhan'cığım bu haberi nereden duyduysan bence yanlış bir haber. Federasyonun sitesindeki fikstürde böyle bir takım yok.

Ararat bey, Tabiki çok isterim, inşallah en kısa zamanda diyelim. Selamlar,

Ömer kardeşim çok teşekkür ederim,düşünmen bile yeterli. Çok şükür uçak biletimi alabilecek durumdayım, neticede öğrencisin. Buradaki tek şey zamanın uygunluğu yoksa gerçekten gelmek isterim.

Katılsam mı acaba? Turnuvaya katılan tüm arkadaşlara başarılar ve güzel maçlar dilerim.

Yeteğin ve hırsın tartışılmaz, onun için sana bu kadar kısa süre verdim. : :

Çağan'cığım bu süreyi İbrahim için verdik. Tabiki bu süre kişiden kişiye değişir ama gençler her zaman daha avantajlıdır. Çünkü vücut yapısı, yaş farkı vs vs. artıları çok. Benim seviyemide abartma lütfen. Bende kendi çapımda oynuyorum işte. Öyle 30-40 seneye ihtiyaçta yok ne yaptın. Tecrübeli kurt olabilmenin yolu bence çok iyi bir inceleyici, değerlendirici,düşünücü ve değişik kişilerle, değişik ortam ve mekanlarda oynamaktan geçer. Uzun yıllar geçince de herkes kurt olacak diye bir şey yok. Kişiye göre bu iş değişir. :gulumse:

Hepsi.

15 sene boyunca sürekli mekan ve yer değişikliği yapacaksın ve alışacaksın. Yani çile bülbülüm, çile :B: :B:

Benim programı uyguluyorsan problem yok. 15 sene sonra kesin ve net başarı gelecektir. Devamm.

Bu tür durumda sayı bitmiştir. Servis tekrar atılmaz. Ancak servis atıldığı sırada karşı taraf ıslaklığı fark edip, elini kaldırarak ve topu karşı sahaya göndererek ikazda bulunursa servis tekrarı olur, aksi taktirde olmaz.

Ömer kardeşim, Güzel dileklerin için çok teşekkürler, evet bugüne kadar ki en kalabalık ve en uzun turnuvaydı. Saat 14:00'de geldim, ilk maçımı saat 19:30'da yapabildim. Hatta ilk maçımda saatlerce beklemenin verdiği sıkıntıdan dolayı ruh gibiydim, oyuna adapte olamadım. Ama yinede güzel bir turnuva oldu. Mustafa Akar kısıtlı kapasitesine rağmen gerçekten müthiş performans gösterdi kendisini tebrik ediyorum. Ben de turnuvaya katılan tüm arkadaşları katılımlarından ve katkılarından dolayı tebrik ediyorum. Aynen bu şekilde devam etsinler, başarı gelecektir.

Bora'cığım, Haydarpaşa'da dikiş tutturamadığından bahsedip, her mekanın farklı bir havası var demişsin, çok haklısın. Masa tenisi işte böyle bir şey, her yer ve mekanda kişinin oyunu etkilenebiliyor. Hatırlarsan bunu sana Fenerbahçede oynadığımız zamanlarda söylemiştim. Eğer sürekli aynı yerde oynuyorsan oraya müthiş alışıyor, gözü kapalı oynuyorsun ve her attığın top masayı tutuyor. Fakat mekan ve ortam değiştiğinde(hava, nem, zemin, masa vs vs.) oyunu çok etkiliyor. İşte bu tür durumlarda da tecrübe ortaya çıkıyor, o mekana ve ortama ayak uydurmayı beceren oyuncular başarılı oluyor. Yani ortamın şartlarına ayak uydurarak oynamaya çalışmak gerekir, tabi buda oyuncuya göre değişir. Tecrübe denilen şey bence budur. :gulumse:

Ne zaman?? : :

Umut kardeşim tebriklerin için teşekkür ederim. Mekan benim için önemli değil, her mekanda oynarım farketmez. Tecrübe de bu olsa gerek. Furkan çok iyi oynadı. Oyunu çok hızlanmış bu tempoyla devam ederse 1-2 sene sonra ondan maç alamam.

Çağan'cığım merhaba, Bu işler böyledir. Yenile yenile yenmeyi öğreneceksin. Hele ki böyle turnuvalar sizin için çok iyi. Daha rahat oynayıp, turnuva ortamına alışmak çok önemli. Tabi ki kolay olmayacak ama bence sürekli turnuvaya katılman sana büyük katkı sağlayacaktır. Onun için hiç moralini bozma aynen devam. :gulumse: :gulumse:

Çağan'cığım, İl üç sıran garanti. Ben turnuvaya katılmayacağım. Fırsat bulursam bir ara uğrayacağım. Seni şimdiden tebrik ediyorum.

Emre kardeşim, Şunu hiç unutma, masa tenisçinin yenildiği zaman mutlaka bir bahanesi vardır, hiç bitmez.

Fulya gerçekten müthiş iyi oynadı. Ne de olsa Bodrum turnuvası için bayağı forma girmiş. Böyle bir durum olabileceğini maçın ilk setinde hissettim. Hemen hemen hatasız oynadı. Fulya'ya karşı 50 maç sonra ilk mağlubiyetimi aldım. Kendisini tebrik ediyorum.

Ben yıllar önce bu şekilde kullanmıştım. Belediyenin çinli antrenörü sünger ve lastiği ayrı satıyordu. Sadece süngerin üzerine yapışkanı sürüp direkt lastiği yapıştırıyordum. Akabin dede söküm işlemi çok kolay oluyordu. Bu şekilde yapıştırınca da mükemmel bir his alıyordum. Sonra bir daha getirmeyince ben de bırakmıştım. Şimdi olsa aynı işlem su bazlı ile olabilir diye düşünüyorum.

Emre kardeşim, İyi güzel anlatmışsında ben bu dediklerini benimle yaptığın maçta göremedim neden acaba? Yoksa sen attında benmi anlamadım.

Sadettinciğim, Sağolasın geçte olsa servislerimin değerini anlayan biri çıktı. : :

Emre, Sırf bu yüzden Waldner gözünden düşecekse düşsün bence. Şunu bilki masa tenisinde son sayı alınmadan maç bitmiyor. Tam maçı aldığını zannederken böyle enterans durumlar olup maç kaybedilebiliyor. Masa tenisinde zaman zaman böyle şeyler oluyor. Herkesin başına da gelebilir o yüzden sakın kimseyi yadırgama, bir sayı gelmedimi gelmiyor işte. Geçen sezon Agrogreen ile Tarım spor lig maçında takım maçı 2-2 iken son maçta Ersin hoca ile Koray'ın maçında da setler 2-2 sayılarda da Ersin hoca 10-4 öndeydi ve oradan maçı kaybedince takım maçınıda kaybettiler. Bir örnekte kendimden vereyim bir kaç sene önce Trabzonspor ile lig maçımızda setlerde 2-0, son sette de 6-1 gerideydim yani 3-0 yenilmek üzereydim oradan maçı çevirdim ve takım maçını 3-2 kazandık. Onun için maç her zaman sıfır sıfır gibi düşünüp konsantre olmak gerekir.