Masa Tenisi Mi, Voleybol Mu?

[Psychospin]

Masa tenisi mi voleybol mu?

 

Değerli arkadaşlar, son bir yıl içinde şu an 10 yaşında olan oğlum benim masa tenisine olan ilgime kayıtsız kalamadı. Yaptığı çalışmalarla kısa sürede çok yol kat etti. Bununla birlikte bu çalışma ortamını O’na sağlayan ben ve masa tenisine gönül vermiş, öğretici olma konunda deneyimli bir arkadaşım oldu. Gençlik sporda hafta içi idman saatleri oraya gitmesini mümkün kılmıyordu. Sadece hafta sonu yukarda belirttiğim arkadaş ile çalışma olanağı bulabiliyordu. Fakat hafta sonu okulda arkadaşları ile birlikte olduğu voleybol idmanlarının daha eğlenceli olması ikilem yaşamasına neden oluyordu. Masa tenisi çevresinde giderek arkadaş çevresinin azalması onu voleybola yönlendirdi. Açıkçası okulunun voleybolda geçen yıl yıldızlarda Türkiye 3. sü, miniklerde 5. olması O’na eğlence yanında motivasyon da kazandırıyordu. Ve tercih voleybol oldu.

 

Bu arada, birkaç ay önce bir arkadaşım arayarak, gençlik sporun çalıştırıcısının oğlumu Kilis teki müsabakalara götürmek istediğini belirtti. Ailecek karar almak zorunda olduğumuz için bunu oğluma söylemedim. Fakat birkaç gün sonra oğlum haberdar olmuştu. Çünkü çalıştırıcı okula giderek oğlumla konuşmuş. Okullarda oyuncuları araştırdıklarını belirtmiş ve O nu götürmek istediğini söylemiş, eğlenceli de oluyor vs. laflar da etmiş. Bu arada 2. bir kişi tekrar beni aradı. Ben de beni aramasaı gereken kişinin onlara olmadığını ve üstlerine vazife olmadığını belirttim. Bu arada, ne hikmetse çalıştırıcımız bir türlü beni aramak ve ikna etmek zahmetine katlanmıyordu. Yirmi dört saat açık olan telefonuma bilerek yada bilmeyerek bir türlü ulaşmıyordu. Son olarak oğluma, O nu bu kişiye emanet edemeyeceğimi belirttim ve bu iş kapandı.

 

Şimdi oğlum voleybol antrenmanlarına gidiyor. Takıma girdi. İl birincisi oldular ve baharda ülke geneli için yarışacaklar, eğleniyor görünüyor ve mutlu. Zaman zaman birlikte masatenisi oynuyoruz ve birlikte keyif almaya çalışıyoruz.

 

Benim de içinde olduğum oğlumun kısa masa tenisi hikâyesini paylaşmak istedim.

 

İyi pazarlar dilerim.

[moktav]

Maşallah hocam oğlunuzu ve sizi tebrik ederim. Bence hem zevk aldığı ve arkadaş çevresi edindiği aynı zamanda da başarılı olduğu voleybola devam etsin, hem de sizinle masa tenisi oynamaya devam ederek bu spordan da uzak kalmasın. İl birincisi olduklarına göre takımları ve motivasyonları iyi. Başarılarının devamını dilerim. Sizin gibi spora teşvik eden babaların çok olmasını isterdim. Benim de oğlum 5 yaşında. Ben de yüzme ve masa tenisi alanında oğlumun başarılı olmasını gönülden arzu ediyorum.

Saygılarımla herkese iyi pazarlar...

[Psychospin]

teşekkürler,

ben de oğlunuzun geleceğinin parlak olmasını dilerim.

Aslında bu konuyu gündeme getirmemin nedenlerinden biri de iyi ve işi bilen bir çalıştırıcıyla karşılaşmış olmanın bir çocuğun kaderini de belirlediğidir. Çok fazla çalıştırıcı da tanımıyorum ama gittiğim başka bir şehirde gördüğüm iki resmi çalıştırıcı profilini çizmek istiyorum. Birisi kendieine büyük çocuklardan bir vekil tayin etmiş. Çocuklar kendi kenidlerine çalışıyorlar mı oyun mu oynuyorlar belli değil. Ağzından küfür eksilmiyor, Çocukları da sürekli azarlıyor. Diğeri sabahtan akşama sıcakta tek tek çocukalrla ilgileniyor. Esprili, sevecen, çocukarlın sosyal hayatları ve aileleri ile yaşadığı problemlerle de ilgileniyor. Lütfen işini iyi yaptığına inanan çalıştırıcılar üstüene alınmasın. Açıkçası gençlik spor içinde bu işi meslek edinmiş kişilerle, federasyonun imkanları ile masa tenisinin ülkemizde ilerleyebileceğini düşünmüyorum. Ben gönüllü oalrak, öğretmen, vs. mesleklere sahip, sırf bu işi hobi olmak üzere ele alan ve kendni çocuklara adamış genç çalıştırıcıları çevrede ve bu forumda görüyorum. Eğer özel klüpler oyuncu bulmaktan önce bu genç ve azimli çalıştırıcıları bulur, onlara imkan tanırsa masa tenisinin geleceği daha parlak olur. Kimse çocuğunu alın siz bunu Türkiye şampiyonu yapın diye başka bir ile okumak ve masa tenisi çalışmak üzere göndermez.Büyük klüpler bu anlamda Anadolu da bazı çalıştırıcıları kendilerine vekil tayin edebilir ve onların çalışmalarını zaman zaman denetleyip, kendi şehirlerinde oyuncuları misafir edebilirler. Çocukalrda aileleri ile okumaya ve spora devam eder. Bu destek olmasızın gençlik sporun ter ve üre kokan, muslukları ya kapanmayan ya da açılmayan tuvaletleri, salla başı al maaşı çalıştırıcıları ile bu işin bir yere varacağı yoktur.

Sevgili gençler ve çocuklar,

çalıştırıcnız nasıl sizi seçiyorsa, siz de onu iyi seçin. Küfür ediyorsa, sigara içiyorsa, sizinle ilgilenmiyorsa, antrenman saatlerinde ortada yoksa, sadece malzeme satışı ile ilgileniyorsa o çalıştırıcıdan uzak durun.

 

 

Maşallah hocam oğlunuzu ve sizi tebrik ederim. Bence hem zevk aldığı ve arkadaş çevresi edindiği aynı zamanda da başarılı olduğu voleybola devam etsin, hem de sizinle masa tenisi oynamaya devam ederek bu spordan da uzak kalmasın. İl birincisi olduklarına göre takımları ve motivasyonları iyi. Başarılarının devamını dilerim. Sizin gibi spora teşvik eden babaların çok olmasını isterdim. Benim de oğlum 5 yaşında. Ben de yüzme ve masa tenisi alanında oğlumun başarılı olmasını gönülden arzu ediyorum.

Saygılarımla herkese iyi pazarlar...

[moktav]

gençlik sporun ter ve üre kokan, muslukları ya kapanmayan ya da açılmayan tuvaletleri, salla başı al maaşı çalıştırıcıları ile bu işin bir yere varacağı yoktur.

Sevgili gençler ve çocuklar,

çalıştırıcnız nasıl sizi seçiyorsa, siz de onu iyi seçin. Küfür ediyorsa, sigara içiyorsa, sizinle ilgilenmiyorsa, antrenman saatlerinde ortada yoksa, sadece malzeme satışı ile ilgileniyorsa o çalıştırıcıdan uzak durun.

 

Hocam bravo çok kitabi konuşmuşsunuz sizin söyledikleriniz üzere kelime sarfetmek lüzumsuz. Saygılarımla...

[Bora]

Öncelikle oğlunuzun kendi isteğiyle spor yapmasını takdir ediyorum. Herkes kendi çocuğunun bu şekilde davranmasını ister. Çünkü sadece örnek olmak ya da telkinlerde bulunmak yetmez. Çocuğun içinden gelmesi lazımdır. Bir çok ebeveyn kendi çocuğunu kendi düşüncelerine göre farklı sporlara yönlendirmiştir fakat çocuk, özellikle ergenlik döneminde, yaptığı sporda başarılı olsa bile bırakmayı göze almıştır. Böylece sporun insana temelde kazandırdığı öğeler haricinde yıllar süren çalışmalar, verilen emekler tek kalemde çöpe atılmıştır.

 

Masa tenisine başladığım günden beri bunun sayısız örneğini gördüm. Spora başladığım Fenerbahçe kulübünün altyapısında bir çok yetenekli arkadaşım ve kardeşim vardı. Bir çoğu sporu erken yaşta bıraktı. Kalanlar ise başka kulüplerde oynuyor. Kalanların başka kulüplerde oynamasının da çeşitli nedenleri var aslında. Konuyu amacından saptırmamak ve gereksiz tartışmalara yol açmamak adına bu konu hakkındaki fikirlerimi belirtmeyeceğim. Gönül isterdi ki o salonda yetişen biri şuan takımda oynasın.

 

Oğlunuzun fikrine saygı duyuyorum. Sevdiği sporu yapmak onun en doğal hakkı. Yaşı büyük olup, yaptığı sporda tereddüt eden genç arkadaşlar için masa tenisinin bir çok spora göre göz ardı edilmeyecek kadar büyük avantajları olduğu da söz etmeden geçmek istemiyorum. Türkiye'de profesyonel sporcu olmak için ne yazık ki okul ile spor arasında seçim yapmak gerekiyor. Farklı alanda kariyer yapmak adına küçük yaşta başlanan, çok sevilen ve emek harcanan sporlar bırakılabiliniyor. Fakat masa tenisinde böyle bir sorun yok. Mesleğiniz her ne olursa olsun bu sporu profesyonel olarak yapma şansınız var. Spora geç yaşta bile başlasanız bile ülkemiz sporunun fazla gelişken olmamasından ötürü liglerde oynama şansınız mevcut. Bugüne kadar bunun da bir çok örneğini görmüşüzdür. Tabi ki bunun için biraz da şansa ihtiyacınız var. Zaman + antrenman salonu + iyi partner gibi.. Masa tenisi, kendisini seveni ve yoğun ilgi göstereni çok sever fakat tersini yapana, zamanında ne kadar iyi olmuş olursa olsun esneklik göstermez. Seviye olarak sizi yıllar öncesine geri götürür. Bu yüzdendir ki bazı insanlara göre "nankör spor" olarak değerlendirilir. Her sporda olduğu gibi eğitmen faktörü de önemlidir. Murat abinin söylediklerine katılıyorum. Her şey sevgiyle ve sevdirmekle başlar..