Jump to content
Masatenisi.org Forum

ongun

Üyeler
  • İçerik sayısı

    1.800
  • Kayıt Tarihi

  • Son ziyaret

  • Kazandığı gün sayısı

    83

ongun kullanıcısının tüm içeriği

  1. Myttnet deki konuyu okudum. Videodaki adam, Schlagerin okul arkadaşıymış. Eski dostu. Schlager, Amerika'daki bir turnuvaya katılmadan önce dostunu ziyaret etmiş. Adamın (adı Oliver sanırım) kendinden düşük reytingli oyunculara yenildiği pek vaki değil. Kendinden iyileri de sıklıkla yenen bi oyuncu. Oyunu özellikle spin oyuncularına karşı çok etkiliymiş. Amerika'da kendi tarzında oynayan (uzun pütürle ittirip blok yapan) oyuncular arasında 5. sıradaymış. Youtube'da bazı videoları referans gösterilmiş. Ben seyretmedim ama söylenenlere inandım. Eğer onunla maç yapsaydım herhalde hiç sayı alamazdım. Normalde hiç atak yapmazmış. Karşı tarafın zamanlama ve pozisyonunu bozarak hata yaptırırmış. Ama Schlager hatasız oynadığından ben atak yapmak zorundaydım ve ben atak konusunda çok kötüyüm demiş. Hikaye bu.
  2. Amin. Çok güzel ifade ettiniz.
  3. Ben kağıt tabakla başladım. Ambalaj köpüğüne geçtim. Karpuz kabuğunda piştikten sonra, mandalina kasasına terfi ettim. Akabinde belediyenin kestiği kavak ağacıyla oynadım. En sonunda kapağı allround bi tahta kullanabilecek seviyeye attım çok şükür. Ben artık bu tahtada kalırım herhalde. Daha ileriye gidecek nefes kalmadı.
  4. Dayanamamış, aşırı oynanmaktan aşınmış tahta. Bari sap elden gitmesin diye de koruyucu bant sarmış. Sponsoru yeni tahta vermeyince de lastikleri kör desdereynen kesmiş, hırsından. Maze yerine TBS yle oynamasının sebebi de Timo Boll la girdiği iddiayı kaybetmesi. Timo: Bak kaşınma... Herkesin içinde yenecem 4-0 üzülcen yine. Maze: Hade be! O bi kere olur, sakat olmasaydım... Timo: Uğan olum sen beni bi kere yen var ya, tahtamı bırakır, senin dandik maze le oynarım. Maze: Tamam uğan! Yenilen tahtasını değiştirsin var mısın? Timo: Alırım tahtanı. Maze: Senden mi korkcam uan. (Maçtan sonra) Timo: Nooldu? Maze: . Ossun. TBS de güzel.
  5. ongun

    Kaynak

    İfade "Bir üst seviye" şeklinde olmasaydı...
  6. Alt kat komşusu geldi ne bağrıyosun sen diye. Dedim böyle böyle... Anlamadı.
  7. Evet. İnsan recreational weekend player oldu mu kontrol şart bi kere. Hem tahtada sitigadan, lastikte batırfılaydan şaşmamak gerek diye duydum
  8. Allstars'da Michael Maze'e Maze tahtamı imzalattırırkene bana söylediydi, "Tamam imzalarız da, bu tahta senin nene gerek dümbelek" dediydi. Ben de "Sen imzala, gerisine karışma" dediydim. (İleri düzeyde Danimarkaca bilirim.) Meğer bişey biliyomuş da söylüyomuş herifçioğlu. Ne bilcen işte...
  9. Saatli maarif takvimi alcam size.
  10. Bütün masayı kullanmak diye buna deniyor sanırım. İzlemesi bile zorluyor.
  11. Ne bu yahu? Tam topu yerden alıcam top gitmeye başlıyor, peşinden koş alla koş. Top kanala girdi mi zaten kayboluyor. Bütün toplarımın üstüne markamı basıyorum, yine de ara tara bulamıyorum. Toplar karışıyor gidiyor. Dört taraftan kanalın içinde tıngır mıngır yuvarlanan topların sesi geliyor, sinir ediyor. Kanalların içine kola kutusu, su şişesi, çikolata kağıdı, muz kabuğu... atıyorlar, kanallar tıkanıyor, saatlerce vidanjör bekliyoruz. Fanlar ayaklarıma ayaklarıma üflüyor, üşütüp, motoru bozuyorum. Sıcak üflese pişik oluyorum. Eğik zeminde oynamaya alıştık, başka yere gidince oynayamıyorum. Kim tasarlamış bu salonu, nerde bu salonun sahibi? Ben plazaya gidiyorum hadi eyvallah.
  12. Çok güzel Onur. Çok ilerleme kaydetmişsin. Videolara devam et lütfen. Faydalı oluyor. Güncelleme yaptığın zaman konuya "Videolarımı güncelledim" benzeri yeni bir mesaj yazarsan iyi olur. Sadece ilk mesajda düzeltme yaptığında farkına varılmıyor çünkü. Kolay gelsin.
  13. Madem hayal kuruyoruz : http://www.ettu.org/public/Image/S_Academy-Non_HEad.jpg
  14. ongun

    Karalama...

    İnsanoğlu neyin doğru neyin yanlış olduğunu en başından beri biliyordu. Doğaya saygı duymak gerektiğini, doğa ile uyum içinde yaşamak gerektiğini biliyordu. Ama hırsının kurbanı olup doğanın sahibi olmaya kalktı. Ne olacak ki dedi, gözünü kulağını kapayıp yaptığını yapmaya devam etti. Şimdi yumurta kapıya dayanınca panik halinde "Amanın Doğa elden gidiyor!" diye koşturmaya başladı. Ama çok geç artık. Tren kaçtı. Doğanın dengesi fena halde bozuldu. Bundan sonra doğaya yaptıklarımızın ceremesini çekeceğiz, kaçış yok. Tüm insanlık, aynı anda, bütün o ürettiği manyetik alanlarından, kimyasallarından, çöplerinden vazgeçerek, orman yıkımlarına, hayvan katline son vererek, doğaya ilişmeden çok daha ilkel bir yaşam sürmeye başlasa bile, doğanın yaralarını onarıp, tekrar eski dengesine kavuşması asırlar sürecek. Ki insanoğlu bunu asla yapamaz. Rahatından vazgeçemez. Uzayın derinliklerinde yeni bir yuva keşfedip de, uygarlığımızı! oraya taşıyarak Dünya'yı rahat bırakırsak eğer, Doğa için bir umut var. Yoksa Dünya'yı Venüs'e çevireceğiz.
  15. Güzelbahçe'de nerede oynuyorsunuz Aydın Bey? Kendinize ait bir masa mı söz konusu, yoksa başka bir çözüm mü buldunuz? Saygılarımla.
  16. Başlangıçta ayakkabı yerine bir çift palet kullanmanın çok faydası olacaktır. O paletlerle hareket etmesini öğrenip de masa tenisi ayakkabısına geçen birini kimse tutamaz.
  17. ongun

    Ne Biçim Raket Bu Ya!

    Şimdi peşin hükümlü olmayalım. Adamın biley taşını üzerinde taşımasının çeşitli sebepleri olabilir: Mensubu olduğu radikal fanatik taraftar grubunun menfaati için taşıyor olabilir. Tribünde maçı seyrederken bir yandan arkadaşların döner bıçaklarını da bilerim, böylece çıkışta hepberaber çabuk ve temiz, düşman taraftarın cildini de fazla tahriş etmeden, sorunsuz olarak doğrama işlemini tamamlarız diye düşünmüş olabilir. Maksat, hem iş hem eğlence olabilir. Adam, bir taraftan savaş nidalarıyla saldırıp, yakaladığını doğrarken, diğer taraftan ihtiyacı olanların bıçaklarını bileyip birkaç kuruş sebeplenmeye çalışan bir girişimci olabilir. O anda orada biley taşı; su, simit, kağıt helva ve haşlanmış mısır kadar doğal bir ihtiyaç maddesi halini alabilmektedir. Yahut en basiti, adam türlü sebeplerden ötürü maçtan önce döner bıçağını bilemeye fırsat bulamamıştır, o yüzden çıkarken biley taşını da cebine atmıştır. İnsanlık hali, olabilir.
  18. Tibhar'ın Xeon Sensitec diye bir tahtası varmış. Off- sınıfı. İstenmeyen titreşimleri hissettirmiyormuş. 5 katlı kafa kısmı, 9 katlı sapa entegre edilmiş. Ağır değil, hızlı değil, ince değil ve iddia edilene göre titreşimi az. Bu tahta olabilir mi acaba? Aramızda bu modeli deneyen oldu mu hiç? Turushan hoca Sigma modelini denemişti, titreşim konusunu değerlendirebilir belki.
  19. ongun

    Ne Biçim Raket Bu Ya!

    Ninjutsu bilenler için yapılmış. Ahmet Bey, antrenmanlarda ateşli mühimmat kullanmayalım lütfen.
  20. Üühüüüüh... Şimdi yazmaya kalksam bitmemiş senfoniye döner iş. Ne eni kaldı ne sonu. Film konusunda çoktan ipin ucunu kaçırdım ben. İyi seyirler.
  21. ongun

    2010 Yılı Antrenörlük Kursu

    Daha neler. Foruma fazlasıyla tezgah açtım zaten. Susturucusu patlak egsoz gibiyim. Aslında forum üyelerinin akıl ve ruh sağlıkları hayrına biraz sussam iyi olacak. Bir ki üç tıp!
  22. ongun

    Masa Tenisi Başlama Yaşı

    Aaah ah! Ben küçükkene bana bişey soran olmadı hiç. Babam yaptı bi masa, geçti başına abimle oynamaya başladı. Bana nisbet yaptılar. Bana masa tenisi oynamayı öğrenmekten başka seçenek bırakmadılar. O küçücük çocuğa sorsalardı sen hangi sporu yapmak istiyorsun diye hemen Curling! diyecekti oysa. Olmadı. Bide küçükken astronot olmak istiyodum ben sahi? O hayalime nooldu ki?
  23. ongun

    2010 Yılı Antrenörlük Kursu

    Teşekkür ederim Hımm... hem antrenör hem oyuncu öyle mi? Bu iki çanta taşıyacağım anlamına gelir. Altından kalkabilir miyim bilemiyorum.
  24. ongun

    Masa Tenisi Başlama Yaşı

    dede başlar da nine durur mu? o da başlar.
  25. ongun

    Masa Tenisi Başlama Yaşı

    Aydın Bey çok şifreli yazıyorsunuz inanın.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgi

Bu sitede size daha iyi yardımcı olabilmek için çerezler kullanılır. Çerez ayarlarınızı buradan yapabilirsiniz, veya devam ederseniz çerez kullanımını kabul etmiş sayılırsınız..