ongun

Bi dakka. Olmaz! Hayır! One minute, van minıt! Şimdi bi kere Sriver L değil, çok reca ederim Sayın Adıgüzel. Lütfen gerçekleri saptırmayalım. Doğrularla konuşalım. Çok istirham ediyorum, lütfen... One minute! Giderim bak! Burada söz konusu olan, bana Çağan arkadaşım tarafından taaaaaaa ebenholtzun Malezya'sından ısmarlanmış, kalitesini sayısız kereler ispat etmiş, Butterfly marka Sriver EL lastiktir. Ee-le ee-le... Ööle herhangi bir lastik değil! Bugüne bugün dünyadaki bütün milletler tarafından kabul edilmiş, beğenilmiş, saygı duyulmuş, itibar edilmiş bir lastiktir. Geniş bir potansiyele, büyük bir öneme haiz bir lastiktir. Bu lastiği biz kafamıza göre seçip almadık... Yaptığımız uzun ve titiz araştırmalar sonucu, uzman görüşlerini de dikkate alarak, ihtiyaçlarımız çerçevesinde, içinde bulunduğumuz mevcut koşullara en uygun lastiğin bu olduğunu tespit ettik (çift taraf, 1.9mm sünger kalınlığı) ve bu tespitten sonra bir ihale başlatarak, bu ihale sonucunda bize en uygun fiyatı veren yere siparişimizi verdik. Son günlerde ortaya bir iddia atılmış. İşte efendim neymiş? İhalede yolsuzluk yapılmışmış. Buradan açık ve net şekilde ifade etmek istiyorum, bakın, açılan ihaleye, hiçbir şekilde, herhangi bir yolsuzluğun karışmış olması imkan dahilinde değildir. Böyle birşey olamaz! Buna bizzat ben kefilim. Aksini iddia edenleri, iddialarını ispata çağırıyorum. Ellerinde belge varsa çıksınlar açıklasınlar. Eğer iddialarında en ufak bir haklılık payı varsa, konu hakkında Cumhuriyet savcılığında bizzat ben işlem başlatırım. Ama eğer iddialarını ispatlayamazlarsa, bizi karalayabilmek için bilir bilmez konuşuyorlarsa, yalancıdırlar, iftiracıdırlar. Bunu da herkes böyle bilsin. Lastikler henüz elimize ulaşmış değil ama lastiklerin gümrükten geçip Türkiye'ye giriş yaptıklarını biliyoruz. En kısa zaman içerisinde güvenli bir şekilde elimize ulaşacaklarından hiç şüphemiz yok. Lastikler kurallara uygun şekilde, su bazlı yapıştırıcı kullanılarak yapıştırılacak. Kafalarda herhangi bir soru işareti kalmaması bakımından bir hususa daha açıklık getirmek istiyorum. Lastiklerin biri siyah biri kırmızı renktedir. Bizden önce bazılarının yapmış oldukları gibi iki tarafın da kırmızı renkte olması gibi gayrinizami bir durum söz konusu değildir. Bizim yaptığımız hiçbir iş yatmaz! Biz bir iş yapıyorsak, kurallar ve nizamlar çerçevesinde hukuka uygun, adalet ve gelişim ilkelerinden taviz vermeden, hakkıyla, layığıyla, tam yaparız ve yapmaya da devam edeceğiz. Bu konudan hiçkimsenin en ufak bir şüphesi olmasın. Bazıları bizi kendileriyle karıştırmak gafletine sakın düşmesinler. Teşekkürler arkadaşlar. (Size Ramazan ayında Recep ayını yaşatmaya çalıştım. Yazım sadece eğlence amaçlı yazılmıştır. Bir kusur ettimse affola...)

Vay canına. Çinlileri bile yoldan çıkarttılar. Ebenholtz, Tbs, T64... Uygulanan pazarlama taktiklerinin gücüne boyun eğmemek, cazibesine kapılmamak elde değil demek ki. Biz amatörlerin işi çok zor. Hadi oğlum Ongun. İyice bak, karıştır ceplerini. Biz de T64 almalıyız, daha çok para lazım.

umur o kızı bulamadım ama bu kızı buldum olur mu?

Çok ters oyuncu. Kanatların arkası kırmızı olmalı bu arada Bir penguen de benden :gulumse: http://www.youtube.com/watch?v=zEz35xXvpHg

Ufaklığı gösteriye dahil etmeleri çok hoş olmuş. Masa tenisini nasıl özendirirsiniz? Al işte böyle. Affferin Waldner'le Persson'a... elal ossun be yav!

http://tenniselbrus.org/eng/index.htm

Lastiği tamamen söküp tekrar yapıştırmalısınız. Hazır raketten bahsediyorsak, hazır raketlerin lastikleri (neyle yapıştırıyorsalar artık) çok zor sökülür. Yapışkanı yumuşatacak kimyasallara ihtiyaç var (Aseton, çakmak gazı vb şeyler). Tahtayı bozmamak ve süngeri yırtmamak için damlalıkla araya azar azar uygulayıp, lastiği zorlamadan yavaş ve dikkatlice sökmeniz gerek.

Benim demem odur ki, lastikte aranan özellikler stilden stile, kişiden kişiye değişir. Ma Lin'e Nimbus ver "bu ne olm?" der, Samso'ya Hurricane ver "ben bunla oynayamam" der. Demezse bana yeni konu açmak nasip olmasın.

Evet ben de meraktayım. Lastik lastiktir. Takarsın bakarsın, olmadıysa çıkarır satarsın/saklarsın/hibe edersin (kesinlikle atmazsın, lastik atılmaz, nimettir.) Herkes bir mi? Bh var bh var, fh var fh var di mi. İlla yüksek atan, yumuşak ve topu atan lastikler bh lastiği olacak diye bir kaide yok di mi yani? Yanlış mıyım abla? Yanlışsam yanlışsın de!

Pazartesi, haftabaşı, sendrom filan huysuz oluyorum, olmaz. Salı, salı pazarına gidiyorum, olmaz. Çarşamba, halk günü, sinemadan çıkmam, olmaz. Perşembeleri çiğ köfte günü, hayatta kaçırmam. Cumaları, Cuma var, olmaz. Cumartesi, altın günü, yemekteyiz, olmaz. Pazar, çizgili pijama ve plastik topla Belgrad Ormanında depreşme günü, olmaz. Ama diğer günler müsaitim. Naaptın sen Emre? Ben hergün antrenman yapmaya kalksam, çölde telef olan inekler gibi kurur giderim, kemiklerim sayılır. Mezar taşıma "hergün antrenman yapmaya kalktı rahmetli" diye yazarlar. Zayıf ve güçsüz bir ihtiyarım ben, acı bana. Ne zaman upsye yolun düşerse söz.

Joo Se Hyuk adına özene bezene hazırlanmış çok güzel bir video. Hazırlayan ve sunanın ellerine sağlık, nefis olmuş valla.

yok allahtan :

Buldukça buraya ekleyeceğim 1. Çinli veletler ayak yapıyor 2. Topsuz antrenman. Kondüsyon+hız+vuruş ve ayak hareketini oturtma. Çok akıllıca 3. Eli sopalı antrenör gözetiminde forehand spin çalışması. Sıkıysa yapma. 4. Kesik topa nasıl topspin çekilir? -ağır çekim 5. Çok top, daha çok top ve çokçok toplu antrenman nasıl verilir ve nasıl yapılır? 6. Küçük Çinli kız. -Yorumsuz- http://www.youtube.com/watch?v=pxnBSCTSbb0

Düşünmen yeter Emre. Senin yaptığının onda birini yapanı mumla arıyoruz.

İşte o gün yandığımızın resmidir. Hepimiz yamuk olur çıkarız. : Sağol Saadettin abi. Biri de genel antrenman metodlarını anlatıverse bize az biraz ne güzel olurdu. Antrenman konusunda kitap yazılır ama hani şöyle en basit, en genel haliyle anlatılamaz mı? Ayak çalışması diyoruz mesela ama nasıl yapıldığını bilmeden etmeden öylesine konuşmuş oluyoruz. Yada biri bana göstersin ben oturup yazayım sevabına.

Saol Ömer ama gerek yok. Ben elimi sallasam elli reyting ...dermişim.

Bir de ilham verecek bir video linki vereyim :

Islak tava topu kaydırır ama. Hakkı var.

Ettim gitti! Estağfurullah, ne özürü yahu? Gelince hesaplaşırız. 4 ü alan... Hem de reyting.

Masa Tenisinin Temelleri Hep konuşur dururuz: "Masa tenisinde gerçekten iyi olmak istiyorsan temellerin sağlam olmak zorunda" diye. "Temelleriniz sağlam değilse şu ekipmanlardan uzak durun" diye tavsiye veririz hep mesela. Peki nedir bu "temeller"? Temeller denince ne anlamalıyız ve temeller nasıl sağlamlaştırılır? Bu konu hakkında bir makale okudum ve birebir değil de anladığım kadarıyla çevirmeye çalıştım. Masa tenisinin temelleri nelerdir? Masa tenisinin temelleri düzgün vuruş teknikleri ile ayak hareketlerini içerir. Taktikler, zihinsel ve fiziksel kondüsyon, hatta harika servis atmak ve karşılamak bile eğer temelleri iyi sindirememişseniz size fazla yardım edemez. Masa tenisinin en temelinde yatan, hareket ederek vücudunuzu doğru pozisyona getirdikten sonra topa vurmaktır. Tabi bu arada hangi vuruşu kullanacağınızı seçmek, gelen topu okumak, ve vuruş ile raket açısını ona göre ayarlamak zorundasınız. Ama eğer düzgün hareket edemiyor ve düzgün vuramıyorsanız size hiçbirşey yardım edemez. Masa tenisi temellerini, yani vuruş teknikleri ve ayak hareketlerini öğrenmenin amacı, vuruşlarınızda istikrarı sağlamaktır. İstikrarlı olabilmek için her toptan önce pozisyon alıp aynı vuruşu aynı şekilde yapabiliyor olmanız gerekir. Bir daha, bir daha ve bir daha. Temeller tamamen bunun başarılmasıyla ilgilidir. Ayaklar: İyi bir oyuncu olabilmek için backhand ya da forehand tarafınıza atılan topları yakalamanız, bunun için de ayaklarınızın seri ve doğru şekilde hareket ediyor olması gerekir. Bazı oyuncular masanın ortasında durup toplara uzanırlar. Top bir adım mesafe içinde herhangi bir yere gelirse iyi vuruş yaparlar ama top daha uzağa düşerse uzanarak vururlar. Vuruşlarında ayarlama yapmak zorunda oldukları için de istikrarlarını kaybederler. Oysa iyi bir rakip sizin hareket etmenizi gerektirmeyecek topları çok nadir atar. Vuruşlar: İyi bir oyuncu olabilmek için aynı vuruşu defalarca tekrarlayabilmeniz gerekir. İleri seviyede, birçok değişik vuruş oyuna dahil olduğunda, forehand ve backhand şutoplar, spinler, bloklar, itmeler, flipler, kesmeler, loblar... ve işin içine, gelen toplardaki değişik halleri kattığımızda, farklı spin, hız, mesafe, yön, yükseklik... istikrarlı şekilde vuruş yapmanın ne kadar güç olacağını bir düşünün. Ama eğer tekrarlayabildiğiniz vuruşlara sahipseniz, vuruşlarınız oturmuşsa, vuruş ve raket açısında ufak ayarlamalarla bu durumla başa çıkabilir, istikrarlı şekilde top karşılayabilirsiniz. Başlangıç seviyesi: Birçok antrenör "100" teorisiyle çalışır -düzgün vuruşla 100 forehand ve 100 backhand şuttop yapana kadar size başka herhangi birşey çalıştırmazlar. Yeni başlayanlar için bu esaslı ve heyecan verici bir meydan okumadır. Aynı vuruşu belirli bir sayıda tekrarlamaya çalışmak zordur. Diğer vuruş teknikleri öğrenilirken de aynısı geçerlidir. Bir vuruş tekniği iyice öğrenildikten sonra temel ayak hareketlerini içeren ayak antrenmanları yapılır, böylece her topa hareketlenip pozisyon aldıktan sonra düzgün şekilde vuruş yapmak "temelleştirilir". Yeni bir vuruş tekniğini içeren her yeni antrenmanda yada vuruş ve ayak hareketleri kombinasyonu çalışılırken, yeni başlayanlar peşpeşe kaç kere vurabildiklerini görebilirler. Gitgide daha fazla sayıda vuruş yaptıklarını görmek heyecan verir ve onları motive eder. Orta ve ileri seviye: Orta seviyede, oyuncu artık bütün vuruş tekniklerini istikrarlı bir şekilde tekrarlayabilir hale gelmiştir. Bu noktada temeller üzerinde yapılan çalışmaları oyuniçi durumlara uyarlama zamanı gelmiştir. Bu daha fazla varyasyon içeren çalışmalar ve gitgide artan sayıda gelişigüzel topların atıldığı çalışmalar yapmak demektir. Gelişigüzel topların atıldığı çalışmalarda oyuncu topun nereye geleceğini bilmez. Aynı maç ortamında olduğu gibi. Eğer temeller iyi öğrenildiyse oyuncu bunu becerebilir, en azından yavaş bir ritimde. Oyuncu geliştikçe antrenmanın ritmi arttırılabilir. Her oyuncunun temellerini bozmadan, istikrarını kaybetmeden oynayabileceği bir maksimum ritmi, bir hızı vardır. Bu hızın ötesine geçtiğinizde temelleri dağılır ve istikrarları kaybolur. Yapılan sayısız antrenman sonrası oyuncu temellerini koruyarak oynayabildiği hızı arttırabilir. Birçok oyuncu temelleri üzerinde çalışmayı, temeller yapılan tekrarlar sonucu geliştiği için eğitimin sıkıcı tarafı olarak görür, ama bu çalışmalar kesinlikle gereklidir. Aslında bu çalışmalar sıkıcı olmak zorunda değildir. Vuruş tekrarının kolay olmadığı başlangıç seviyesinde sadece vuruş tekrarı çalışması bile insanı kamçılayan bir meydan okuma olarak ele alınmalıdır. Oyuncu geliştikçe yapılan daha ileri seviye antrenmanlarla, çalışma daha ilginç hale gelecektir. Masa tenisi için yüksek hızda satranç benzetmesi yapılabilir. Veziriniz yada kaleniz eksik olarak satranç oynadığınızı düşünün. Zayıf temellerle masa tenisi oynamak da benzer bir durumdur. Herhangibir durumda ihtiyacınız olan vuruşu yapabileceğinizi bilmek temellerinizin sağlam olduğunu gösterir. Çinliler masa tenisinde zirvedeler. Bunun sebebi sorulduğunda birçok antrenör, Çinli oyuncuların en büyük avantajının rakiplerinden daha güçlü temellere sahip olmaları olduğunu söyleyecektir. Maç yapmak eğlenceli olabilir ve gelişim için önemlidir ama en iyi oyuncular antrenman vakitlerinin büyük bölümünü, evet tahmin ettiniz, temellerini ilerletmek için harcarlar. Bu çalışmalarda oynadıkları hız pek "temel" gözükmeyebilir ama bunun sebebi uzun yıllar boyunca çalışarak temellerini geliştirip, oyun hızlarını o noktaya taşımış olmalarıdır. Neden hala temellerini geliştirmeye mi çalışıyorlar? Karşılarına çıkacak tüm rakiplerden daha hızlı ve istikrarlı oynayabilmek için. Eğer şampiyon olmak istiyorsanız siz de aynısını yapacaksınız.

Emre Adıgüzel de yardımcı olabilir. İTÜ maslak'ta kendisi ve eski masa tenisi kulübüne yeniden can vermekle uğraşmakta.

Evet. Sürekli raket değiştirmek feci birşey. Düşmanımın başına gelmesin. Son zamanlar ben de yoldan çıktım, hiç istemediğim halde lastik değiştirmek durumunda kaldım. Yokluk yüzünden çift taraf farklı lastik kullanır oldum. Halbuki hiç sevmem. Çok canımı sıkar oldu bu iş. Bakalım 1.9 sriver el aldım, inşallah bu sefer tuttururum da bu işkence biter. Kıssadan hisse: Sevgili minikler siz siz olun kendinizi iyi tanıyın, ayakları yorgana göre uzatın, erken ötmeyin sakın ama erken yatın erken kalkın.

Büyük büyük büyük büyük büyük büyük büyük babam Hun İmparatoruyken Çin prensesi annem tarafından akraba oluyoruz aslında ama görse beni tanımaz herhalde. Zaten sevmem tipsisi.

O zaman niye bütün lastikler poşette satılıyor diye iğrenç bir espri yapayım yada yapmayayım en iyisi @umur abicim turnuva deyince ben pek bilemiyorum. Turnuva fobim olduğu için turnuva görünce yolumu değiştiriyorum. Ama antrenman deseydin kesin bilirdim ıncığını cıncığını : :gulumse: