enerji05

teşekkürler..

Sayın Hocam, arkadaşımız stiga calibra lastiklerinin 2.0 veya max olanıyla ilgileniyor ve hangisini tercih edeyim diye soruyor. Bu bilinçsiz olduğu anlamına gelmez, çünkü calibra lastiklerin max olanı zaten 2.2 mm'dir. Siz 26 çeşit sünger kalınlığı derken konuyu karıştırmışsınız.

F1 yarışlarına katılıp diğer yarışçılara karşı iddian olacaksa Formüla1 araçlarına binersin. Yok sadece B sınıfı sürücü belgen var ve otoyolda araba sürmeyi düşünüyorsan Formüla1 aracına binmeye gerek yok değil mi? Sonuç: 2.0 al. Tahtan zaten çok hızlı. Gereksiz Aşırı hız= kontrol kaybı ve kaza demektir.

Daha önce karşılaşmadıysan yeni tahtanın üzerindeki vernik katmanından dolayı yapışmıyor olabilir. Zaten stiga'nın su bazlı döneminde ürettiği ve fabrikasyon vernikli olarak piyasaya sürdüğü tahtaları beğenmiyorum. Allround classic carbon almıştım, o ne öyle üzerinde mobilya cilası gibi kalın bir vernik! Lastiği cam üzerine yapıştırmak ne kadar zorsa bu da öyle. Tabi ki zımparalamak gerekiyor. Dolayısıyla stiga tahtaları fabrikasyon vernikli olsa da olmasa da mutlaka zımparalamak lazım bence:)

Evet bayat olabilir, rafta beklerken hava almış olabilir. İlginç olan kolay sürülüyor ve çok iyi yapışıyor ama bir gün sonra yapıştırma etkisi azalıyor ve lastik tahtayı bırakıyor. Temizlemek ise tam bir işkence.

Benim kullandığım dhs yapıştırıcı oldukça koyu kıvamlı. Diş macunu kıvamında diyebilirim. Temizlemesi çok zor çünkü yapış yapış oluyor ve parmakla sıyırmakla rulo haline gelmiyor. Koyu kıvamlı (macun gibi) olduğundan dolayı çok harcanıyor, çabuk bitiyor. Dolayısıyla ucuz gibi görünen fiyatı aslında diğerlerinden farklı değil. En kötüsü yapıştırdıktan bir gün sonra lastik mutlaka tahtadan çözülüyor. Dhs o kadar koyu kıvamlı ki, diş macunu şeklindeki tüpten sıkmak imkansız, ucundaki kanülü çıkartıp geniş ağzından çıkartıyorum. Meraktan uzun uzun yazdım, seninki farklı mı??

Çok ilginç. Kara mizah gibi bir şey. Masatenisi yok hakikaten. Katılımcıların yarısından fazlası da hentbol demiş! Ben bu yaşıma geldim, hentbol oynayan veya oynamak isteyen bir insan evladı hiç görmedim valla:)

Bilal. dhs kullandığını doğru tahmin etmişim demek ki. Free chack'tan neden memnun kalmadın bilemiyorum ama bence dhs'yi tamamen temizle (çok zor temizleniyor, yapış yapış ama her ne hikmetse lastiği tahtada tutamıyor) ve butterfly yapıştırıcıya dön derim. Ya da güçlü yapıştırsın, eskiyene kadar sökmeyeyim dersen tibhar da gayet güzel. Zımpara olayı kişisel vernikleme esnasında uygundur ama fabrikasyon vernikli bir tahtayı zımparalamak da ne derece doğru bilmiyorum. O verniği zımpara ile yok edersen ve lastiği söktüğünde üst katman da lastikle beraber kalkarsa pişman olursun. Benim fikrim bu.

DHS yapıştırıcı kullanıyorsan önce güzel yapışıyor, ertesi gün bi bakmışsın lastik kalkmış. Başıma geldiği için yazayım dedim, bir tüp harcadım gene yapıştıramadım. Butterfly free chack yapıştırıcıdan şaşma derim. Fiyatı da yüksek değil. Kolay da temizleniyor.

Kısa pütür ile etkili dolu spinli servisler atabilirsiniz ama topspin yapamazsınız, genelde smaç vuruşları yapılır.

İyi yapmışsın. Bence süper olmuş. Neden çift taraf geospin veya 729 judo değil onu merak ettim sadece.

Evet haklısın Emre, parafin yağı-bebe yağı-booster gibi şeyler sağlığa zararlı değil. Ama piyasada zaten yeterince hatta fazlasıyla hızlı-spinli-hisli lastik varken tuning'e (pro olmayan birisi için) gerek kalmadı demek istedim. Sağlığa zararlı ve yasak yöntemin ise solvent bazlı sülüsyon+benzin ile yapıştırmak, sökmek, gene yapıştırmak olduğunu kastetmiştim ama açıklamayı unuttum.

Topun geliş yörüngesine ve hızına göre eğer masa dışına çıkacağını öngörüyorsan masaya iyice yaklaşıp top düşerken aşağıdan yukarıya doğru bir fırçalama hareketi yaparak raketinin topla buluşmasını sağlaman lazım. Top bir parabol çizerek fileyi aşıp rakip sahaya düşer. Ralli esnasında ise gelen topa fırçalama hareketi genellikle geriden ileriye doğru (kalkış yapan bir uçağı düşün) yapılır. Aslında en iyisi bu hareketleri bilen birisinden masa başında görerek ve deneyerek uygulayıp öğrenmektir.

Günümüzde lastik üretim teknolojisinin geldiği boyutlar sayesinde tuning'e ihtiyaç kalmadı. Ayrıca tuning yasaklandı çünkü akciğerlerimiz açısından sağlığa zararlıydı. Şimdi su bazlı yapıştırıcı kullanarak lastiğini bir kez yapıştırıyorsun ve eskiyinceye kadar kullanıp çıkarıp atıyorsun. Çin lastikleri ise hala sağlığa zararlı koku ihtiva ediyor ve bunların ucuzluğuna ve spin yeteneklerine aldanıp kullanılmaları bence yanlış. Çin malı oyuncaklarda bile sağlıksız ve son derece zararlı kanserojen boya maddeleri kullanıldığına göre kimbilir lastik üretiminde ne kadar zararlı madde kullanılıyordur diye düşünüyorum.

Doğru valla:))

Bodyguard nickli arkadaş'ın bir an için primorac carbon ile smaç vurduğunu düşündüm de, en iyisi hemen masanın altına eğilmek olur herhalde:)

Daha önce verildi mi bilmiyorum ama bence oldukça eğitici bir video. http://www.youtube.com/watch?NR=1&v=3VYspPpbCKI&feature=endscreen

Gergely tahta ile yumuşak calibra lt sound lastikler gayet iyi olur ama iyi düzeyde oyuncuların elinde çok iyi iken düşük düzeyde oyuncuların elinde aksine zararlı olabilir (raket hızını kontrol sorunu).

Tamamen Japon el ölçülerine (küçük) göre üretilmiş sağlam-uzun ömürlü- kaliteli bir 5 kat tahta. Ama fiyat çok yüksek bence. Sonuçta bir enstruman değil raket tahtası bu. Aynı fiyata göğsü sedir ağacı, yanları ve sapı gül ağacı, tuşesi abanoz olan iyi bir gitar alınabilir mesela.

Andro Kinetic Supreme Off - bence daha iyi olur.

spin sözcüğünün karşılığını aramışsınız, burgu desek olmaz mı demişsiniz ama blok sözcüğünün karşılığı için bir şey bulmamışsınız. ona da "durgu" deyiverin olsun bitsin canım:)

Her dilin kendine göre gramer mantığı vardır. Siz Türkçe mantığıyla diğer dillerin gramerini sorguluyorsunuz Güven arkadaşım. Forehand, backhand gibi terimler sizin sandığınız gibi elimizin tersi-düzü, önü-arkası anlamında değil, Tsu'nun açıkladığı gibi raketin önü-arkası, içi-dışı (taraf) anlamında kullanılan terimlerdir. Yani "backhand" ile "back of the hand" arasında anlam bakımından dağlar vardır.

Her yabancı kelimenin Türkçe'de bir karşılığı yok ki. Mesela neden "raket" diyorsun, o da Türkçe değil. Backhand sözcüğü "back" ve "hand" sözcüklerinden türetilmiş olabilir evet ama "backhand" bileşik sözcüğünü "elin tersi" veya "el sırtı" diye çeviremezsin. Çünkü Türkçe'de karşılığı yok. Voleybol, futbol gibi yabancı sözcükler nasıl kullanılıyorsa bu da Türkçe'ye girmiş bir sözcüktür.

Video çekimlerini yapanların, internete yükleyenlerin, paylaşım yapan arkadaşımızın emeğine teşekkürler. Kazanınca tişörtünü yırtanları gördük ama kaybedince raketini dizine vurup ikiye kıranı ilk defa görüyorum:) Ekipman bedava olunca böyle oluyor demek ki:))

He Zhi Wen solak oyuncular karşısında çuvallıyor. Bi sağ bi sol atakları işe yaramıyor, izleyin: